Bu notu düştükten sonra bölgeye gelelim. BÜYÜK GÜÇLERİN BÜYÜK MÜCADELESİ BURADA... 40 yıldır PKK ile neden uğraşıyoruz?
Stratejik ortaklarımız destek verdiği halde bir terör örgütü niye tasfiye edilemiyor? Normal mi bu? Hayır hiç değil. Kendi içlerinde kavga eden ABD ile Avrupa Birliği, konu PKK-YPG ve Türkiye olunca birleşiyor... Neden? İran niye hedef?
İran rejimiyle 10 bin km. uzakta olan ABD'nin ne ilgisi olabilir? İç siyaset niye hareketli? Kimler rol alacak?
Ne sürprizler olacak?
Bilen var mı! şimdilik yok...
Açalım...
Bugün değil tam 40 yıldır Amerika Birleşik Devletleri İran, Irak, Suriye ve Türkiye'den toplayıp bir araya getireceği KÜRT ATMOSFERİ için uğraşmakta. AKDENİZ'e indireceği KÜRTLERLE başka bir kulvar açacak. İsrail ve Rumlar'ın da desteğiyle ENERJİ TRAFİĞİ, GÜVENLİĞİ, ARZ ve TALEP DENGESİ DEĞİŞECEK... Türkiye de İran da hedef! AK PARTİ iktidara geldiğinde kucağında TEZKERE krizini buldu. Çok sancılı süreçten kurtulmayı bilse de daha sonra gerçekten bir fatura önüne konuldu.
Ergenekon'dan Balyoz'a, Deniz Bey'den Devlet Bey'in MHP'sine kadar herkes bu faturayı ödedi.
Aslında TEZKEREYE "HAYIR" diyen Türkiye, 15 yıldır bu sancılı atmosferi solumakta.
Yaşadığımız ve yaşayacağımız her şeyin altında bu var...
En büyük kırılmaya gelelim... 15 TEMMUZ KALKIŞMASINA...
Hareket başladıktan bir süre sonra ilk veri ABD DIŞİŞLERİ BAKANI JOHN KERRY'den geldi... Kerry, 15 Temmuz günü MOSKOVA'daydı! 18 ayrı toplantısı bulunuyordu. Saat 18.45'ten sonra toplantıları kesip ekibiyle birlikte sessizliğe büründü!
KALKIŞMAYI haber alır almaz Lavrov'un yanından uzaklaştı. ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ'ne giderek 4 saat boyunca PENTAGON ve BEYAZ SARAY ile görüştü...
Sonra ortaya çıkıp "Türkiye'nin huzuru güveni ve barışı sağlaması gerekiyor. Bu önemli...
Mekanizma harekete geçti..." dedi. Mekanizma neydi acaba?
ABD'nin trafiğin içinde olduğunu gösteren bu tavırdan sonra devreye NBC girdi! Türkiye merakla ne olacağını beklerken NBC News Muhabiri Kyle Griffin "Erdoğan'ın uçağı rotasını değiştirdi.
Almanya'ya gidiyor.
Sığınma talebinde bulunuldu..." diye yalanın en büyüğünü sahneye koydu! Gerçekten o saatlerde TÜRKİYE sallanıyordu. Kimse işin sonu nereye varır kestiremiyordu.
ORDU içindeki DARBEYE karşı olan unsurlar sahneye çıktı. NATO'cuların başlattığı KALKIŞMAYI önledi. Karşı tarafın püskürtülmesini başardı.
Zaten gerilimli dönem yaşayan ABD-Türkiye ilişkileri o tarihten sonra iyice koptu. MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç PAŞA'nın çok önceleri belirttiği RUSYA VE İRAN seçeneği doğal olarak masaya geliyordu. Türkiye yalnız olmadığını göstermek zorundaydı.
Öyle de oldu. KALKIŞMA sonrası Türkiye hızla DÜNYA ÜZERİNDEKİ KONUMUNU DEĞİŞTİRİYORDU. Yıllardır BATI ittifakı içindeki TÜRKİYE artık yeni bir dünyayı işaret ediyordu...
ABD ile Türkiye müttefik de olsa stratejik ortak da olsa ANA KONULARDA ANLAŞAMIYORDU. KÜRT KARTI bunların başında geliyordu...
