Belki de Fransa, şampiyonanın en iyi futbol oynayan takımı değildi; ama en disiplinli, en akıllı oynayan ekibiydi. Fransa'nın hocası Deschamps dünkü finalde, önce Hırvatistan'ın gücünü iyice tarttıktan sonra oyunun kontrolünü eline aldı.
Griezmann, Fransa adına oyunu koparan ve takımının şampiyonluğunda başrol oynayan isimdi.
Griezmann'la birlikte Mbappe'yi de boş geçmemek lazım. Mbappe, Pele'den sonra Dünya Kupası'nda finalde gol atan en genç ikinci isim oldu. Rusya'daki turnuvada Mbappe ve Griezmann ortaklığı, Fransa'ya kupayı getirdi. Futbolda disiplin şart. Fransa kalecisi bu turnuvada çok iyi olmasına rağmen dünkü maçta büyük bir hataya imza attı. Bir kalecinin böyle önemli bir maçta bu kadar riskli işler yapması doğru değil.
TECRÜBE FARKI...
Ben Hırvatistan karşısında Fransa'yı çok beğendim.
Fransa'nın hocası Deschamps da Beckenbauer ve Zagollo'dan sonra hem oyuncu hem de teknik adam olarak Dünya Kupası kazanan 3. isim oldu.
Fransa'nın çeyrek finalde Uruguay'ı yendiği maçtan sonra, editörüm Emre'ye "Fransa şampiyon" başlığına at dediğimde "Biraz iddialı değil mi?" cevabını aldım.
Ama öngörümde haklı çıktım.
Bu tarz şampiyonlarda tecrübe çok önemlidir. Fransızlar tecrübesini ortaya koydu ve şampiyonluğu hak etti. Bu turnuvada gönüllerin şampiyonu ise bence Belçika oldu.
