Son dakika: Beşiktaş'taki makas terörü davasındaki tahliye kararı adliyeyi karıştırdı

Son dakika haberi... Beşiktaş’ta meydana gelen 4 kişinin öldüğü 10 kişinin yaralandığı kazaya ilişkin davada firari sürücü Yusuf Arıkboğa’ya yardım ettikleri iddia edilen 2 sanık tahliye edildi. Kazada hayatını kaybedenlerin yakınları tahliye kararına tepki gösterdi.

Giriş Tarihi 02 Mart 2020, 11:36 Güncelleme 02 Mart 2020, 12:02
Son dakika: Beşiktaş’taki makas terörü davasındaki tahliye kararı adliyeyi karıştırdı

İÇİNDEKİLER

Beşiktaş'ta 8 Haziran 2019'da gece saat 02.00 sıralarında TEM Otoyolundaki Harp Akademileri Tüneli'nden Edirne istikameti yönünde trafikte makas atarak ilerleyen sürücü Yusuf Arıkboğa, içerisinde 14 kişinin bulunduğu ticari bir araca çarpmıştı. Kazada, Bursa'dan aile ziyaretinden dönen Seyhan Özçelik, Gülnur Eray (9) ve Yahya Özçelik (8) ile Yusuf Eray (8) hayatını kaybetmiş, 10 kişi ise yaralanmıştı. Olaya ilişkin firari sürücü Yusuf Arıkboğa ile 4 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 38. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanık Mehmet Topçi, tutuksuz sanıklar Murat Şarlı ile Selman Ulaşan ve 5 müşteki ile tarafların avukatları hazır bulundu. Duruşmaya tutuklu sanık Abdulsamet Topçi ise tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS ile bağlandı.


"KAZADAN SONRA PANİK YAPTIM, HÜKÜMLÜYDÜM"
Suçluyu kayırmadığını söyleyerek savunmasına başlayan tutuklu sanık Abdulsamet Topçi, "O gece lokantada yemek yedik. Yemeğin ardından çıktık, 2 araç seyir halindeydik. Öndeki araçta biz, arkadaki araçta babam vardı. Kazadan sonra panik yaptım, hükümlüydüm. Arkadaki araca babamın yanına gittim. Babam bizi hastaneye götürmek istedi, Yusuf ağabey alkollüydü gitmek istemedi. Daha sonra babam bizi karakola götürmek istedi. Babam Yusuf ağabeyin nasıl bir insan olduğunu bilmediği için babama, 'bizi bırak, başımın çaresine bakarım' dedim. Antalya'ya Yusuf'un ailesinin yanına gitmiştik. Ailesinden helallik aldık. O sırada haberleri gördük. Ailesinin yanından ayrılınca teslim olmayacağını söyledi. Antalya'da Cumhuriyet Meydanında ondan ayrıldık. Daha sonra İstanbul'a dönerken polisler beni aldı" ifadelerini kullandı.

"ALKOL İÇTİKLERİNE DAİR ÖNCEDEN SÖYLEDİKLERİMİ KABUL ETMİYORUM"
Oğlu Abdulsamet Topçu'nun kazadan önce 3 ay boyunca evine gitmediğini söyleyen tutuklu sanık Mehmet Topçi, "Bayramda program ayarlamıştık. Ben de oğlumu eve döndürmek için yanlarına gittim. Programdan sonra onlar kendi araçlarıyla, ben kendi aracımla dönüyordum. Köprünün çıkışında onlar öne geçti. İleride baktım kaza olmuş. Yusuf'un ismini karakolda öğrendim. Oğlum lakabının 'dayı' olduğunu söylemişti. Kazadan sonra onları hastaneye götürmek istedim. Tartışma olunca da onları arabadan indirdim ve eve gittim. Alkol içtiklerine dair önceden söylediklerimi kabul etmiyorum. Karakoldaki ifademde ne dediysem tersi yazıldı" şeklinde konuştu.



Tutuklu sanıkların ardından savunma yapan tutuksuz sanıklar Murat Şarlı ile Selman Ulaşan ise, Antalya'ya denize gitmek için yola çıktıklarını, yol boyunca kazadan bahsedilmediğini ve kazayı sonradan öğrendiklerini belirtti.

Duruşmada söz alan müştekiler, kazada yakınlarını kaybettiklerini, kendilerinin seyir halindeyken normal bir hızda gittiklerini ve bu nedenle sanıklardan şikayetçi olduklarını ifade etti.

"YUSUF ARIKBOĞA ALKOL İÇMİŞTİ"
Olaya ilişkin dinlenen tanık Merve Şencan, "Kazadan sonra Abdulsamet, ben ve Yusuf arabadan indik. Yaralılara yardım etmeye çalıştık. Ben olayı görünce sinir krizi geçirdim. Sonra biz Mehmet Topçi'nin arabasına bindik. Hayal meyal hatırlıyorum. Sonra arabadan inip eve gittik. Sabah bir araba almaya geldi. Üçümüz arabaya bindik. Sonra da ben arabadan inip evime geçtim. Yusuf Arıkboğa, yemek yediğimiz yerde 2-3 bardak alkol içmişti" şeklinde konuştu.

Duruşmaya ilişkin görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, tutuklu sanıklar Abdulsamet Topçi ile Mehmet Topçi'nin tutuklu olarak geçirdikleri süre göz önüne alınarak tahliye edilmelerini ve yargılamaya ilişkin eksikliklerin giderilmesini talep etti.



Mahkeme heyeti, kazaya karışanların kusur oranlarının tespiti amacıyla dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine ve firari Yusuf Arıkboğa hakkında çıkarılan yakalama emrinin yerine getirilmesine karar verdi.

Müştekilerin suçtan zarar görme ihtimalleri dolayısıyla davaya katılma taleplerini kabul eden mahkeme, tutuklu sanıklar Abdulsamet Topçi ile Mehmet Topçi'nin tutuklulukta geçirdikleri süre nedeniyle tahliyelerine ve haklarında yurt dışına çıkış yasağı yönünde adli kontrol hükümleri uygulanmasına karar vererek duruşmayı erteledi.



Öte yandan, sanık yakınlarının tahliye kararını alkışlaması üzerine, kazada yakınlarını kaybedenler mahkemenin tahliye kararına tepki gösterdi.

İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, tanık beyanlarına göre firari şüpheli Yusuf Arıkboğa'nın olay sırasında alkollü bir şekilde araç kullanarak, trafik güvenliğini tehlikeye soktuğu ve makas atarak şerit değiştirdiği sırada kaza yaptığı kaydedildi.



İddianamede, firari şüpheli Arıkboğa'nın 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçundan 2 yıl 8 aydan 22,5 yıla kadar hapsi talep edildi. İddianamede, şüpheli Arıkboğa'nın firar etmesine yardım eden tutuklu şüpheliler Abdulsamet Topçi ve Mehmet Topçi ile tutuksuz şüpheliler Murat Şarlı ile Selman Ulaşan hakkında 'Suçluyu kayırma' suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istendi.