Tarihi 28 Mart 2013

Kimse vurmaz, kimse ölmez

Türkiye, Devlet Bahçeli'nin, MHP'nin Bursa Mitingi'nde "Vur de vuralım, öl de ölelim" sloganı atanlara verdiği cevapla çalkalanıyor:
- Merak etmeyin, onun da zamanı gelecek. Üstelik, Bahçeli'nin partisinin Meclis Grubu'nda bu sözlere sahip çıkmasının durumu daha da vahimleştirdiği söyleniyor:
- Herkes bilsin ki, yeri ve zamanı geldiğinde ne yapacağımız, neyi göze alacağımız görülecek.
Radyolar, televizyonlar programlar yapıyor; sosyal medya çalkalanıyor.
Genellikle de hep aynı soruya cevap aranıyor:
- Eyvah, Türkiye 12 Eylül öncesine mi dönecek?
Hayır dönmeyecek. Endişeye mahal yok. Ben bugünden garantisini veriyorum.
Sadece zamana ihtiyaç var. Biraz zaman geçsin, Devlet Bahçeli'nin, Bursa Mitingi'nde söylediği bu sözler unutulup gidecek.
Nereden mi biliyorum?
Geçmişte yaşadığımız tecrübelerden!

* * *
Unutuldu herhalde, Devlet Bahçeli "Açılım Sürecinin" başladığı günlerde de benzer sözler sarf etmişti. O dönemde de bugünküne benzer tartışmalar yaşanmıştı. Çünkü, Devlet Bahçeli yine sert bir çıkış yapmıştı:
- Biz de dağa çıkarız...
Olayın üzerinden yıllar geçti.
Bahçeli'nin sürece yönelik suçlamaları da devam ediyor. Ancak, bu sözleri unutulup gitti.
Var mı dağa çıkan? Tabii ki yok!
Bugün Bahçeli de dahil hiç kimse dağdan da dağa çıkmaktan da söz etmiyor.
O günün siyasi şartları içinde tabana yönelik olarak söylenmiş bu sözler, artık hiçbir MHP'li tarafından dillendirilmiyor.
Kimse merak etmesin, kimse "ah, vah, eyvah" demesin...
Dün yaşananlar bugün de tekerrür edecek. Bahçeli'nin bugün söyledikleri de kısa süre içinde unutulup gidecek.

* * *
Eğer tatmin olmamış ve halen endişeleriniz devam ediyorsa, biraz daha gerilere doğru gidelim...
Seçimler yapılmış, sıra koalisyon için görüşmelere gelmişti. Bir anda beklenmeyen bir gelişme oldu. Rahşan Ecevit, DSP'nin Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla MHP'ye yönelik çok sert bir açıklama yaptı MHP'lilere "Katiller" dedi.
Üstelik, bu açıklamayı eşi ve DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in bilgisi dahilinde yaptığı çok açıktı.
MHP'den ve ülkücü camiadan tepkiler yükseldi.
"Ülkücü hareket bu hakaretin altında kalmayacaktır" türünden tepkiler ortaya konuldu.
Devlet Bahçeli de benzer bir tavır içine girdi; esip gürledi.
Sonra ne oldu dersiniz?
DSP-MHP-ANAP koalisyonu kuruldu!
Devlet Bahçeli de 57. Hükümet'in Başbakan Yardımcısı olarak Bülent Ecevit'le büyük bir uyum içinde çalıştı.
Bahçeli, o Hükümet'e dışarıdan "bakan" olarak monte edilen Kemal Derviş'e de son derece sert eleştiriler yöneltti. Buna rağmen DSP-MHP-ANAP Koalisyon Hükümeti uyum içinde yoluna devam etti.
Gelelim Abdullah Öcalan'ın ipten kurtulmasına...
Öcalan, MHP'nin koalisyon ortağı olduğu dönemde idamdan kurtuldu. Yine MHP tabanından tepkiler vardı, yine Devlet Bahçeli sert açıklamalar yapıyordu...
Sonuçta ne oldu?
Devlet Bahçeli, Öcalan'ın idamı ile ilgili tezkerenin Meclis'e gönderilmeyip Başbakanlık'ta bekletilmesi kararının ortağı oldu. Bülent Ecevit ve Mesut Yılmaz'la birlikte o karının altına imzayı bastı.
İşte bu yüzden "Endişeye mahal yok" diyorum. Merak etmeyin, kimse vurmayacak, kimse ölmeyecek.
Bahçeli'nin belirttiği o gün de hiçbir zaman gelmeyecek. Müsterih olun, tarih tekerrür edecek!