Erdoğan'ın liderliğini yaptığı AK PARTİ HAREKATI DEĞİŞİMLERE imza atarak yürümeye başlamıştı.
2003 yılında, Erdoğan tarafından başlatılan 'SAĞLIKTA DEVRİM' kampanyaları içinde hayati özelliklere sahip ŞEHİR HASTANELERİ arka arkaya hizmete giriyor. Erdoğan'ın "Şehir hastaneleri benim büyük hayalim olan projeler dizisidir" dediği ŞEHİR HASTANELERİNDEN birisi daha BURSA'DA açıldı. Türkiye'de 2 yılda 4 bölgede, farklı şehirde 10 şehir hastanesi hizmete girdi.
PLANLANMIŞ ŞEHİR HASTANELERİ: İSTANBUL SANCAKTEPE, BAŞAKŞEHİR, İKİTELLİ, ANKARA ETLİK, İZMİR BAYRAKLI VE TINAZTEPE,
ANTALYA, BALIKESİR, GAZİANTEP, ERZURUM, KOCAELİ, KONYA KARATAY, DİYARBAKIR KAYAPINAR VE YENİŞEHİR, KÜTAHYA, TEKİRDAĞ,
ŞANLIURFA, SAMSUN VE TRABZON ŞEHİR HASTANELERİ
Nitelikli yatak sayısı 2019'da yüzde 64 oldu. Eski Türkiye'de (2002 yılı) yüzde 6 olan nitelikli yatak sayısı oranının 2023 yılında yüzde 100'e ulaşacak. Türk Milleti için ne yapılsa azdır. 5 yıldızlı otel konforundaki donanımı ile göz kamaştırırken, sağlık alanındaki son teknolojiye sahip cihazlarıyla dünya standartlarında verilecek hizmetlerin adresi olan Şehir hastanelerine kavuşmamızı sağlayan Başkan Erdoğan'dan Allah razı olsun.
Çok sayıda ameliyathaneleriyle, yoğun bakım, diyaliz, servisleriyle, çok sayıdaki poliklinikleriyle, tıbbi sekreterlerin , gelen hastaların kayıt işlemlerini bekletmeden yapmalarıyla, her gün sayıları artan doktorlarıyla, yürüyemeyen ya da yaşlı ve engelli hastaların elektrikli ve akülü araçlarla taşınmasıyla, SAĞLIKTA DEVRİM GERÇEKLEŞTİRİLİYOR DEVLET-ÖZEL SEKTÖR: Bu hastaneler Türkiye'nin son yıllarda sağlıkta hayata geçirdiği "sessiz devrim" hamleleridir. Yapılış modeli Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın Türkiye'ye kazandırdığı formülle, Dünya çapında yeni bir modelle kısa sürede yapılabiliyor.
Devlet her işe yetişemez. Devlet bunu Özel sektörle ortaklaşa yaparak hem vatandaşına kaliteli hizmet sunuyor, hem de özel sektöre sağlık alanında model oluşturma olanağı veriyor Yapımını ve özel hizmeti, özel sektör üstleniyor, sağlık işini ise devlet... Temizliğinden, yemeğine, teknikten, hasta karşılamaya kadar bir dizi hizmeti özel sektör veriyor, devlet sadece doktorlarıyla sağlık hizmeti sunuyor. Bu model, Türkiye'de devletin üzerinden önemli bir yükü aldı. SAĞLIKTA MİLLİ İLAÇ SEFERBERLİĞİ. Erdoğan'ın MİLLİLİK VE YERLİLİK mottosu Savunma alanında muhteşem gelişmelere yol açtı. Şimdi, sağlık alanında YERLİ İLAÇ ÜRETİMİ İÇİN ATILIM VE SEFERBERLİK GÜNLERİ İÇİNDEYİZ. MİLLİ İLAÇ ÜRETİMİNİN STRATEJİK ÖNEME SAHİP OLDUĞUNU söyleyen Başkan Erdoğan'ın direktifleriyle yeni açılımlar hızlanıyor. Başkan Erdoğan çok haklı: İlaç üretmemek; savaş, ambargo vb. koşullarda halk sağlığının tehlikeye atılması demek.
Dış kaynaklı yaptırım tehditleriyle karşı karşıya kaldığımız bugünlerde Milli İlaç konusu hayati bir konu.
SONUÇ: Dış tehditlere karşı direncin sağlanabilmesi için sağlık hizmeti güvenceye alınarak, Milli İlaç Sanayi ve Milli İlaç Politikası Türkiye'mizin olmazsa olmaz politikalarının başında gelmektedir. Bazı rakamlar çok ürkütücü. Türkiye ilaç pazarı değerde 25 MİLYAR TL İthal ürünler değerde 15 milyar lira. İlaç pazarımızda ithalat oranı %54, Yurt içinde ilaç üretiminde hammaddenin %80'i yurtdışından temin ediliyor. Evet. Başkan Tayyip Erdoğan'ın MİLLİ İLAÇ seferberliğini muhakkak hızlandırmalıyız. İlaç üretiminde dışa bağımlılığı azaltmak boynumuzun borcudur.
