Çocukken bir misafirlikte, yaşlı kadının genç kocasına
"Ablanız sizi çağırıyor" demiştim, adam da uyarmıştı,
"O benim ablam değil, karım!" Böyle bir utancı yaşamamak adına o gün kendime söz verdim; "Ben asla kendimden küçük erkekle evlenmeyeceğim!"
Selda hanım bugün 56 yaşındayım ve eşim 43'üne yeni girdi. İkimizin de ikinci evlilikleri. Şunu demek istiyorum;
çiftler gerçekten anlaşabilirlerse yaş farkının hiç önemi yokmuş! Kocamla bunu ispat ettik. Tek sorunumuz, çevremizden gelen yıkıcı eleştiriler.
Rumuz; Aşk&Aşk
S.U. CEVAP; Galiba insanlar bu tip beraberlikleri perde arkasına bakarak değerlendiriyor. Sizi tenzih ederim, misal kadın karun kadar zengin, 'aldığı' genç fakirse,
o zaman genç kocanın aşkına ve samimiyetine inanmak zorlaşıyor. Bir de 'evliliğin kaçıncı senesinde' olma durumu var. Bence siz kulaklarınızı kapatıp, hayatınızı yaşamaya devam edin...
HAYALLERİM VE BEN
Selda abla ekranda
İdo'yu izliyorum. Şu dünyada kıskandığım tek adam İdo. Çünkü
İbrahim Tatlıses'in oğlu. Sürekli "İmparator'un çocuğu ben olsaydım" diye hayal kuruyorum. Sonra dönüp bakıyorum, liseden terk, kendisi gibi bir sürü serseriyle vakit geçiren hayatı kayık bir adam... Dünyanın adaletsizliğine isyanım var...
Rumuz; İso
S.U. CEVAP; Aşkım ben de Sezen Aksu'nun çocuğu olmadığım için kahroluyorum.
Ne yapayım yani işi gücü bırakıp serseriliğe mi başlayayım?
Lütfen kendine sağlam bir hedef koy ve derhal hareke geç.