"YANLIŞ PCR SONUCU SALGINLA MÜCADELEYİ TOPTAN ETKİLEYEBİLİR"
PCR testlerinin yanlış sonuç verebilmesinin, tüm dünyada tartışılan bir konu olduğuna değinen Prof. Dr. Pençe şunları vurguladı:
"Bakıyorsunuz hasta ön tanı olarak Kovid pozitif, hastanede tedavi görüyor ancak PCR testi negatif çıkıyor. Çin, İngiltere, İtalya, Almanya, ABD, dünyanın her yerinden pekçok makale var bununla ilgili. Nedenleri hala tartışılıyor. Nedenler arasında dört etken konuşuluyor; uygun sürüntü alınmıyor, sürüntü uygun şekilde taşınmıyor, RNA izolasyonu uygun yapılmıyor veya bu testler emin ellerde çalışılmıyor. Biz bu çalışmamız ile bunlara beşincisini ekliyoruz ve diyoruz ki PCR tanı kitleri virüsteki bu mutasyonlara göre düzenli olarak revize edilmezse, pozitif bir hastanın sonucu negatif çıkabilir. Bunun için de birkaç ayda bir, düzenli bir şekilde virüsün genetik diziliminin yapılması lazım. Hatta ülkemizin çeşitli bölgelerinden, örneğin İstanbul'dan, Erzurum'dan, Gaziantep'ten, koronavirüs genleri dizilenip oradan çıkacak mutasyonlar dikkate alınarak PCR kitleri dizayn edilmeli."
"D614G MUTASYONU TÜRKİYE'DEKİ VİRÜSÜ DAHA ÖLÜMCÜL YAPMADI"
Çalışmanın bir diğer aşamasının da hastalığın neden herkeste farklı etki gösterdiğinin tespit edilmesi olduğunun altını çizen Prof. Dr. Sadrettin Pençe, sözlerini şöyle tamamladı:
"Koronavirüs niçin bir kısım insanda semptom oluşturuyor, bir kısım insanı entübe ettiriyor, bir kısım insanı yoğun bakımda yatırıyor, bir kısım insanda da hiç semptom oluşturmuyor? Bunun cevabını aramak istiyoruz. Yine bu günlerde dünya gündeminde de tartışılan konulardan biri de D614g mutasyonu. Amerika ve Avrupa'da bu mutasyonun görüldüğü ülkelerde hastalığın daha ölümcül seyrettiği yönünde tartışmalar var. Ancak bu da tam olarak doğruyu yansıtmıyor çünkü sayısal biyoloji kullanılarak yapılan bir modelleme çalışmasının sonucu bu. Bu genetik dizilim yeni ortaya çıkmış değil. İlk makale 26 Ocak'ta yayınlandı. Daha sonra da birçok çalışmada bu mutasyon görüldü. Ama bu son tartışmalar, yeni bir makalede bu mutasyonun, virüsün virulansında (hastalık şiddeti) artmaya neden olduğunu söylüyorlar. Oysa biz de aynı dizilimi tespit ettik. İzlediğimiz 4 hastanın virüsünde de bu mutasyonlar mevcuttu. Ama hastalık yapma şiddetinde herhangi bir değişiklik olmadığını gördük. Mutasyon tek başına bir şey ifade etmez, bir mutasyonun fonksiyonel analizi önemlidir. Bu da klinikteki sonuçlarını tespit etmek anlamına gelir. Biz önce fonksiyonel modelleme yapıyoruz daha sonra klinik sonuçlarıyla bunu karşılaştırıyoruz. Bizim karşılaştırmamızda böyle bir etki yok."