Victor Hugo şöyle der: "İyi olmak kolaydır. Zor olan adil olmaktır.." Sivas ve Osmanlı maçlarında Hamza Hoca kadro oluşumunda adil davranmayınca Galatasaray sadece 1 puan aldı.. Hamza Hoca'yı geçen sezon büyüten ve alkışlatan en büyük güç oyuncularına samimi ve adaletli davranmasıydı. Melo'nun Selçuk'la yeniden buluşması orta sahanın dengeye kavuşmasını sağladı. Selçuk da Melo sayesinde pas organizasyonunda yeniden özgürce "Aktif" rol üstlendi. Telles'in yerine Carolle'in oynaması G.Saray'ın dengeli ve etkili atak yapmasını sağladı.
Hamza Hoca nedense Osmanlı maçında Telles'i çıkarıp Carolle'ü oyuna almayı düşünmedi. Medyanın "İlk onbirde olmayacak" dediği Umut'u oynatması tamamen milli oyuncuyu kaybetmemek adınaydı ve doğruydu.. Konya maçına çıkarken Galatasaray, "Gol pozisyonu üretmekte, en çok şut atmada, 951 isabetli pasla, isabetli orta yapmada, topla oynamada" tüm takımların önündeydi.. Sonuç; iki maçta 1 puandı.. Galatasaraylı oyuncular "Kazanma baskısı" nedeniyle iştahlı, coşkulu, çalışkan ve disiplinliydi.. Burak'ın erken golü sonrası hücum ve oyun üstünlüğünü Galatasaray eline aldı. Semih'in attığı gol Allah'ın adaletiydi. Çünkü Konya'nın Meha'nın mükemmel vuruşuyla attığı frikik golü öncesinde Semih'in Vedat'a faulü yoktu. Hamza Hoca'nın ikinci yarı Konya'nın göbekten etkili gelmesi üzerine tek forvete dönüp Umut'un yerine Emre'yi alması doğru bir hamleydi. Fırat Aydınus "Öğretim üyesi" gibi maç yönetiyor. Ali Turan'ın Umut'a yaptığı hareket ile Vedat'ın Balta'nın suratına savurduğu dirsek "Bir daha yapma" diye geçiştirdi. Carolle'ü ayağa basmadan ve 2. sarıdan atan Aydınus Ali Turan'ın Umut'un tendonuna basmasına kart çıkaramadı.
MAÇIN EN iYiSi BURAK YILMAZ
Perdeyi açtı... Çok çalıştı. Takımın en iyisiydi
MAÇIN EN KÖTÜSÜ KAYA
Semih'in golünde hatalıydı. Çok kötüydü.