Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun göreve geldiği gün AK Parti Genel Merkezi'nde bulunmuştum.
Geleceğe güvenle bakıyordu.
Başbakanlık görevini bırakırken, yine geleceğe güvenini sergiliyordu. AK Parti'de görev yapmanın bir onur olduğunu biliyordu, aziz milletimizin birlik ve beraberliğine kalpten inanmıştı. Geldi, çalıştı, yerini başka arkadaşlarına bıraktı. Millete hizmet bir 4x4 bayrak yarışıdır.
Davutoğlu, hizmet bayrağını şimdi bir başka arkadaşına devretti.
Davutoğlu'nun kongrede aday olmayacağını açıkladığı konuşmasında Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ile ilgili sözleri kalpleri doldurdu.
Erdoğan'a olan sevgisini gösterirken, Davutoğlu kardeşlik hukukunun iftihar levhasını AK Parti Genel Merkezi'nin duvarlarına astı. "Cumhurbaşkanı ile vefa ilişkimi sürdüreceğim.
Kimse yeni fitne kapıları açmaya çalışmasın" derken, sisli havaları çok seven çakallara, istikrarsızlığa yazılan yabancıları, onların beşinci kollarının hayal dünyasını yıkıyordu. Yeni Türkiye'nin lideri Tayyip Erdoğan görevde. 2019 yılına kadar Türkiyemiz emin ellerde.
Kardeşlik levhası, sadece bir partinin değil, Türkiyemiz'in kılcal damarlarında dolaşan birlik-beraberlik kanıdır. Büyük Türkiye Bayrağı AK Parti balkonlarında dalgalanmaya devam ediyor. Devletleri büyük yapan sadece coğrafyası değildir, askeri gücü, ekonomik gücü, büyük bir lidere sahip olmazsa tam yerine oturmaz.
TÜRKİYEMİZ BÜYÜK DEVLET.
BÜYÜK BİR LİDER TAYYİP ERDOĞAN tarafından idare ediliyor.
Büyük düşünüyor. Böyle bir lider ile çalışmanın, beraber olmanın onurunu yaşayan Davutoğlu'nun görevi bitmiyor.
Koltuklar olmadan da aziz millete hizmet bir onurdur. Aziz milletimiz, BÜYÜK LİDER ÇIKARMAYA, büyükle tarih yazmaya alışıktır. Nitekim 2001 yılında ekonomik çöküşe uğratılan Türkiye, 2002 yılında büyük lider Tayyip Erdoğan'ı dünya sahnesine çıkarmayı başarmıştır.
2019'a kadar Büyük Türkiye bayrağını Tayyip Erdoğan temsil edecek. Bayrak yarışındaki isimler değişir ama son olarak ipi göğüsleyen büyük liderle beraber Türkiyemiz olacaktır. Dün, Davutoğlu, yarın bir başka AK Partili, büyük liderle beraber kutsal yürüyüşte yerini alacaktır.
Kim olacak diye çok merak ediliyor.
Hepsi birbirinden güzel özelliklere sahip isimler var ki: Berat Albayrak, Binali Yıldırım, Mehmet Ali Şahin, Efkan Ala, Yalçın Akdoğan, Bekir Bozdağ, göreve gelse, büyük kadroyu temsil eder. YENİ TÜRKİYE'NİN 21'İNCİ YÜZYIL ÖYKÜSÜ, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın asıl ve tarihsel önemdeki başarısını yazmakta olduğu 21'inci Yüzyıl öykümüzdür. İki pusula var. 1) Büyük Türkiye olmak. 3 milyon kilometrekarelik gönül coğrafyasında Türk-İslam medeniyetini yaşatmak. 2) Demokrasiye uzanan her türlü sivil/asker darbe girişimine karşı tavizsiz dik durmaya, özgürlükçü demokrasiyi Türkiyemizin ana mekanizması haline getirmesi büyük görevdir.
HER 100 YILDA BİR MÜCEDDİD GELİR. Hadis-i Şerif, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (SAV) sözlü ifadelerinin tümünü kapsayan bir tanımdır. Hazreti Peygamberimiz'in dünya gelişmelerini anlamımızı sağlayan çok önemli bir sözü vardır: Her yüz yılda bir müceddid gelir. Ümmetimin işlerini yeniler.
20'İNCİ YÜZYIL: 1908'de Sultan Abdülhamit'i, Masonlar-İngilizler- Fransızlar'ın kurdurduğu İttihat-Terakki ile devirdiler. Göreve getirdikleri Enver Paşa ve İttihatçılar'la Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanmasına giden yol taşlarını döşediler. Mustafa Kemal paşa ile beraber Aziz Millet, İstiklal Savaşı'nı kazandı. Osmanlı'nın küllerinden Türkiye Cumhuriyeti'ni çıkardık.
SONUÇ: 21'İNCİ YÜZYIL-2014-2024:
İçinde bulunduğumuz yüzyılda Yeni Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bir müceddittir. Yenileyendir, yeniden güçlendirendir.. 21'inci Yüzyıl'da etkisini sürdürecek hamlelerin lideridir. ANKARA'DA BÜYÜK LİDER ERDOĞAN VAR. BÜYÜK KADROSU DA KUTSAL YÜRÜYÜŞTE YANINDA. YARINLARIMIZ EMİN ELLERDE.