Çıkan aşk haberi biraz karışık ve dedikodu üzerine kurulu ama kıssadan hissesi ibretlik. Muhteşem Yüzyıl'da Kanuni'yi canlandıran Halit Ergenç, Zerda dizisinde oynarken başrolü paylaştığı Ece Uslu ile aşk yaşıyormuş. Sonra Aliye dizisine geçmiş, orada da Emel Çölgeçen ile birlikte olmaya başlamış. Bir ara Gizem hanımla evlenmiş.
Derken Binbir Gece'de ki partneri Bergüzar Korel'le izdivaç yapmış. Gözünü tek bir kadınla açıp, toprağa öyle giden adamlar için hayli kıskanılacak bir durum. Ama diğer yanda kazın turuncu ayağı öyle değil.
Çünkü Halit'in gönlü, şimdi de yeni dizisindeki Hürrem Sultan'a muhabbet besliyormuş! Peki bu nereden belliymiş? Hürrem rolünü oynayan Meryem Uzerli'ye uzun uzun derin ve hayli anlamlı bakıyormuş da ondan! 'Yahu adam rolünü oynuyor' demeyin, aramızdaki aşk profesörleri bir bakışta çözmüşler işi.
Haberin 'hisseden kıssa' tarafına gelince; deneyimli magazin yazarlarımızdan Esin Övet kardeşimiz bu 'çarpıcı' haber karşısında dövünüyor; "Ah neden bu aşk senaryosunu daha önce ben fark edip yazmadım" diye...
Geldiğimiz duruma bakar mısınız? Hiçbir somut veri olmadan, neredeyse bir evliliği çatlatacak bir dedikoduyu yaz, o insanların duygularını, çevrelerini, yaşanacakları hiç düşünme. Sonra da "Neden ben daha önce düşünemedim" diye yakın... Bundan güzel kıssadan hisse olur mu?
* * *
MEMLEKET HALİ
Çorum' un Sungurlu ilçesinde bir köy muhtarı, amcasının tarlasını izinsiz eken kişilere kızarak, köy camisine gidip hoparlörden diyor ki; "Görüyorum, bazı vatandaşlar amcamın tarlasını ekmiş.
O tarlaları benden habersiz ekenin ben anasını s..." Ben olsam 'emminin tarlasını ekenleri' bulup koyarım muhtarın önüne... Ama gurubu camiden uzak tutmak şartıyla. KÜRK giydiği için hayvan severler tarafından eleştirilen 'sosyetik güzel Selin İmer "Allahın kurduğu dengeyi bozmak kimseye düşmez. Hayvanların üreme kapasitesinin insanlardan fazla olmasının bir sebebi var" demiş. Haklı...
Allah zaten hayvanların üreme kapasitesini bir tek, 'Selim İmer gibilerin günde beş kürk değiştirip hava
atmalarına yardımcı olsun' diye arttırmış!
* * *
ANI POLİTİK
TOKYO CANAVARI
Yaklaşık 50 yıl önce TBMM Başkanı Refik Koraltan, Japonya'yı ziyaret ediyor ve bu tam bir diplomatik bir skandala dönüşüp yazı konumuz oluyor! Çünkü tam iki cana mal olmuş. 1950'li yılların sonu... Koraltan Tokyo'da, Büyükelçi Süreyya Anderiman'ı çağırıyor ve 'Japon imparatoru Nikata'yı görmek istediğini, daha sonra da İmparatoru Büyükelçilikte kabul edeceğini' bildiriyor. Büyükelçi donup kalıyor. Ama eli mahkum, Japon dışişlerine isteği iletiyor. Yanıt şöyle; "Güneş'in oğlu İmparatorumuzun Meclis Başkanınızı ne kabul etmesine ne de davetinize icabet etmesine olanak yoktur. Çünkü İmparatorumuz, daha önce Japonya'yı teslim alan Mc. Arthur'u ziyaret ettiği için, 2000 Japon, Milli Park'ta toplu halde intihar etmiştir." Bunun üzerine Koraltan bütün öfkesini büyükelçi Süreyya Anderiman'a yöneltiyor ve ağır suçlamalarda bulunuyor. Bu hakaretlere dayanamayan Süleyman Bey'in eşi de uyku ilacı içerek intihar ediyor. Ve Süreyya bey için yapacak fazla bir şey kalmıyor, o da tabancasını çekiyor ve yaşamına son veriyor. Koraltan'ın ise Ankara'ya döndüğünde yeni bir lakabı vardır artık: "Tokyo Canavarı..."
