Meydan okumak

İnsanlığın rütbesi onurdur.
Ama omzundaki rütbeyle insan onurunu hiçe sayanlar vardır..
Vatan borcunun ödeme faslında, karşılarında hazırolda bekleyen 20 yaşındaki delikanlılara hakaret ederler.
Apoletler içinde zalimdir zaman.
Ama gurur ipe çekilmiştir.
Piyade tüfeği berbat bir ödeşme aletidir artık. "Piç edilmiş" hayata karşılık, ölümün sahibi olur bir delikanlı.
***
Hepimiz askerlik yaptık.
Yalan değil, hepimiz küfürlerin hasını yedik.
Sivas 48. Piyade Alayı'nda askerlik yaparken bir üsteğmen vardı, ettiği küfürlerden utanmazdı da, ben onun adını vermekten utanırım.
***
Zaman değişti.
Şimdi askere kötü muamele yapanların bile teşhir edildiği "şeffaf" bir düzende yaşıyoruz.
Değişmeyen 20 yaşındaki delikanlıların ruhunu anlamamak.
***
İstanbul 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı Topkule Kışlası'nda, bir genç intihar etti.
21 yaşındaki Levent Bal'dan geriye, içi kan ağlayan bir aile, kahrolan sevdikleri ve bir mektup kaldı.
İsim vermediği komutanına ithafen yazılmış bir mektup. "Komutanım siz beni hiç anlamadınız, bu ölümün tek suçlusu benim. Hani bir gün bana piçsin demiştiniz ya. Evet ben piçim, çünkü babam yok."
***
Burada komutanı suçlamak gibi bir derdimiz yok.
Burada 20 yaşında askere alınan insanların, top ve tüfek gibi görülmesine itirazımız var.
Hayatlarında kim bilir ne silleler yemiş genç insanların içinden geçenlere göz atmayanlara itirazımız var.
***
Bakmayın onların 20 yaşlarında olduklarına.
Ölüme meydan okumak onların kanında var.
Ha savaşta, ha bir çift kötü sözde!
* * *
CESARETİN BEDELİ
Sulardan sonra, şimdi veremli ve ölü hayvanların etlerinin piyasaya sürüldüğü iddiası. Bunu yapanın Et Balık Kurumu olması daha da acı. İnsan canına hiç değer verilmediği bir ülkede yaşamak, hepsinden acı. Bu düzene cesaret veren bir sistem var. Yoksa, sularımız kirli, etlerimiz veremli, peynirlerimiz her türlü pisliğe bulaşmış olmazdı.
* * *
Tarlaya tohum ver, tarla hiçbir zaman sana borçlu kalmaz.
* * *
Bazı acılar iki kişiliktir. İntikam aldığını zannederken, kendini de yaralarsın!
* * *
15 Ağustos 2012
Mutluluk takvimi
Yoksul çocuklara bayramlık al.
Kuşlara yem at.
Bir ağaç gölgesine uzan.
Yapacak bir şey yoksa zorlama.
* * *
Bu ayrılık kim bilir
Bizden neler alacak
Bu yangın gecelere
Alışana kadar
Anılar her fırsatta
Kapımızı çalacak
Yeni bir hayata
Karışana kadar
Yarım kalan aşkların
Hikayesi çok derin
Suç ortağı olduk biz
Verdiğimiz sözlerin
Bu aşkın adı yaralı
Dilim hala dualı
Bir daha ne zaman
Karşılaşır
İki kadersiz sevdalı
Hakkı YALÇIN