Fenerbahçe, Sevilla karşısında belki de sezonun en kritik maçına çıktı. Bu tur geçilse, hem Jesus hem yönetim taraftara bir şey anlatabilirdi. Jesus da bunun bilincinde olduğu bir 11 sürdü sahaya. İlk maçta orta sahayı oluşturan İrfan Can, Crespo ve Arao 11'den kesilirken maç boyunca da süre almadı.
Jesus'u eleştirebileceğimiz tek nokta, değişikliklerde geç kalması ve Valencia kararıydı. Hoca belki de maçın uzama ihtimaline karşın 3 stoperini de 84'e kadar tuttu oyunda. Sonrasında Serdar Aziz'in çıkıp Rossi'nin hücuma atılması ne kadar doğruysa, tıpkı ilk maçta olduğu gibi gol gerekirken Valencia'nın oyundan alınması büyük hataydı.
Ancak her ne olursa olsun Fenerbahçe takımı bu turu geçmeyi hak ederken, taraftarı da bir o kadar hak etmedi. Tam Sevilla'nın gardı düşmeye başlamışken sahaya atılan yabancı maddeler hem ritmi düşürdü, hem de Sevilla'nın direncini artırdı.
Maçın Fenerbahçe adına kazananları Arda Güler ve İsmail Yüksek'ti. İki isim de bu seviyeleri rahatlıkla oynayabileceğini gösterdi. Kupa maçını saymazsak 5 ay sonra ilk 11'de çıktığı maçta fizik ve performans olarak arkadaşlarının önünde yer alan İsmail, alkışı hak etti.
