Emekli Koramiral Atilla Kıyat'ın şok açıklamaları...
Kıyat önce soruyor: "1993, 94, 95, 96, 97'nin Başbakanları, Cumhurbaşkanları, Genelkurmay Başkanları, OHAL Valileri. Yatağınızda nasıl rahat uyursunuz? Bu yıllarda işlenen faili meçhuller, terörle mücadele için devlet politikası mıydı?" ...Ve korkunç yanıtı kendisi veriyor:
- "Evet. 1993-1997 yılları arasında işlenen faili meçhul cinayetler devlet politikasıydı!"
TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'nun 15 yıl önce, yani 1995 yılında hazırladığı rapor, Kıyat'ın açıklamalarını doğruluyor.
Bir başka deyişle, bu konuyu ilk kez gündeme getiren TBMM Araştırma Komisyonu.
Rapora göre, -resmi kayıtlara girmiş- faili meçhul cinayetler 1990'lı yılların başında patlama yapmış.
1989 yılında sadece 3 kişi faili meçhul cinayete kurban giderken, 1990 yılında bu sayı ikiye katlanıp 6'ya çıkmış, 1991 yılında 4'e katlanıp 24'e yükselmiş.
1992 yılı yılı zirve noktası: Tam 316 faili meçhul cinayet işlenmiş.
1993 yılı da öyle: 314 cinayetin faili meçhul...
Peki bu cinayetlerden kimler sorumlu?
Eğer Kıyat'ın söylediği gibi "Devlet politikası" gereği faili meçhul cinayetler işlenmişse sorumluların hesap vermesi gerekmiyor mu?
Zaten TBMM Araştırma Komisyonu da bunu istiyor.
Raporda yer alan bir ifade, TBMM'nin sorumluları 1995 yılında bulduğunu gösteriyor: "Geçmişteki başarısız uygulamaları ile 200 tane olan PKK'lının terörü tırmandırmasına hatalı davranışları ile sebebiyet veren ve kamunun çok büyük zararına yol açan idareciler ve siyasiler hakkında gerekli soruşturmalar açılmalı ve cezalandırılmaları sağlanmalıdır..."
Ne yazık ki, Meclis Araştırma Komisyonu'nun raporu dikkate alınmadı.
Önerilerin gereği yerine getirilmedi.
Hiç kimse PKK terörünün tırmanmasından sorumlu tutularak yargılanmadı. ...Ve bölücü terör bugünkü noktaya ulaştı.
Ama belli ki, "hesap sorma"nın da zamanı var.
15 yıl önce Meclis'in raporuna rağmen dikkate alınmayan öneri, bugün bir emekli komutan tarafından dile getirilince büyük yankı yaratıp gazetelere manşet olabiliyor.
Çünkü kamuoyu artık daha duyarlı.
En azından bunu kazanç sayabiliriz...
