O BİR Türk generaliydi...
Uzmanlarla masaya oturdu...
Aylar süren bir çalışma yaptılar...
Ve ortaya ilginç bir sonuç çıktı... Bir savaş gemisi yapabilmek için tam 200 bin parça malzeme gerekiyordu...
Yeniden masa kurdu... Yerli firmalarla konuştu... "Siz bu 200 bin parça malzemenin hangilerini üretebilirsiniz" diye sordu...
Ortaya bir envanter çıktı... Hızla yerli savaş gemisine doğru yol alınıyordu...
Bu konuda uzman askerler de hızla çalışmalar başlattı. Ancak sen kimsindi?..
Yerli savaş gemisi yapmak kimin haddineydi? Yok öyle bir şeydi?
Savaş gemilerinin tüm yazılımları, atılacak füzelerin kumandasına kadfar her şey Amerika'nın elindeydi...
Eğer izin vermelerse sen denizlerde savaş gemileri ile ancak balık avlayabilirdin. Nitekim Ergenekon ile o generalimizin tepesine bindiler...
Projede çalışan tüm askerleri de casusluk davasına havale edip elediler... İşte FETÖ ve onun gibi ahmak maşalar bu işe yarıyordu. Cennete gideceklerini düşünürken, CIA ve Pentagon'un masalarına meze oluyorlardı...
Pakistan'a geçtiğimiz hafta 4 adet savaş gemisi sattık. Yerli imkanlarla üretilen 4 savaş gemisinin bedeli 1 milyar dolar. Neredelerden nerelere geldik. Bir füzeye yerleştirilecek küçücük parçayı bile Amerika'dan almak zorundaydık.
Yoksa o füzenin işlevi yoktu. O küçücük parçaya 250 dolar ödüyorduk.
Şimdi 15 dolara üretiyoruz.
Türkiye'de öngürülemeyen işler oluyor... Helikopter ürettik. Daha seri üretime geçmeden yine Pakistan'a 1.5 milyar dolarlık helikopter sattık.
Pakistan İpekyolu'nun en önemli geçiş yollarından biri... Çin bu ülkeye 50 milyar dolarlık yatırımla yollar ve limanlar inşa etti... Amerika kontrolü eline almak istiyor. Bu yüzden Pakistan'ı sırf Çin ile olan bu ilişkisinden dolayı "Teröre yardım eden ülke" ilan etti, silah ambargosu koydu, yardımları durdurdu.
İşte böyle bir ortamda Türkiye devreye girdi, kardeş ülkenin imdadına yetişti.
Yarın diğer İslam ülkeleri de Türkiye'den savunma ürünleri almak için sıraya girecek. Çünkü Ankara, ABD gibi her an silah ambargosu sopası ile karşılarına dikilmeyecek. Güvenilir ve dost olmayı gösterecek. Başkanlık sistemine geçiş törenindeydik dün Ankara'da... O töreni Beştepe'de bu duygularla izledim. Tarihi bir gündü.
Türkiye'de adeta devrim olmuştu.
Çünkü tam 100 yıldır bu ülkede Cumhurbaşkanları sadece çiçek budama işinde tam yetkiliydi. Adı Başkomutandı ama çiçek dışında sıfır yetkisi vardı... Ete ve süte bile karışamazdı.
Şimdi yetkili bir Başkomutan dönemi başlıyor... 9 Temmuz 2018'i not edin ve torunlarınıza anlatın...
Bu tarih sadece Türkiye'nin değil, tüm islam coğrafyasının Batı başkentlerine bağımlılığının bittiiği an olacak.
Hayırlı, uğurulu olsun...