BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 28 Temmuz 2015

Erdoğan Çin Seddi'ne yürüyor

Dünyayı idare eden 5 küresel güç var. Amerika, Rusya, Çin, İngiltere ve Avrupa (Almanya-Fransa)... Ortadoğu haritasının yeniden çizildiği süreçte, 100 yıl sonra proaktif hamleler yapan Yeni Türkiye'nin lideri olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın son bir haftalık hassas görüşmelerine bir göz atalım: Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile (21 Temmuz) Erdoğan, ABD Başkanı Obama ile (23 Temmuz) Erdoğan, Rusya lideri Putin'le konuştu. (26 Temmuz) Ve. Erdoğan Çin'e gidiyor. (28 Temmuz)...
Erdoğan'ın dünya siyasetine hükmeden liderlerle geniş boyutlu görüşmeler yaptıktan sonra Çin Seddi'ne yürümesi küresel diplomaside dikkat çekici rüzgârların esmesine yol açacak özellikler taşıyor. Cumhurbaşkanımız Erdoğan, (bugün) hem zamanlaması hem de sonuçları itibarıyle son derece önemli Çin ziyaretine başlıyor. Erdoğan-Obama-
Putin-Hollande ve Çin Cumhurbaşkanı Şİ CİNPİNG'in baş başa görüşmesine dikkatle bakınız.
Olası sonuçları: Uygur Türkleri'nin sıkıntıları giderilecek. Türkiye, Çin ile Ortadoğu/Afrika'da daha yakın çalışacak.
Enerji savaşında Türkiye-Çin beraberliği, Doğu Akdeniz'in kaderini etkileyecek.
ERDOĞAN-OBAMA GÖRÜŞMESİNİN DERİNLİĞİ Başkan Obama Türkiye'yle bölgesel konularda yakın çalışma içinde bulunmayı sürdürme taahhüdünde bulundu. Detayda, "Irak'ta güven ve istikrarın sağlanması, Suriye'deki çatışmaya siyasi bir çözüm bulma" var.
PUTİN'LE SURİYE'Yİ KONUŞTULAR Erdoğan ve Rusya lideri Putin arasında Suriye'nin geleceği konuşuldu. Erdoğan, "Suriye'de meşruiyeti sorgulanmayacak ve halkın desteğine sahip tam yetkili bir geçiş hükümetinin tesisi için uluslararası toplumun ortak çaba sarf etmesi gerektiğini" belirtti.
HOLLANDE İLE SURİYE... Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile Suriye'yi konuştu.
Suriye'nin sınırlarını 100 yıl önce İngiliz'lerle beraber (Sykes-Pıcot anlaşması) Fransa ile yapılan görüşmenin gelecek aylarda yeni gelişmelerde merkeze oturacağı düşünülmelidir.
ÇİN-TÜRKİYE VE YENİ ORTADOĞU Çin, bugün dünya siyasetinde Amerika ve Rusya kadar etkili. Özellikle büyük enerji ihtiyacı nedeniyle, Ortadoğu ve Afrika ile çok yakından ilgileniyor. Suriye konusunda, Amerika ve Türkiye'nin ortak hareket etmesini, Rusya ile beraber Birleşmiş Milletler'de yavaşlattğı bir sırada, Erdoğan'ın Çin'de yapacağı derin temaslar, yakın geleceğin işaretlerini verecek.
Erdoğan'ın Çin'i Suriye konusunda iknna etmesi, yeni Suriye'nin oluşmasında, Türkiye'nin merkeze oturmasını beraberinde getirecektir.
Türkiye-Çin yakınlaşması, Rusya lideri Putin'i de etkileyeceğinden, Suriye'de Esad sonrası yeni yönetim yolunda, çok hayati sonuçlar sağlanması mümkün olacaktır.
2013'te Türkiye, Çin ve Rusya'nın patronluğundaki Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) ile "diyalog ortaklığı" anlaşması imzalamıştı. Bu imzayla, Avrupa Birliği'ne (AB) alternatif olup olmayacağı tartışılan Şanghay Beşlisi ile işbirliği yönünde ilk resmi adım atılmış oldu. İmzayı atan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "el ele ve omuz omuza yürüyeceği uzun bir yolun başlangıcında olunduğunu" dile getirmişti. Yeni Türkiye liderleri Erdoğan-
Davutoğlu, Türkiye'nin son dönemde dış politikasını farklı coğrafyalara açıyorlar.
Bir taraftan, Şanghay Beşlisi'yle işbirliği, diğer taraftan Türkiye'nin Avrupa-Atlantik kurumlarındaki pozisyonu nedeniyle, bir KÖPRÜ kazandığı apaçık görünüyor.
Dünyanın ekonomik ve finansal merkezinin giderek Doğu'ya kaydığı bir süreçte, Türkiye'nin de Doğu-Batı arasındaki merkezi konumu nedeniyle Orta Asya ve Uzak Doğu'daki kurumlara ve ülkelere yakınlaşmak istemesinin haklı bir arayıştır. Bu gelişme, Türk-Amerikan işbirliğinin, Asya'ya uzanmasında ayrı bir kanal özelliği de taşımaktadır.

SONUÇ: İPEK YOLUNUN İKİ ESKİ UYGARLIĞININ LİDERLERİ ERDOĞAN VE Şİ CİNPİNG'İN STRATEJİK BERABERLİĞİ, YENİ ORTADOĞU HARİTASININ ÇİZİLMESİNDE HAYATİ BİR ÖNEME İŞARET EDİYOR.