Önceki gün, güzel dinimiz İslamiyeti yersiz, gereksiz, ufuksuz, yetersiz biçimde dejenere etmeye tevessül eden, malum kişi ve benzeri marjinal adamların ortaya çıkıp halkımızı rahatsız eden kadınlarımızla, çocuklarımızla ilgili açıklamalarından dolayı uyardınız. Güzel dinimizde kesinlikle yeri olmayan bazı içtihatlar uydurduklarını hatırlattınız.
Aziz milletimizin yüreklerini ferahlattınız.
Ülkemizin kahir ekseriyeti Milyonlarca, dinî vecibelerini yerine getiren, Allahımıza, Peygamberimize, Bayrağa, Vatana aşık, Kuran'ı pek güzel yorumlayan münevverin, mütedeyyin vatandaşlarımızın, vecibeleri pek yerine getiremeseler de her inanca saygılı olanların, düşünce ve arzularına tercüman oldunuz... Güzel İslâm ve mübarek kitabı Kuran için söylemek istedikleriniz tam da bunlardı...
İyi ki varsınız Cumhurbaşkanım.
Sizi doğuran Merhum Annenize minnettarız. Sizi Cumhurbaşkanı seçen Aziz Milletimize kurban oluruz.
HASAN CEMAL'İN 9 MART DARBECİLERİ
Önce ki gün 9 MART'TI. Bu günün, demokrasi tarihimiz açısında karanlık bir anlamı var.
Eğer, 9 Mart 1971 Cunta darbesi başarılı olsaydı Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler Devlet Reisi, Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur da Başbakan olacaktı.
Hareketin askeri kanadı Tümgeneral Cemal Madanoğlu yürütüyordu.
Ihtilal hazırlıklarının düşünce kaynağı, YÖN dergisinin başındaki Doğan Avcıoğlu, İlhan Selçuk, İlhami Soysal, Hasan Cemal gibi isimlerdi.
Siyasi hareket geniş kitlelere ulaşabilmek için başında Hasan Cemal'in bulunduğu "Devrim" gazetesi çıkarılıyordu.
İlk sayısında cuntanın fikir babası Doğan Avcıoğlu'nun kaleme aldığı "Devrim bildirisi" yer almıştı.
9 Mart kalkışması, darbeciler açısından hayal kırıklığı ile sonuçlansa da, 3 gün sonra ABD İstihbarat Servisi CIA ve İngiliz Servisi M16'in, anlaşarak, Ordu komuta konseyinin, Solcu ve Sağcı komutanlarını birlikte hareket ettirdiler, 12 Mart (Muhtıra) askeri müdahalesi ile yönetim, SİVİL VE ASKERİ OLİGARKLARIN eline geçmişti.
Bu vesileyle,Aziz Milletimizin,16 NİSAN DEVRİMİNİ çok iyi anlayalım.Artık eski Türkiye yok.
KILIÇDAROĞLU'NA DOKUNAN YANAR
CHP Zihniyeti (İttihat- Terakki ruhu) on yıllarca Sultan Abdülhamit'e, Demokrasi şehidimiz Adnan Menderes'e, Turgut Özal'a, Türkiye'nin ufkunu açan, Büyük Türk Milleti'nin özgüven devrimini gerçekleştiren Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'a 'Diktatör' diyerek saldırmaktan utanmadı. Bu zihniyetten Aziz Milletimiz bıkmış, usanmıştı. Bir baktık, diktatörlüğü ağızlarına pelesenk etmiş, ittihatterakki ruhu- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, değiştirdiği parti tüzüğüne koyduğu DİKTATÖRLÜK yetkileriyle karşımızda.
Diktatör Kemal bey konuşuyor:
"BEN MİLLETVEKİLİ
SEÇİLDİM, İSTEDİĞİM
KANALA ÇIKARIM,
İSTEDİĞİM GİBİ
KONUŞURUM. İZİN
ALMADAN ÇIKIYORSA,
BU PARTİDE YERİ YOK
Nokta." Kemal Bey'e dokunan yanar...
CHP'DE İLHAN, İLHAN'A KARŞI
Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı olmaktan korkuyor, ağırlıklı olarak İlhan Kesici'yi düşünüyor. İlhan Kesici'ye kötü haber var. CHP hiziplerinden, Selin Sayek Böke ve İlhan Cihaner'in başını çektikleri solcu kanat, İlhan Kesici'ye çok karşı.
İlhan Cihaner, 'CHP sağcı bir aday göstermelidir' yaklaşımını 'cehenneme giden yola taş döşemek' diye niteliyor. Merak ediyoruz.
İlhan Kesici, sağcı-eski Doğru Yolcu-Anavatan Partili... Cehenneme giden yola döşenen taş mı?... İlhan Kesici, Cumhurbaşkanı adayı olursa,CHP çok karışacak çok.
DERİN SÖZ
"Rabbine teslim olanı korkutacak hiçbir güç yoktur. Biz işte böyle bir millet olduğumuzu tarih boyunca sayısız defa ispatlamış bir halkız. Onun için yurdumuzun üzerinde tüten en son ocak sönmeden milletimizin değerlerine ve vatanımızın her karışı şehit kanlarıyla sulanmış mübarek topraklarına kimsenin el uzatamayacağına yürekten inanıyoruz. Milletimizin bağrından çıkan askerimizin her başarısı bu gerçeğin altının bir kez daha çizilmesi anlamına geliyor." (Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan)