Milletvekili Hayri Kozakçıoğlu'nun
ölümüyle ilgili sır perdesi aralandı.
Savcılık olayın "intihar" olduğunu
belirterek dosyayı kapattı.
Ancak ailesi "cinayet"
diyor.
Eşi ve oğlu, "bu kadar
güçlü kişiliğe sahip olan
birinin intihar
edemeyeceğini" söylüyor.
Bir de Kozakçıoğlu'nun
yakın arkadaşları var. DYP
eski Grup Başkan Vekili
Nevzat Ercan, Emniyet eski
Genel Müdürü ve
DYP Milletvekili
Saffet Arıkan
Bedük gibi...
Peki onlar
ne
düşünüyor?
Cinayet mi,
intihar mı?
***
Bir süre
önce Ercan
ve Bedük'le karşılaşıp sohbet etmiştik.
Konu Kozakçıoğlu'nun vefatına gelince
"intihar" olasılığının ağır bastığına dikkat
çektiler.
Edindikleri bilgiye göre, Kozakçıoğlu
ölümünden 2 ay önce avukatıyla görüşüp
beklediği bazı gelirlerin eşine aktarılması
için vekalet vermişti.
İmzalı bir belge.
***
"İntihar" olasılığını güçlendiren bir
başka bilgi var:
Kozakçıoğlu 23 Mayıs 2013'te evinde
ölü bulunmuştu. Ölümünden yaklaşık 1 ay
önce, 18 Nisan'da MHP Milletvekili (eski
DYP'li) Celal Adan'ın oğlunun düğün
törenine katılmış. Orada karşılaştığı Saffet
Arıkan Bedük ve diğer arkadaşlarına "eski
dostlar bir yemekte buluşsak çok iyi
olur" demiş.
Arkadaşları bu daveti neden yaptığını
şimdi daha iyi anlıyor "Herhalde
vedalaşmak istedi" diyorlar.
***
Peki ailesinin dediği gibi, güçlü bir
kişiliğe sahip olan Kozakçıoğlu neden
intihar etti?
Hasta olduğu, hastalığın vücuduna
yayıldığı, bunu ailesinden bile sakladığı öne
sürülüyor.
***
Kozakçıoğlu'nun arkadaşları da ona
yakıştırmamakla birlikte -eldeki veriler
ışığında- intihar etmiş olabileceğini
düşünüyor.
Bir araya gelemedikleri için pişmanlık
duyuyorlar:
"Keşke son kez buluşup veda
etseydik..."
SARILANA SARILIRLAR
Kurban Bayramında yazmıştık.
BDP Milletvekili Hasip Kaplan, yolda
görev yapan askerleri görünce aracını
durdurmuş ve kolonya şeker ikram ederek
bayramlarını kutlamıştı.
Hasret kalınan bir tabloydu Kaplan ile
askerler arasındaki sarılma, tokalaşma,
sıcak bakışma...
Çözüm sürecinin en önemli
fotoğraflarından biriydi.
Geçen hafta Genelkurmay
Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan ve
BDP'yi ima eden bir haber üzerine tepki
gösteren Hasip Kaplan'ın telefonla
aranması ve haberin düzeltilmesi, bir
anlamda bu davranışın karşılığıdır.
Askeri kucaklayanı, Genelkurmay
Başkanlığı da telefonla kucaklamış oldu.
Bunlar çözüm sürecinin yansımalarıdır.
Eğer çözüm süreci olmasa, ne Hasip
Kaplan Mehmetçiğe sarılırdı, ne de
Genelkurmay bir BDP milletvekilini
telefonla arardı...