20'inci Yüzyıl, dünya tarihinin gördüğü en kanlı yüzyıllardan biri olma özelliğini taşır. I. ve II.
Dünya Savaşları'nda milyonlarca insan öldü. Japonya'da atom bombası kullanıldı. Uzun yıllar Soğuk Savaş'ın tedirginlikleri ve çılgınlıkları içinde yaşandı.
21'inci Yüzyıl'ın ilk 13 yılını tamamlıyoruz. 2099'a kadar yeni yüzyılın savaş ve mücadelelerinin nasıl olacağı merak konusudur.
20'inci Yüzyıl'ın dünya düzeni İngiltere, Fransa, Rusya ve ABD tarafından kuruldu. 1912'lerde başlayan inşa süreci 1918'lerde oturdu. Bir imparatorluk kaybettik. 21'inci Yüzyıl düzeninin kurulma çalışmaları, 2001'deki İkiz Kuleler saldırısından sonra başladı. Halen sürüyor.
2015-2018'lerde oturması söz konusu.
21'inci Yüzyıl düzeninin kurulmasında bölgesel aktör, küresel oyuncu olarak Yeni Türkiye var.
BAZILARI RAHATSIZ OLUYOR
Türkiye'nin dış politika hattının ve dünya üzerindeki konumlanışının değişmesinden rahatsız olanlar var. Olası gelişmeler, gizli ve açık düşmanlıkları, çekingenlikleri, kıskançlıkları tetikliyor. Gelişmeler bir Türkiye muhalifleri cephesi oluşturmuş durumda. İngiltere ve Fransa'yı anlayabiliyoruz. Osmanlı'yı parçaladılar, Ortadoğu'yu parsellediler.
Petrol-gaz kanallarına el koydular.
Yeni yüzyılda bu etkinliklerini Yeni Türkiye karşısında kaybedecekler.
ABD yönetimi ile en iyi ilişkilerimizin olduğu bir noktada, en büyük muhalefeti ABD içerisindeki Neo-Con denen Yahudi sermayedarların kontrolü altındaki müzmin bir oluşumdan görebiliyoruz.
Peki, Almanya'ya ne oluyor? Türkiye karşıtlığının arka planında ne yatıyor?
DOSYALARI KABARIK
Almanya'nın, büyüyen Türkiye'ye karşı küresel saldırı planlayanlarla beraber olması ve onların ateşine odun taşıması, gerçekten içimizi acıtıyor. 5 Milyon Türk'ün Alman ekonomisine can vermesinin takdiri içinde olmamaları, bizleri üzüyor.
Birinci Dünya Savaşı'nı onlarla beraber olduğumuz için kaybettik. Osmanlı İmparatorluğu'nun yok olmasında, öyle veya böyle etkileri oldu. Bunun vefasını ne yazık ki içten şekilde gösteremediler. İkinci Dünya Savaşı'nda az daha, Almanya'nın yanında olacaktık, Türkiye'yi Allah korudu. Yakıldılar, yıkıldılar. Yine Türkiye el uzattı.
DOSYALARI KABARIK
Doğu-Batı Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Ömer Özkaya, Ortadoğu araştırmalarıyla tanınan, Avrupa'nın derinliklerini bilen bir stratejist. Almanya'nın kılcal damarlarını TAKVİM okurları için girdi: "Büyüyen Türkiye, Almanya'nın derin nüfuz sahasında etkili. Türkiye'nin yakın coğrafyanın kılcal damarlarına girmesiyle derin Almanya'nın oyunları bozuldu. Bundan çok rahatsız oluyorlar ve Türkiye karşıtı tüm tezgâhların arkasında ve önünde yer alıyorlar. Kurt Kohler, Oluf Kaufmann ve Wilhelm Eilers'in Alman devleti için kaleme aldıkları 'Nüfuz Mıntıkaları Politikası' adlı rapora göre, Almanya'nın Avrupa'daki düşmanı Fransa, dünyadaki düşmanı ise İngiltere'ydi.
Gelişmeler, Alman devleti açısından bugün, İngiltere'nin yerini ABD'nin, Fransa'nın yerini de Türkiye'nin aldığını göstermektedir.
Almanya, bugün dünya siyasetinde, İran ve Çin'le birlikte hareket etmektedir. Türkiye, Ortadoğu'da lider ülke konumuna ilerlerken, Almanya'nın dost ve müttefiki İran'ın geri planda kalması da, Derin Almanya'nın bir başka sıkıntısını oluşturuyor."
SONUÇ:
Enerji ve hammadde alanları üzerindeki siyasi nüfuzunu kaybeden Avrupa, pazarını da kaybetmektedir. Bu, Avrupa'nın sonunu hızlandırabilir. Türk devleti, bu sebeple, küresel dünya siyasetinde Rusya ve Amerika ile birlikte hareket etme kararı almıştır. Bu sebeple Derin Avrupa,Türkiye'nin iç dinamikleriyle oynayarak, Başbakan Erdoğan'a zarar vermek istiyor.