Erdoğan'ın, en dikkati çeken "kalp yapan eller yumruğa, bahar şarkıları söyleyen diller hakarete ve tehdide döndü." sözleri vatandaşlarımız tarafından dakikalarca alkışlandı.
Erdoğan, konuşmasına devam ederken, "Her gün bir başka maskeyle milletin karşısına çıkanlar gün gelir gerçek yüzleriyle yakalanır. CHP Genel Başkanı, 28 Mayıs için kendine yeni maskeler hazırlamış ama artık beyhude bir uğraş içinde. Çünkü milletimiz onun ve CHP Genel Merkezi'nden yönettiği trol ordusun derdinin ülkeye hizmet etmek değil ülkeyi birilerine peşkeş çekmek olduğunu gördü" sözleri çok dikkat çekiciydi.
Erdoğan'ın, MASKELİ 7'Lİ KOALİSYON sözlerini dinlerken, merhum şairimiz Behçet Necatigil'in Maskeli Balo şiirini hatırladım. Necatigil, olanca çıplaklığıyla ve başka söze hacet bırakmayacak şekilde bugünü resmediyordu şiirinde. İşte o şiir:
Siz yine o maskeli balodan döndünüz, Duracak haliniz kalmadı ayakta
***
Ben görüyorum kuzu postuna girdiğinizi.
***
Bravo, yine nasıl yutturdunuz. Yine parmağım ağzımda kaldı, masumluk akıyordu yüzünüzden.Yine nasıl çevirdiniz üstünüzden.
Dünyanın düşmana bakışını kurtlara karşı.
***
Yaklaştılar yanınıza korkusuz. Yine her birini kıstırdınız, gizli.Tıkır tıkır yürütürken işinizi. Yine bıyık altından gülüyordunuz.
***
Maskeli balo bitti, yine gece evinize döndünüz. Ayakta duracak haliniz kalmadı şimdi.
Bakmayın aynalara, aynalar kirli.
Aynalarda rezil olur yüzünüz.
EVET.
Nasıl ki bir pencerenin perdesi varsa içini göstermez. Kılıçdaroğlu ve yavrularının da birer maskesi var.
Daha seçim gecesinden başlayarak kalp yapan eller yumruğa, bahar şarkıları söyleyen diller, hakarete ve tehdide döndü. 14 Mayıs'a kadar, Kılıçdaroğlu, yumuşak dilli ve kalp işaretli bir kampanya izlerken, ilk turda umduğunu bulamayınca, aslına döndü, yıkıcı, kutuplaştırıcı bir taktik izlemeye başladı.
14 Mayıs sonrası, Kılıçdaroğlu, 180 derece dönerek KUTUPLAŞTIRICI POLİTİKASINA döndü. Hep yazdık. Söyledik. Kılıçdaroğlu'nun kafası 1946'larda kalmış. Tarih yaprakları 2023 gösteriyor uyanma yok, yeni dünyayı okuyamıyor.
Kumpanyasına bakıldığı zaman İYİ Parti ve Saadet gelenek olarak CHP ve HDP'ye uymuyor.
Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nun kendilerıne faydası yok. Hepsi, kendi siyasi genetiğinin kodlarında yürürken, ortaklaşa Aziz Milletimize hizmet etmeleri söz konusu değil. Anlaşmazlıklarını maskeleri ardında gizlemeye çalışıyorlar.
Sonuçta ne oldu?
MASKELERİNİ TAKIP MİLLETİMİZİN KARŞISINA ÇIKTIKLARI 14 Mayıs'ta sandık önüne gelince Kılıçdaroğlu ve yavrularına ilk tokatı attı. Niye? Marjinalleşen, HDP'nin ikizi gibi hareket eden yeni CHP ve Kılıçdaroğlu'na inanmadı. Maske takan Kılıçdaroğlu'nun hayali vaatlerini Aziz Milletimiz yemedi.
SONUÇ: KEMAL KILIÇDAROĞLU VE YAVRULARININ MASKELERİ DÜŞTÜ. 7'li koalisyonun 'maskeli balo'sunun sonuna gelindi.
Aziz Milletimizin, 28 Mayıs'ta Kılıçdaroğlu kumpanyasının maskesini tamamen düşürmeye kararlı olduğunu görüyoruz.