Washington ısrarla bölgedeki bütün KÜRTLERİ bir çatı altına toplayıp AVRASYA'da, Rusya'ya ve Çin'e karşı bir şemsiye meydana getirmek istiyordu. İsrail'in güvenliği açısından da bu önemliydi. Asıl mesele Çin'in İRAN ile ilişkisini kesmesini sağlamaktı. Çin'in İRAN'dan petrol almaya devam etmesi istenmiyordu. Yoksa İRAN'daki rejim, kimsenin umurunda değildi.
Bu nedenle geçtiğimiz birkaç yıl içinde İRAN içeriden aşındırılmaya başlandı. Ambargolarla başlayan EKONOMİK sıkıntılar giderek tavan yaptı. Huzursuzluk ve yer yer ayaklanma işaretleri görüldü. Yarın ne olur bilinmez!
15 Temmuz sonrası TÜRKİYE de büyük politika değişikliğine gitti. Bölgeye "ABİ" gibi sıcak yaklaşan Ankara gitti yerine sert tutum takınan bir başkent geldi.
Türkiye, adeta birilerine gücünü ve kararlılığını gösteriyordu. Hem sınırların içinde hem dışında TÜRK ASKERİ silahıyla yürüyordu!
Biz SINIRIN öteki tarafına geçsek de operasyonlar yapsak da NATO yani KOALİSYON durmuyordu...
Hem ordu meydana getirmek için eğitimler, yardımlar sürüyor hem de DEVLET için gerekli olan alt yapı kuruluyordu. Suriye'nin kuzeyi adeta Irak'ın kuzeyi ile birleşmek için adımlar atıyordu! NATO şemsiyesi altında oluyordu bunlar...
ABD bütün KÜRTLER'i toplamak istiyor, AVRUPA ise KÜRTLER üzerinden Türkiye'yi bölmek niyeti taşıyordu. Kalan kısmı AVRUPA BİRLİĞİ'ne girecekti.
Böylece AB, Türkiye üzerinden ORTADOĞU'ya kapı açacaktı.
ABD ise BÜTÜN KÜRTLER'i toplayıp bir merkeze bağlamanın hesabını yapmaktaydı.
Ankara, iki projenin de karşısındaydı. 15 Temmuz'dan sonra ise bu sıcak temasa gidecek kadar kararlılık içeriyordu. YPG de DEAŞ da bölgenin haritasının değişmesi için var edilmiş örgütlerdi... Bu projeye karşı çıkan herkese saldırıldı.
Deniz Baykal Bey'den MHP'ye kadar! Açılan davaları dosyaları saymıyorum...
Görülen o ki ABD asla ve kat'a bundan vazgeçmiş değil...
Trump "Çekileceğiz" dese de dinleyen yok belli ki... Hepsi orada.
Aşağıda ordu kurdular kuruyorlar...
İran'a, ÇİN ile yakınlığını ödetmek için sıcak temasın da masada olduğu seçenekler tartışılıyor.
Türkiye ise Rıza Sarraf, Hakan Atilla, HALKBANK, S-400 gibi konularla ticari ve siyasi olarak sıkıştırılıyor... Türkiye'nin 15 Temmuz'dan sonra AVRASYA'ya demir atması, NATO'nun güney kanadının kopması anlamına geliyor. Bu ABD'nin olduğu kadar AVRUPA'nın da güvenliğini sarsar! Türkiye, İran ve Rusya ile yakınlaştı. Ruslar AKDENİZ'e indi! DOĞU AKDENİZ'deki zenginlik artık aslanın midesinde!
İran, Çin ile yakınlığından dolayı, Türkiye de büyük oyunu bozduğu için hedef! Karşımızda birden fazla oyuncu var... Tansiyon bu nedenle yüksek! İstanbul seçimlerine doğru içerisi de siyaseten kızışır! ABDÇin savaşının ortasında kalan Türkiye'nin tutumu çok ama çok önemli... AVRASYA'da kalacaksak başka, Çin ile yürüyeceksek başka, ABD-NATO'ya döneceksek başka senaryolar konuşulur. Hepsi için de ÖNE ÇIKACAK OYUNCULAR
VAR! Hazırlıklar tamam zaten...
Bakalım ne olacak...
