"HAYALLERLE ALDIĞIMIZ EVİMİZDE OTURAMIYORUZ, UZAKTAN BAKIYORUZ"
Tapulu evlerine sadece uzaktan bakabildiklerini dile getiren Gülay Kaplan, "Bana ulaştığında evimden çıkmasını istedim. Bana sürekli farklı beyanlarda bulundu. Ben de kendisine 2 hafta, 1 ay müddet verdim, yine çıkmadı. Aralık ayında geldiğimde karakola giderek şikayette bulundum. Onu da çağırdılar. Orada ev sahibi gibi davrandı. Ben utandım çünkü kendimi kiracı gibi hissetim. Çıkmadı, 8 aydır da devam ediyor ve bir türlü çıkmıyor. Güzelce kurulmuş benim evime, neredeyse tapumu isteyecek benden. Perişan durumdayız. Yetkililerden ilgili makamlardan yardım bekliyorum. Hiç hoş bir şey değil. Çocuklarımızla evimize giremiyoruz, otellerde sürünüyoruz. Ne hayallerle aldığımız evimizde oturamıyoruz, uzaktan bakıyoruz" şeklinde konuştu.
HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATILDI
Ailenin avukatı İhsan Yılmaz hukuk mücadelesini başlattıklarını dile getirerek şunları kaydetti: "Müvekkillerim buradan zamanında bir ev almış. Danimarka'da çalıştıkları için yılda bir ve ya iki haftalığına geliyorlar. 2020 yılından itibaren Danimarka'dan gelememe durumları var. 2 yıl sonra geldiklerinde evlerinde hiç tanımadıkları bir insan oturuyor. Herhangi bir sözlü ve ya yazılı kiracılık ilişkileri mevcut değil. Herhangi bir para ilişkileri yok, böyle bir istekleri de yok. Tek istekleri kendi evlerinde oturabilmek. Evin önündeyiz ama evde değiliz. Haklı olmayan yere tecavüz suçu oluşmuştur. Adli ve idari sürecimize başlamış durumdayız. Adli ve idari süreci en hızlı şekilde halledip, inşallah gelecek yaz mevsiminde kendilerine ait olan evlerinde tatil yapmalarını sağlamak istiyoruz."