SON yıllarda tarihi gelişmeler yaşanıyor. 21'inci Yüzyıl Düzeni adım adım inşa edilirken, dünyada iç ve dış gelişmeler birbirinin içine geçmiş durumda. Peki, Yeni Dünya Düzeni kurulurken TÜRKİYE nereye gidiyor? Açık söylemek gerekirse Başkan Erdoğan bizim için çok büyük bir şans. KÜRESEL LİDERLİK konusunda dünya liderlerine ders veren Erdoğan, BÜYÜK TÜRKİYE HAYALİYLE GECE GÜNDÜZ demeden çalışıyor.
2002'de iktidara gelen Başkan Erdoğan liderliğinde Türkiye, tarihi yürüyüşünü sürdürüyor.
Anadolu'dan fışkıran bir Türkiye var. Birincisi, Başkan Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde DEVRİMCİ hamleler yapılıyor. Yeni Dünya Düzeni'ninde Türkiye'yi GÜÇLÜ VE BÜYÜK yapmanın mimarisi gerçekleştiriliyor.
İkincisi CHP-Kemal Kılıçdaroğlu omurgasında kurgulanan Altı artı HDP masası, STATÜKOCU özellikle eski Türkiye hayalini gerçekleştirmeye soyunmuş GÖRÜNÜYOR.
Kaderini Derin Amerika-Avrupa mahfillerine bağlamış durumda.
Kılıçdaroğlu, bu yüzden gözünü Washington'dan, Berlin'den, Londra'dan ayıramıyor.
2022 yılının Ekim ayı içindeyiz.
Türkiye'de siyaset hayatında ne görüyoruz?
Başkan Erdoğan 'Türkiye'nin yüzyılı' konsepti ile bağımsız ve BAĞIMSIZ VE BÜYÜK TÜRKİYE'yi gerçekleştirmeyi HEDEFLİYOR. ARDI ARDINA ASKERİ VE DİPLOMATİK ZAFERLERE İMZA ATIYOR. CHP- Kemal Kılıçdaroğlu ve yavruları ALTILI MASA dağılmasın DERDİNDELER.
Başkan Erdoğan, 2023-2053- 2071 paradigmasının içini dolduruyor.
Yeni Türkiye'nin yüzyılı mottosu ile BÖLGESEL GÜÇ-KÜRESEL AKTÖRLÜK HATTINI ilmek ilmek örüyor.
DÜNYA, Türkiye'nin bu büyük yürüyüşünü durdurmak için içerdeki kuklalarını harekete geçiriyor.
Erdoğan sayesinde Kürt vatandaşlarımız Derin Amerika'nın aparatı PKK'nın baskısından kurtarıldı, demokratik hayatlarının önü açıldı. CHP-Kemal Kılıçdaroğlu zihniyeti ise Kürt açılımına takoz koydu. Çünkü onlar huzurlu ve mutlu ve güçlü bir TÜRKİYE istemiyor.
Onlar piyon olan Türkiye için geziler yapıyor, icazetler alıyor.
Çözülmüş başörtüsü meselesini CHP zihniyeti kaşımaya kalktı.
Söylem değişikliği, eylem değişikliği anlamına gelmiyor.
Bu çıkış onun aslında gizli ajandasını da açık etti. Kılıçdaroğlu olmayan bir sorunu nasıl çözecek?
Kılıçdaroğlu'nun bu çıkışına en yakınındakiler bile inanmıyor.
CHP her meselede değişmediğini topluma ve siyasete ispatlıyor.
Statükocu CHP zihniyeti, Aziz Milletin demokratik yürüyüşünü kırmak üzere toplum mühendisliğine soyunmuş görünüyor.
Eski Türkiye sistemini geri getirerek, eski katı ve kapalı bir toplumsal düzeni tekrar ortaya çıkarma peşinde. CHP zihniyeti, 16 NİSAN'IN ÖNEMİNİ anlamamakta direniyor.
16 Nisan 2016 'da Aziz Türk Milleti, eskimiş parlamenter sistemin yerine çağa uygun BAŞKANLIK modelini getirerek, devrim niteliğinde bir adım attı.
SONUÇ: 2018'de Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan, Cumhuriyetçi, demokratik ve devrimci bir zihniyetin temsilcisi olarak CHP zihniyetinin (Cumhuriyetçi elitler) kapattığı siyaset alanını genişleterek, ülkenin toplumsal düzenini demokratik çizgiye çekti. Ve bugün tarihi mesellere imza atma sürecine girmiş durumda. Aynı zamanda "yerli ve milli" siyasette somutluk kazanan muhafazakârlık, milliyetçilik, özgürlükçülük ve kuşatıcılık gibi ilkelerle de iktidarının rengini ortaya koymaktadır. Ve sonunda, KILIÇDAROĞLU, ABD'DEN İCAZET ALMAYA GİTTİ.
