ÇOCUĞUNU okutmak için tek böbreğini satan bir adam tanımıştım, sonra birileri geldi mahalleye "daha yok mu?" diye sordular.
Böbreğini satan adam büyük para kazanmadı ve sadece çocuğunun eğitimine yardımcı olabildi.
Ama ruhunu satanların sırtı yere gelmedi, üstelik aldıkları parayla kendilerini alkışlatma ekipleri bile kurdular.
Çorbacılar kıt kanaat yaşarken torbacıların altında lüks otomobiller.
Şerefsiz bir sirkülasyon!
Bu şerefsizliğin "uyuşturucu" bir yanı varsa, onlara "mal gibi" bakmanın bedeli ağırdır.
"Benim çocuğum kullanmaz" diyen babaların çocukları için yapılıyor o imalat!
İyi insanların ceplerini boşaltın yürek zenginliği çıkar.
Kötü insanların ceplerinden para çıkar haram çıkar.
Mazeretleri hazırdır, "aman canım bir avuç da biz yediysek ne çıkar!" Biz de deriz ki; "sizin gibilerde can çıkar huy çıkmaz!"
Cam kenarı yalnızlıklar.
Huzurevleri, semt pazarlarında ezik domateslere uzanan sefalet, hatta çöplerden yiyecek toplayan eller.
Yaşlı insanların değişmeyen kaderinden kesitler izliyoruz.
Ne yazık ki bir gün bizlerin de o durumda olma ihtimalimizi kendimizden gizliyoruz.
Sorumluluktan kaçarak!
Bir memlekette kadınlar erkeklerden daha delikanlıysa, o memlekette erkeklerin etek giymesi asla hakaret sayılmaz.
Kadınlığı küçük düşürmek adına "etek giyme bahsine" tutuşan erkeklerin yumurta topuklu ayakkabılarına isimlerini yazdırmaları daha erkekçe bir öneri sayılır.
Tersine dönüyor dünya.
Köpekler kısa havlıyor sabahlara, arılar hamaratlığı bıraktı, bal kıtlığı var.
Ayçiçekleri bile güneşe dönmüyor yüzünü.
Kaynar suya atılan canlı ıstakozlar konuşmaya başladı.
Sadece telefonları dinlemekle duyulmuyor hayat!
Vahşi bir atın sırtından bizleri ayrı dünyalara atıyor zaman.
Bir yerde dökecek kan arıyor, bir yerde tozu dumana katıyor zaman.
Oysa orada bir köy vardı uzakta, bırakmadılar ki gidelim.
Gidebilseydik umutlarımızı da yanımızda götürürdük sızılarımızı da.
Belki okurlar dilye yazılarımızı da.
Mutluluk Takvimi
Belki hatırlarsın
Denize karşı ağlarken
Gözyaşlarını silmiştim
Üzülme demiştim
Hayat çaresiz de güzel
Belki hatırlarsın
Bütün gece Sonbahar
Yeminler etmiştin
'Sadece seninim'
Mahşer sirenleri
Çalana kadar
Gözlerimi güneşin
Adımı dua bellemiştin
Belki hatırlarsın
Beni çok sevmiştin
Hakkı YALÇIN
İyiliği kötüleyen kötülüğü ütüleyene sosyal medya prim dağıtıyor.
Emre Kaya'dan 'Tebessüm'
Son günlerde Emre Kaya'nın "Tebessüm" adlı şarkısını dinliyorum.
Biten aşkların sonundaki tebessümü hak eden duyguları anlatan harika bir şarkı.
Emre'nin de bu şarkıyı yazarken içinin acıdığı belli.
Eserlerini kendileri yaratan insanlara duyduğum saygı kadar, Emre Kaya'nın çıktığı günden bu yana hep doğru işler yapması adına yazdım bu satırları.
Alkışlamak adına.