KANSERİ ÖNLÜYOR
Bir diğer çalışmada ise meyve ve sebzelerin, etlerde pişirme tekniği ile oluşabilen, heterosiklik amin adı verilen kanser yapıcı maddenin 'genotoksik' etkisine karşı koruyucu etkileri değerlendirildi. Genotoksik etki, bir kimyasal maddenin genler üzerindeki, çoğu zaman kanser oluşumu ile sonuçlanan, mutasyon adını verdiğimiz yapı değişikliğidir. Mutasyon, çoğu zaman kanser oluşumu ile sonuçlanır. Birçok faktör mutasyona sebep olur, tükettiğimiz gıdalardaki kimyasal maddeler de bunların başında gelir.
PİŞİRMEK ÖNEMLİ
Bazen bir pişirme tekniği ile yukarda bahsettiğim, heterosiklik aminler oluşur ve pişirdiğimiz etle birlikte bu kanserojenleri de yeriz. Özet olarak bu çalışmanın sonunda, sebzelerden ıspanak ve soğan (daha önce ikisinden de bahsetmiştim), meyvelerden de kiraz ve kivinin koruyucu özelliği en yüksek çıkmış. Kirazın kansere karşı koruyucu etkilerinden de önümüzdeki günlerde bahsedeceğim. Kivideki kuvvetli antioksidanlar da genetik şifremizin saklı olduğu DNA'yı oksidan tehlikelere karşı koruyucu etkiye sahip. Bu da aynı şekilde kansere karşı koruyucu etki anlamına geliyor.
BAĞIŞIKLIK GÜÇLENDİRİCİ
Bağışıklık sisteminin doğru çalışması için çok önemli bir mineral olan bakırı ve E vitaminini de bol miktarda içeriyor bu güzel meyve. Bu iki element bir arada bağışıklık sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlıyor. Sağlıklı bir bağışıklık sistemi, vücudumuzun kansere karşı ilk ve en önemli kalkanı.
ÇEKİRDEĞİ BİLE ŞİFA
Kivinin çekirdekleri bile önemli güçlü bir bağışıklık sistemi için. Bu meyvenin çekirdeklerinden elde edilen yağ %65 oranında alfalinolenik asit (omega-3) %15 oranında da gama-linoleik asit içeriyor, yani özetle çekirdeklerinin bile keyfini çıkarmanız gerekiyor... Her meyvenin her zerresinin içinde ayrı ayrı muhteşemlikler gizli olduğunu keşfetmek oldukça heyecan verici. Doğaya güvenin, bilimsel veriler böyle diyor, sağlıcakla kalın...
