HİÇBİR şey gizli değil aslında.
Dikkatli okuduğunuzda satıraraları size çok şey söyler. Hem Avrupa hem Çin'i hedef gösterdi. "En büyük düşmanımız onlar" dedi. "Bizi soyuyorlar" diye ekledi. ABD Başkanı Trump'dı sözlerin sahibi. Ekim ayı başında da ilginç bir konuşma yaptı.
"Öyle silahlarımız varki kimse hayal bile edemez. Önümüzdeki dört beş hafta içinde biraz duraklayacağız. Bazılarını göstereceğiz. Bazılarını göstermeyeceğiz" dedi. Ardından Coronavirüs patladı.
ABD'nin en büyük düşmanının önüne "Virüs Seddi" örüldü. Trump "Virüs Nisan ayında gündemden düşer" diyerek tarih verecek kadar ileri gitti. Demek ki bir plan, bir bilinen vardı. Trilyonlarca dolarlık ihracat yapan Çin'de ise hayat durdu. Milyonlarca fabrika kapandı, milyonlarca insan işsiz kaldı. İhracat sıfır noktasına yaklaştı. 10 dolarlık virüsle yüzyılın operasyonunu çektiler. Aslında dünya üretiminin yüzde 30'unu ABD topluyordu piyasalardan.
Çin ABD'nin fabrikasıydı. Washington söktü aldı o fabrikaları. Durum bu.
Çin alımları durdurunca petrol fiyatları da düştü. Rusya, İran, S. Arabistan gibi ülkeler milyarlarca dolar kaybetti.
Daha kontrol edilebilir hale geldiler. Bu nedenle Başkan Erdoğan'ın önceki gün "Yeni masa kuruluyor. Biz de masada olacağız" şeklindeki açıklaması çok önem arz ediyor. Evet dünyada dengeler değişti. Yeni gelişmeler bizleri bekliyor.
Önümüzdeki süreçte Suriye'den Irak'a, Arabistan'dan Tunus'a, Libya'ya kadar çok sayıda ülkede parçalanmaya tanıklık edeceğiz. Olaylara Büyük Ortadoğu Projesi'nin hızla fiiliyata geçirildiği noktasından da bakmak durumundayız.
Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da 22 yeni devletçik öngörülüyor. Yeni NATO gündemde. Washington-Moskova- Ankara ekseninde yeni şekillenme ve denge oluşacak. Bunun sancılarını yaşıyoruz. AB, Çin, İngiltere, Hindistan ve Uzakdoğu hep bu eksene göre pozisyon almaya çalışıyor. Artık bu gizli saklı değil. Yeni Dünya Düzeni'nde Türkiye'nin önemi hayal edemeyeceğiniz kadar artacak. ABD'de Albayların eğitim gördüğü Kara Kuvvetleri Koleji için hazırlnanan 80 sayfalık "Türkiye raporu"nda dahi "Ankara'yı mutlaka yanımıza almalıyız. Bu hayati önem arz ediyor" şeklindeki çağrı boşuna değil.
Trump'ın "Türkiye ile ticaret hacmimizi 100 milyar dolara çıkarmamız gerekiyor" açıklaması da laf olsun diye sarfedilmiyor.
İngiltere ve AB dahil eski dünya düzeninin önemli ülkeleri de Türkiye'ye yaklaşmak için yakın gelecekte çok çaba harcayacaklar. Washington dünyanın her yerine yetişemeyeceğini biliyor.
Bu nedenle yıllar önce hazırlanan "Müttefiklerle ortak harekat" planı önümüzdeki dönemde kendini daha ağırlıklı gösterecek.
Avustralya'dan başlayıp, Çin ve Rusya arasından, İpekyolu üzerinden Avrasya ve Avrupa ortasından Polonya'da nihayetlenecek yeni bir NATO, yeni bir AB oluşuyor. ABD şu anda Polonya'ya askeri yığınak yapıyor, bu ülkenin Almanya ve Fransa'yı geri plana atması için her yolu deniyor. Fransa'daki sarı yeleklerin aylardır sokaklarda olması tesadüf değil. ABd Almanya'dan mal almasın, bu ülke batar.
ABD için kilit ülkeler Polonya ve Türkiye.
Ankara dünyanın kalbi durumunda bir stratejik merkez oldu. Dünyanın bu yeni şekillenmesinde global ticaret sikleti de müttefik ülkeler ve Yeni NATO oluşumundaki ülkelere kayacak.
Önümüzdeki dönem çok hızlı, bambaşka gelişmeler yaşayacağız.
Bambaşka Türkiye'ye tanıklık edeceğiz.
Kendinizi buna hazırlayın.