İlk gördüğün renk hangisiyse zekanı herkes parmakla işaret ediyor

Çalışma sırasında kullanılan bir görselde katılımcılara sabit bir karanlık alana bakmaları istendi. Bu alanın etrafı göz aldanmasına neden olan dinamik bir yapıda dizayn edilmişti. İlginç bir şekilde görselde hiçbir hareket olmamasına rağmen, katılımcılar bu alanın büyüdüğünü ya da genişlediğini hissettiler. Araştırmacılar, katılımcıların bu illüzyona verdikleri tepkinin büyüklüğü ile göz bebeklerinin genişleme derecesi arasında doğrudan bir ilişki keşfetti.

Giriş Tarihi 21 Nisan 2024, 15:00 Güncelleme 21 Nisan 2024, 15:00
İlk gördüğün renk hangisiyse zekanı herkes parmakla işaret ediyor

İÇİNDEKİLER

Son zamanlarda yapılan bir araştırma görsel illüzyonların insan üzerindeki psikolojik ve fizyolojik etkilerini daha derinlemesine inceledi. Bir dergide yayımlanan bu çalışma kızılötesi göz takip cihazları kullanarak görsel algının göz bebekleri üzerindeki etkisini ölçtü. Araştırma kapsamında gözleri normal olan 50 kadın ve erkek üzerinde deneyler yapıldı ve ortaya çarpıcı sonuçlar çıktı.

RENKLERİN MUCİZESİ

Araştırmanın bir diğer dikkat çekici bulgusu ise illüzyonun arka plan renginin, göz bebekleri üzerindeki etkisine dairdi.

Deneyler sırasında farklı renklerdeki arka planlar test edildi ve en güçlü göz bebeği tepkisi magenta olarak bilinen, kırmızı ve mavinin eşit oranlarda karıştırılmasıyla elde edilen renkte ortaya çıktı. Bu bulgu renklerin görsel algı üzerinde ne denli güçlü bir etkiye sahip olabileceğini gösteriyor.

İLLÜZYONU GÖREMEYENLER...

Çalışmaya katılanların yüzde 14'ü ise bu görsel illüzyonu hiç algılayamadı. Oslo Üniversitesi'nden psikoloji profesörü Bruno Laeng, bu durumun bireylerin geçmiş deneyimlerine ve nasıl gördüklerine bağlı olabileceğini belirtiyor.

Profesör Laeng'e göre, illüzyonu göremeyen kişiler, genellikle görselleri iki boyutlu olarak algılama eğiliminde olan bir azınlık grubunu temsil ediyor. Bu araştırma görsel illüzyonların sadece zihnimizi nasıl aldatabileceğini değil, aynı zamanda bu algıların bedensel tepkilerimizi nasıl etkileyebileceğini de gözler önüne seriyor.

Göz bebeklerinin, algılanan hareketlere tepki olarak genişlemesi, görsel uyarıcıların beyin üzerindeki derin etkilerini ve bu etkilerin kişiden kişiye nasıl değişebileceğini anlamamıza yardımcı oluyor. Bu tür bilgiler, psikoloji ve nörobilim alanlarında, insan algısının daha iyi anlaşılması için yeni kapılar aralayabilir.