Kanal İstanbul'u eleştiren CHP'li Ekrem İmamoğlu'na İlber Ortaylı'nın o sözleri hatırlatıldı!

CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Kanal İstanbul hakkındaki skandal açıklamalarına sosyal medya kullanıcılarından tepki yağıyor. Bazı kullanıcılar, Kanal İstanbul için ‘Cinayettir’ açıklaması yapan Ekrem İmamoğlu’na Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın açıklamalarını hatırlattı.

CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, hükümetin İstanbul Boğazı'nda yapacağı Kanal İstanbul projesi hakkında skandal açıklamalarda bulunmuştu.

Göreve geldiği günden bu yana halka hizmet yapacağına tüm hizmetleri engellemeye çalışan İmamoğlu, Kanal İstanbul projesi için, "İstanbul'a ihanet projesi bile değil çok net bir cinayet projesidir. İstanbul'un böyle bir önceliği yoktur" ifadelerini kullanmıştı.

İLBER ORTAYLI'NIN AÇIKLAMALARI HATIRLATILDI
İmamoğlu'nun bu çok tartışılacak açıklamaları, sosyal medya kullanıcıları tarafından tepkiyle karşılanırken, bazı hesaplar Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın Kanal İstanbul hakkındaki açıklamalarını hatırlattı.

İlber Ortaylı, Kanal İstanbul'un yapılmasının önemini vurgulayarak, "Zaten Lozan çok değişti. Daha da değişecek. Montrö, Lozan'ın tashihi demektir. Daha da tashih edilecek. Çünkü İstanbul Boğazı'ndan bu kadar silip geçemezsin. Aksi takdirde her gün deniz kazaları olur. Bundan sonraki ciddi bir hükümetin programı o Çılgın Kanal denen kanalın yapılmasıdır. Çılgın Kanal bu hükümet istedi diye 'çılgın' değil o. Onu aklı başında jeologlar bu işin lazım olduğunu söylüyorlar. Çok önemli çünkü İstanbul Boğazı milletlerarası bir trafiğe müsait değildir" ifadelerini kullanmıştı.

Sabah Gazetesi yazarlarından Melih Altınok da bugün köşesinde kaleme aldığı yazıda bu konuyu irdeledi. İmamoğlu'nun projeye karşı çıkmasını eleştirerek İlber Ortaylı'nın sözlerini örnek olarak gösteren Altınok, "Kanal projesine itiraz edenlerin hala sloganlar dışında ortaya ciddi bir şey koyabildiklerine şahit olamadık." dedi.

İşte Altınok'un "Kanal Meselesi" başlıklı o yazısı
2011'de, dönemin başbakanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gündeme getirdiği Kanal İstanbul Projesi yeniden tartışılmaya başlandı.
Dün, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun konuyla ilgili şu sözleri üzerinde epeyce konuşuldu:
"TANAP ve Türk Akımı-2 Avrupa'yı hedefliyor. Ulaşım projelerinde Türkiye İpek Yolu'nun canlandırılmasında en kritik ülke. Kanal İstanbul'a kazmayı vurduğumuz zaman dünyada denizcilik ve ulaşım bakımından tarih değişecek, dönüm noktası olacak. Böyle bir coğrafyada yaşıyorsak girişimci ve insani olmamız lazım."
Çavuşoğlu'nun açıklaması, Birleşik Krallık'tan döner dönmez kanal meselesini gündemine alan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na cevap gibi de algılandı.
Zira hatırlayacaksınız, İmamoğlu sert konuşmuştu:
"Kanal İstanbul bu şehre 100 kere ihanettir. Birazcık bilimden ve şehircilikten anlayan herkesin vicdanını sızlatacak; bu kadim şehri alt üst edecek projeye sonuna kadar karşıyız!"

***

İmamoğlu'nun bu sözleri CHP'nin son kararı mıdır bilmiyoruz.
Ancak bu iddialı sözlerin, Marmaray, 3. Köprü, Avrasya Tüneli gibi dev altyapı projeleri gündeme gelince aynı argümanları tekrar eden AB'nin resmi görüşüyle birebir örtüştüğü ortada.
Tabii, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Türkiye'nin ekonomik rakipleriyle saf tutmasında, İmamoğlu'nun Boğaz'ın imar yönetiminden istediği payı alamamış olmasının da rolü olabilir.
Kimileriniz, "Biz söyleyenlere değil söylenene bakalım. Kanal İstanbul iddia edildiği gibi İstanbul'u mahvedebilir mi?" diyor olabilir.
Ona da bakalım. Projenin sahipleri çalışmaların ekolojik dengeye zarar vermeyeceğini ayrıntılı raporlarla ortaya koyuyor.
Buna karşın, kanal projesine itiraz edenlerin hala sloganlar dışında ortaya ciddi bir şey koyabildiklerine şahit olamadık.

***

Profesör İlber Ortaylı geçtiğimiz yıllarda yaptığı bir konuşmada bakın bu durumdan nasıl yakınıyordu:
"Boğaz geçişini hükümet söyledi diye bazıları alerji duyuyor. Ben bunu anlamıyorum. Bu lazım mı değil mi, olur mu, olmaz mı? Bunun raporu verilsin. Böyle bir ikinci kanalın lazım olduğu görülüyor. Türkiye ve dünya jeolojisini çok iyi bilen Prof. Dr. Celal Şengör buna taraftar. Bu projeye karşı ciddi bir şey yazılması lazım... Bir edebiyattır gidiyor. Yok sular karışır, yok bilmem ne olur. Peki, o zaman bir yazın. Mesela kanal çok geniş tutuluyor. Hakikaten neden geniş tutuluyor? Onu bir sorgulasınlar. Artık iş yalıdan çıktı. Bundan sonra Boğaz'da seyr-ü sefa halinde işine gücüne gidip gelen insanlar, çoluk-çocuk var. Bu kadar lakayt kalıp sonra 'su kirlenir' diyorlar. Kirlenecekse onu da lütfen izah etsinler..."
Hoca haksız mı?
Çoluk çocuk var, lütfen biraz ciddiyet.

Bunlar da Var
CANLI YAYIN