Miras mahkemeyle tespit edilebilir

Takvim Gazetesi yazarı Avukat Feride Hilal İmal bugün köşesinde kaleme aldığı yazıda yine okuyucularımızdan gelen soruları yanıtladı. İşte İmal'e sorulan sorular ve yanıtları...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 24 Mayıs 2019 Güncelleme 24 Mayıs 2019, 07:57
Miras mahkemeyle tespit edilebilir

İÇİNDEKİLER

Dedem vefat etti. Biz yurt dışında yaşadığımızdan, mal varlığını bilmiyoruz. Miras araştırılmasının yapılmasını isteyebilir miyiz?
Miras bırakan ile mirasçıları arasındaki bağ her zaman kuvvetli olmayabilir ve miras bırakanın mal varlığının detayları mirasçılar tarafından tam olarak tespit edilemeyebilir. Bazen de miras bırakandan bir mal varlığı değil bir borç varlığı miras kalabilir. Bu nedenle miras bırakanın mal varlığının mirasın reddedilebileceği 3 aylık yasal süre içinde tespit edilebilmesi son derece önemlidir. Yine miras bırakan, sağlığında bir takım muvazaalı işlemler yapmış ve mal varlığında diğer mirasçıların aleyhine bir eksiltme yapmış veyahut da mirasçılardan biri miras bırakanın mal varlığında kendi lehine usulsüz bir işlem yapmış olabilir. Mirasçılar öncelikle notere başvurarak mirasçılık belgesi, eski adıyla veraset ilamı almalıdır. Bu belgeyle birlikte tapu müdürlükleri bankalar nezdinde araştırma ve sorgulama yapabileceklerdir. Fakat bu yol da her zaman etkili bir sonuç vermeyebilir ve oldukça uzun, zahmetli bir yoldur. Miras bırakan bu yolla öğrenemediği mal varlığı için terekenin tespiti davası açarak mal varlığının mahkeme kanalıyla da tespitini sağlayabilir.
MOBBİNG İÇİN ÖNCE ARABULUCUYA GİDİLİR
Mobbing tazminat davası nasıl açılır?
Mobbinge maruz kalmak, yıpratıcı ve yaralayıcı bir süreçtir. Uluslararası çalışma örgütünce, işçiye ya da toplu olarak çalışanlara uygulanan, kötü niyetle yapılan ve sabote edilen davranış ya da tutumları kapsayan mobbing için güçlü durmalı ve haklarınıza sahip çıkmalısınız. Yargıtay tarafınca belirtilen tanıma bağlı olarak da mobbing amaca yönelik bir hedefin bulunması, kişinin stres ve tükenmişlik hissini ayağa kaldıran sistematik tacizdir. İşçinin haklarına yapılan saldırılar, hukuki olarak koruma altına alınmaktadır. İşçinin kişilik haklarına yapılan saldırı, işyerinde yaşadığı huzursuzluk, işçi sağlığı ve güvenliğini ihlal eden işveren yüzünden işini kaybetme noktasına gelen çalışanın iş sözleşmesini feshetme hakkını doğurur. Kıdem tazminatı konusunda da alacaklı olan işçinin korunması ve güvenliği bu amaçla sağlama alınmıştır. İşçi yaşanan süreçte yaşadığı zorlukları tespit ettirip, dava yoluna gitmek isteyebilir bu anlamda da manevi tazminat konusu devreye girer. İşçi, iş sözleşmesini mbobing nedeniyle feshetmeli ve açacağı davada da mobbingi ispat etmelidir. İşçinin mobbingi ispatlaması halinde kıdem tazminatını ve bunun yanında uğradığı mobbing nedeniyle bir nevi manevi tazminat çeşidi olan mobbing tazminatını işverenden alabilecektir. Bu davayı açmadan önce mobbinge uğradığını gösterir tüm delil ve belgeleri temin etmek son derece önemlidir. Mobbing nedeniyle iş akdini fesheden işçi, iş davalarındaki zorunlu arabuluculuk kanun yolunun yürürlüğe girmesiyle birlikte öncelikle arabuluculuğa başvuracak, işverenle arabuluculuk görüşmelerinde uzlaşamaması halinde ise iş davası açabilecektir.