CHP, 1 Kasım vaatlerini açıkladı. Bir gün sonra, Aydın Doğan-Cumhuriyet-Fethullah Gülen-Sözcü medyası Kemal Kılıçdaroğlu'nu göklere çıkaran yazılar döşemişler. Çok kurnazca başlıklar atmışlar. CHP'nin algı operasyonlarını yürüten Amerikan BENENSON STRATEJİ belli ki iyi çalışmış.
CHP'yi "Hükümet Ortağı yapmak" için yanıp tutuşan malum medya da gereken hizmeti vermiş.
Batıya eklemlenmiş malum basının notlarına, yorumlarına dikkatle bakınca, Kemal Kılıçdaroğlu'nun hançerlerini ustalıkla saklamak-gizlemek için yoğun çaba gösterdikleri anlaşılıyor. "İşçiler, emekliler ve gençler" öne çıkarılmış. Ama CHP'nin, "4 yılı ortaöğretimden oluşan 1+8+4 eğitim Sistemi"nin hayata geçirileceğini gösteren bölümler, aralara saklanmış. Gizlenmiş.
Gözlerden kaçırılmak için, "Aman vatandaşlarımız bunu görmesin" diye çok uğraşılmış. Neden acaba?
Geçen hafta, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın 8 YILLIK EĞİTİM GARABETİ üzerinde önemle durmuştu da ondan: "Türkiye 8 yıllık eğitim garabetini yaşadı. O ne büyük garabetti. Adeta şah damarımızı kestiler. Şah damarı kesilen bir insan yaşayabilir mi? Yaşayamaz.
Nesli o hale düşürdüler. Bir tarafta getirdiler katsayı engelini koydular.
Bir tarafta imam hatipten çıkanlar istedikleri okula gidemesinler diye ön kestiler. Bariyer oluşturdular.
O zaman 600 bin imam hatip öğrencisi vardı, bir anda 60 bine düştü. Sabır, sabır, sabır. Sabrın neticesinde şu anda imam hatiplerde öğrenci sayısı 1 milyon 200 binin üzerine çıktı." CHP'nin beyin kadrosu ve arkasındaki ittifak, belli ki çok sarsılmış.
7 Haziran seçimlerine giderken, CHP'nin ruhunu gösteren, eğitimde; 4+4+4'ün değiştirilerek, "1+8+4'lü sisteme geçilmesini önermişlerdi. Bu durum, 28 Şubat'ın, "İmam Hatip Liselerinin orta kısmını kapatan, 8 yıllık kesintisiz eğitimin yeniden getirilmek istendiği" şeklinde yorumlanmış, Aziz Milletimizin büyük tepkisiyle karşılaşmıştı. İTTİHAT'ÇILAR ÖLÜR AMA İTTİHAT'ÇILIK ÖLMEZ.
Amerikan Benenson Strateji- Doğan-Cumhuriyet-Gülen Medya, ne yaparlarsa yapsınlar, CHP'nin değişmeyen ruh'nu anlatan bu formül, ne kadar saklanırsa saklansın, aziz milletimizin gözünden kaçmaz. Seçimlere 30 gün kala genel manzara şöyle: 30 Eylül gizli-açık kamuoyu parametrelerine bakarsak, 4 parti Meclis'e girdiği taktirde, AK Parti tek başına iktidara gelecek mi? Seçim kampanyasına başlarken Başbakan Ahmet Davutoğlu açıkladı: Yüzde 44'a çıktık. Yani, 7 Haziran'a göre üç puanlık bir artış söz konusu. Seçim kampanyası başlarken yükseliş çok önemli. AK Parti oylarının neden yükseldiği çeşitli platformlarda konuşuluyor:
1) 7 Haziran'da tek parti iktidarının ortaya çıkmamasının Türkiye'ye yaşattığı "hükümet boşluğu", istikrarın önemini ön plana çıkardı. 13 yıl sonra Türkiye ilk kez koalisyon arayışları ve "Hükümetsizlik" istikrarı önemseyen seçmenlerin AK Parti'ye yönelmesinde etkili.
2) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Meclis Başkanlığı ve koalisyon hükümetleri konusundaki uzlaşmaz tavrı, PKK ile etkin mücadelenin başladığı bir dönemde hükümette yer almaması MHP oylarında gerilemeye neden oldu.
MHP'ye giden oylardan AK Parti'ye iki puanlık dönüş var.
3- MHP'de Tuğrul Türkeş ve Meral Akşener depremleri var. Bu kez kıl payı milletvekili kazandığı yerlerde milletvekili kaybeden parti konumuna düşebilir. Anketlerde, Ülkücüler-Alperenler-Saadet'çilerin bu sefer düşündüğü gözleniyor. "Tek başına iktidarı ortaya çıkaralım" eğilimi seziliyor.
4) AK Parti "Tahkim edilmiş" listelerle seçime asılıyor. Örneğin İzmir. Binali Yıldırım, İzmir'de CHP'yi sarsmaya başladı.
5) Terörle mücadelede Ahmet Davutoğlu, tek başına iktidar olan bir hükümet kadar etkili ve kararlı.
SONUÇ: 30 Eylül günü tahminlere göre, AK Parti Yüzde 44 ile 279 milletvekilliğini alacak pozisyona geldi. HEDEF YÜZDE 45. 2023'ÜN BÜYÜK TÜRKİYE'Sİ İÇİN DAHA GÜÇLÜ TEK BAŞINA HÜKÜMET.