Çanakkale Türküsü'nün sözleri neler? İşte Çanakkale Türküsü'nün hikayesi...

18 Mart 1915'te Çanakkale'de Türk ordusu düşmana karşı büyük bir zafer kazandı. Bu kutlu günün 104. yılında vatandaşlar Çanakkale Türküsü'nün sözleri neler sorusuna yanıt arıyor. İşte büyük kahramanlık destanı Çanakkale Türküsü'nün hikayesi...

Giriş Tarihi 18 Mart 2019, 19:04 Güncelleme 18 Mart 2019, 19:08
Çanakkale Türküsü’nün sözleri neler? İşte Çanakkale Türküsü’nün hikayesi...

İÇİNDEKİLER

Türk ordusu tarihler 18 Mart 1915'i gösterdiğinde Çanakkale'de büyük bir destan yazdı. Boğazlara ve İstanbul'a girmek için cephe açan düşmanı yenerek dünyaya meydan okudu. Çanakkale Zaferi'nin 104. yılında vatandaşlar internette Çanakkale Türküsü'nün sözleriyle ilgili araştırma yapıyor. Sizin için haberimizde Çanakkale Türküsü'nün hikayesini derledik.

ÇANAKKALE TÜRKÜSÜNÜN SÖZLERİ

Çanakkale İçinde Aynalı Çarşı,
Ana Ben Gidiyom Düşmana Karşı
Of Gençliğim Eyvah

Çanakkale İçinde Bir Uzun Selvi,
Kimimiz Nişanlı Kimimiz Evli.
Of Gençliğim Eyvah.

Çanakkale Üstünü Duman Bürüdü,
On Üçüncü Fırka Yürüdü.
Of Gençliğim Eyvah.

Çanakkale İçinde Bir Dolu Testi,
Analar Babalar Mektubu Kesti.
Of Gençliğim Eyvah.

ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ'NÜN HİKAYESİ

Çanakkale türküsünün hikayesi bir mektuptan kaynak almaktadır. Bu mektuptan Emrullah Nutku'nun "Çanakkale Şanlı Tarihine Bir Bakış" adlı kitabında bahsedilmektedir.

Mektubun sahibi, kitabın yazarı Emrullah Nutku'nun kardeşi Seyfullah'tır. 1903 yılında doğan Seyfullah savaştan önceki dönemde Çanakkale Sultanisi adı verilen o dönemin lisesinde 1. sınıf öğrencisidir. Seyfullah'ın mektubu üzerinde 29 Eylül 1914 tarihi bulunmaktadır ve Çanakkale'den gönderdiği mektupta annesine seslenir.

"Sevgili Anneciğim,

İki yıldır ayrı yaşadığımız bu hayat artık bitiyor. Sana ve aileme kavuşacağım için çok mutluyum.

Okulumuz artık hastane olacağı için bizi İstanbul'daki okullara göndereceklermiş. Öğretmenlerimizin büyük kısmı da askere gidiyor, üst dönemlerdeki ağabeylerimiz ise gönüllü olarak askere gideceklermiş. Türkçe öğretmenimiz bugün sınıfa geldi ancak çok durmadı, o da bize veda etti. Giderken bize vakti geldiğinde vatana yapılan hizmetin okulda verilen hizmetten daha kutsal olduğunu söyledi.

Kısa zaman önce sokaklardan askerler geçmeye başladı. "Çanakkale içinde Aynalı Çarşı, Anne ben gidiyom düşmana karşı" türküsünü söyleyerek yürüyorlar. Kimileri at sırtında kimileri develerle yol alıyorlar. Top arabaları ve mekkareler de onlara eşlik ediyor. Savaş çıkacağını söylediler. İngiliz ve Fransız gemilerinin boğazda dolaştığını duyduk. Gemiler buraları vuracakmış, ancak yakında İstanbul'a gideceğimiz için ben bunları göremeyeceğim. Oysa görmek isterdim. Sonunda size kavuşacağımı biliyorum.

Babamın ve siz anneciğimin ellerinden öperim, kardeşlerime selam ederim.

Oğlunuz Seyfullah."