CHP'nin skandal seçim bildirgesindeki özerklik, yer ve yörelerin özgün isimlerinin iade edilmesi ve devlet arşivlerinin açılması vaatlerine tepkiler dinmiyor. CHP'nin Dış İlişkilerden Sorumlu eski Genel Başkan Yardımcısı Emekli Büyükelçi Onur Öymen, seçim bildirgesinde açıklanan bu vaatlerin parti programıyla uyuşmadığını söyledi. HDP'nin istediği özerkliğin altyapısını oluşturacak 'Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'nda Türkiye'nin koyduğu çekincelerin kaldırılması için Anayasa değişikliği yapılması gerektiğine dikkat çeken Öymen " Bugün en demokratik ülkeler bile yerel yönetimler özerklik şartının tümünü kabul etmiyor. Bazı konuların yetirince bilgi sahibi olunarak tartışılması gerekir" dedi.
YUNAN DEĞİŞTİRİYOR MU?
CHP bildirgesindeki yer ve yörelerin özgün isimlerinin iade edilmesi vaadini de değerlendiren Öymen şunları söyledi: " Bu konuda dünyadaki uygulamalara bakmak lazım. Hangi ülke geçmişteki bütün isimleri aynen benimsemiş. Yunanlılar, Gümülcüne, İskeçe ve Dedeağaç başta olmak üzere yüzlerce yer ve yörenin ismini değiştirdi. Orada kimse çıkıp da buralara eski isimlerini verelim diyor mu? Bu gibi konularda genellemeler yapmak sakıncalı sonuçlar verir. O zaman biri de çıkar 'Bursa Mustafa Kemalpaşa'nın Rumca olan eski adını da iade edecek misiniz ' diye sorar. Tunceli'nin ismini veren Atatürk'tür. Bu ismi de değiştirecek misiniz? Sonra isimleri iade ederken hangi dönemi kendinize kriter alacaksınız? Hititlerin mi, Romalıların mı, Bizansın mı, Selçuklu'nun mu yoksa Osmanlı'nın koyduğu isimleri mi iade edeceksiniz? Anadolu gibi çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış bir coğrafyada böyle bir girişim arzu edilmeyen sorunlara sebebiyet verir."
ERMENİLER AÇIYOR MU?
Dersim olaylarıyla ilgili devlet arşivlerinin açılması vaadinin enine boyunu değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Öymen "Ülkeler genellikle 30 yıllık arşivlerini açarlar. Ama çoğu ülkenin 50-70 yıllık arşivleri hala gizlidir. Mesela ABD'nin Türkiye'deki 27 Mayıs darbesiyle ilgili yazışmalarının büyük bölümü hala gizli tutuluyor. Demek ki bunların açılmasını uygun görmüyorlar. Ermenilerin, ABD'nin Boston kentinde ve Erivan'daki arşivlerine biz girebiliyor muyuz? Tabi ki giremiyoruz. Niyeyse hep Türkiye'nin arşivlerini açması isteniyor ama kendileri bu konuda bir adım atmıyor. Uluslararası ilişkilerde tek taraflı adımlar atmak beraberinde ciddi riskler getirir. Arşivlerin açılması konusu da üzerinde yeterince tartışılmadan gündeme getirilmemesi gereken bir konudur" diye konuştu.