Fenerbahçe üç gün önce oynadığı AZ maçının fiziksel olarak yorgunluğunun sahada hissedilmemesinin nedenlerini iyi okumak gerek. 1- Doğru planlanan kadro seçimi. 2- Oynayan takımın daha ofansif olması. 3- Daha fazla topla oyun becerisi oyuncu tercihi. 4- Topun kaptırıldığı yerde hemen topu kazanmak için yapılan karşı pres (ikinci goldeki gibi). 5- Takımın sahada enine ve boyuna daha birlikte kompakt bir yapı oluşturması. 6- Sarı-lacivertli taraftarın takımını devamlı motive edip, saha içinde futbolcuların coşkusunu artırması. Sarı-lacivertlilerin bu oynadıkları oyun tam istenilen seviyede olmasa da hücum oyununu ve savunma anlayışı seviyesini yukarıya taşır, performanslarını daha iyi duruma getirirlerse saha içinde daha (güçlü ve de istikrarlı) bir takım görüntüsü verirler. Bu da şampiyonluk yarışında sarı lacivertlilerin başarılı olması için sahada en büyük farkı şüphesiz yaratacaktır.
İNSAN MISIN AMRABAT? - EMRE BOL
Fenerbahçe Mourinho'nun sistemi dolayısıyla 10 numarasız oynuyor! Szymanski'ye defansif görevler verildiğinde sıra takımına dönüşüyor sarı- lacivertliler… Bir takımda bazı oyuncuların net olması gerekiyor. Haftalar geçiyor; bir bakıyoruz Samet ilk 11'de! Aynısını Mert Hakan için de söyleyebiliriz. Hayırdır inşallah, hayırdır inşallah… Böylesine önemli mevkilerde çok az değişiklik yapılır. Ya cezalın ya da sakatın olur! Bu arada şunu söyleyeyim; Mert Hakan'ın Osayi ve Tadiç arasına girerek oynaması Fenerbahçe'nin sağ kanadını çokça güçlendirdi. Zaten elle tutulur ataklar hatta golün pası da o bölgeden geldi. Mert Hakan kardeşim; sana bir ağabey tavsiyesi vereceğim. Dediğimi dinlerlersen Fenerbahçe kariyerin devam eder. Yoksa? Boşver diğerini…
Yedek kulübesinde kart görerek bu takıma yardım edemezsin. Fenerbahçeli olmak istiyorsan sahaya çıkıp performans göstereceksin. Atacaksın, attıracaksın, mücadele edeceksin. Gayrısı hep yalan dolan! Fenerbahçe'nin oyun gücü geçen sezon Fred'di şimdi ise Amrabat. Bir takım; maç kazanmak, şampiyon olmak istiyorsa orta saha oyuncularından gol- asist katkısı almak zorunda. Amrabat oyunu iki yönlü oynayabilen ender futbolculardan… Bence yeni sezonun en iyi transferi. Fenerbahçe öne geçtiğinde tadından yenmez bir takım oluyor. Dün Sivasspor karşısında erken bulduğu gollerle rahat bir galibiyet aldı. Şimdi önümüzde milli ara var. Umarım bazı konularda Mourinho'nun kafası netleşir.
ÖZÜR DİLEKÇESİ - GÜRCAN BİLGİÇ
Alkmaar'daki "fiyaskonun" peşinden, taraftarla barışmak için böyle bir maça ihtiyaç vardı. 90 dakika boyunca sahada bir Fenerbahçeli'nin istediği her şey vardı. Kaçan goller, coşku, baskının peşine düşen bir kadro ve rakibi silen mutlak hakimiyet. Öylesine oynadılar ki, seyredenler bir sonraki golün ne zaman geleceğini beklemeye başladı. Çok kaçırdılar, çok top ezdiler, kaleci de çok kurtardı. Ve tüm bunların üstüne bir de bir ilki yaşadı Fenerbahçe camiası. VAR'ın "golü iptal et" çağrısına uymayan bir hakem...
Hem de Fenerbahçe'nin aleyhine olan bir pozisyonda. Nasıl bir zorlama, yönlendirme, anlaşılır gibi değil... Aslında anlayan, biliyor neler olduğunu. Pozisyonda top Djiku'nun eline değiyor mu, net belli değil. Diyelim ki "değdi", defans olsa penaltı veremeyeceğin bir çarpma. UEFA "Hemen sonrasında gol olursa, müdahale edin" diyor. Pozisyonun ardından top beş farklı ayağı dolaşıyor, ceza alanı dışına çıkıyor, tekrar geliyor. Neresinden tutsanız, elinizde kalacak bir karar yani. Mourinho'nun Mert Hakan ve Samet kararı enteresan. Bir gövde gösterisi var. Kulübeye gelenlere de net bir mesaj. Samet'e golü attıran, Mert Hakan. Penaltı öncesinde En Nesyri'ye pası atan da o...
Gönüllerden düşmeye başlayanlar, kahraman oldular... Sadece galibiyet ile değil performanslarla da bir takım, taraftar barışması var gecede. Tadic'in hücumu yönetmesi, Maximin'in tekrar "yıldız" olduğunu hatırlaması, Amrabat'ın füzesi. Kendileriyle de "yeniden" tanıştılar. Milli maç arasında gülen yüzlerle lige gelecekler.