* * *
BEN SPORCUNUN...
POLAT ERZURUM'DA
Sevgili Hıncal Uluç yazmıştı, "Adnan Polat Erzurum'a gitsin de açılış töreni görsün" diye. Polat gerçekten gitmiş Erzurum Kış Olimpiyatları'nın açılışına. Ama töreni izlemek nasip olmamış. Başbakanı kapıda görüp gönlünü almak istemiş. O da olmamış. Polat da aynı uçakla ver elini İstanbul. 'İçeri girip adam gibi açılış gecesini izleseydi de medyanın diline düşmeseydi olmaz mıydı' diyorlar.
Olmazdı. Çünkü o zaman Adnan Polat olmazdı.
* * *
APTALCA SORULAR!
Milli Takım Teknik Direktörü Guus Hiddink, "Aslında aptalca soruları severim. Böylece ben de aptalca cevaplar verebiliyorum" dedikten sonra eklemiş, "Türkiye'nin Azerbaycan'a yenilmesi tam bir rezaletti!" Sanki o maçta takımın başındaki bendim, pardon.
* * *
BU CEZA YAKIŞMADI
Türkücü Pınar Sağ bir konserinde yaptığı konuşmadan ötürü 10 ay hapis cezası almış. Kabahati hayli çarpıcı; "Suçu ve suçluyu övmek!" Peki övdüğü suçlu kim?
1973 yılında Diyarbakır Cezaevi'nde şüpheli bir şekilde ölen İbrahim Kaypakkaya.
Adı Deniz Gezmiş'lerle, Mahir Çayan'larla anılan o günün gençlik liderlerinden biri...
İbrahim, TİKKO'nun kurucusuymuş! Varsın kursun. Biz esas, 2011 yılının Türkiye'sinde bir sanatçıyı, bundan 38 yıl önce ölmüş bir insanı övdü diye hapse gönderlerin, 'acaba şimdi de biz mi suç işliyoruz' diye düşünüp düşünmediğini sorgulayalım. 'Kanunlar böyle yargıçlar ne yapsın' demeyin, o sav sadece çaresizlikten geliştirilmiş bir bahane cümlesi.
* * *
MUCİT MÜFİT
Bilim adamları dünya tarihini değiştirecek bir keşif yapmış. İnsanlığın dünyaya 60 bin yıl önce Afrika'dan yayıldığı tezini çürütüyorlarmış. Aslında yayılma, 100 bin yıl önce Arabistan yarımadasından başlamışmış meğer! Bu yeni bilgi hayatınızı ne kadar değiştirir bilemem ama bence günün kaşifi benim. Mucit Müfit! Ne mi buldum? Efervesan Rakı... Rakının ana maddelerini bir hapta toplayacaksın. Bir bara gittiğin zaman ilk 'tek'ten sonra su isteyip, hapları çaktırmadan bardağa atıp sabaha kadar kafayı bulacak, bir rakı hesabına eve döneceksin. Tabii 24 yaşından küçüksen...
* * *
TARİHİN ARKA SOFASI
ÜNLÜLERİN CİNSEL FANTEZİLERİ
Bedri Baykam: "Kendimi hatırladığımdan beri cinsel fantezilerim oldu. Çocukken bana büyük bir güç ve yetki verildiğini düşünür ve bu güçle istediğim her kadını soyduğumu, dokunduğumu düşünür, fantezimi kurardım!" (10 Ocak 1988 Nokta Dergisi)
* * *
GICIK ADAM
* "İsrail özür dilemiyordu, biz dilettik!" Polat Alemdar n "CHP ince ve zarif dindarlığın yaşandığı bir partidir!" CHP'li Muhammet Çakmak
* "Bir atın bir domates üzerinde dört nala gittiğini hayal edemeyen salağın tekidir."
Andre Breton