0-4 yaş arası: yüzde 3
5-18 yaş arası: yüzde 13
19-24 yaş arası: yüzde 7
25-49 yaş arası: yüzde 33
50-64 yaş arası: yüzde 32
65 yaş ve üzeri: yüzde 12
DOMUZ GRİBİNDEN KORKALIM MI?
Domuz gribinden korkmamamız için birçok neden var:
BİR: H1N1 kolay bulaşıyor ama 'sağlıklı' insanların çoğu hastalığı hafif belirtilerle ve evde istirahat ederek hatta bazen hasta olduklarının farkına bile varmadan atlatıyor.
İKİ: 55 yaşın üzerinde olanlar geçmiş yıllarda bu salgına yol açan H1N1'e antijenik bakımdan benzeyen bir virüsle karşılaşmış olduklarından hasta olmamaları ya da hastalığı hafif atlatıyor.
ÜÇ: Elbette tüm dünyayı ilgilendiren ve kimsenin de bağışık olmadığı bir salgınla karşı karşıyayız. Ancak böyle bir salgının esas önemi öldürücülüğü ile ilgilidir. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre göre her yıl mutad gripten 500 milyon kişi hastalanıyor, bunların 3-5 milyonu hastaneye yatmak zorunda kalıyor ve 250 bin-500 bin kişi de ölüyor. Bu hastalıkta ölüm oranı binde 1 kadar. Domuz gribine gelince... Kaç kişinin H1N1 virüsü aldığını tam olarak bilmiyoruz ama salgının başladığı nisandan bu yana geçen sürede ölen insan sayısı sadece 6 bin kişi kadar. İlgili kuruluşların bildirdiğine göre domuz gribinden ölüm oranı on binde 2-3' tür. Dünyanın güney yarım küresi biz yaza girerken kışa giriyordu ve bu salgını üstelik hiç aşı da yapılmadan kendi kışları boyunca yaşamış oldu. Bu durum biz kuzey yarı kürelileri de umutlandırıyor.
DÖRT: Dünyanın 1918 senesindeki gibi bir savaştan çıkmamış olması, ülkelerin refah düzeylerinin o zamana göre çok artmış olması, tıptaki ilerlemeler ve doktor ve hastaneye ulaşmadaki kolaylıkları da hesaba katmalıyız.
BEŞ: Bu salgından korkmamamız için bir başka sebep de elimizde Tamiflu gibi yerinde kullanıldığı zaman hayat kurtarıcı bir ilacın olması. Önemli olan bu ilacın gelişigüzel kullanılarak virüslerin direnç kazanmasına fırsat verilmemesi.
ALTI: Etkili antibiyotikler de umudumuzu artırıyor. Gribe bağlı ölümler daha çok grip sonrası zatürreelerden kaynaklanıyor. Antibiyotikler ve yoğun bakımlar ölümleri azaltmada etken Bir de halk arasında zatürree aşısı adıyla tanınan pnömokok aşısı var.
YEDİ: Risk grubunda olanlara yapılacak bu aşının da birçok zatürreeyi ve dolayısıyla da ölümleri bir miktar azaltacağına hiç şüphe yok.
SEKİZ: Etkinliği konusunda kesin bir şey söylemek mümkün olmamakla beraber aşıların da hastalığın yaygınlaşma hızının azalmasında ve risk gruplarını korumasında bir miktar etkili olacağını inkâr edemeyiz.
ÜNLÜLERİN BEKARET İTİRAFLARI
ÜNLÜLERİ UTANDIRAN ANILAR
YEŞİLÇAM'IN UNUTULMAZ SAHNELERİ
HANGİ ÜNLÜ KİMLERLE AŞK YAŞADI
DİĞER