Sakın yaşlanmayın (1)

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 25 Ekim 2010 Güncelleme 27 Ekim 2010, 17:16

İÇİNDEKİLER

Bir gün babam "Size bir nasihatim var. Sakın yaşlanmayın" dedi. Şaşırdım. "İyi de baba, nasıl yapacağız o işi" dedim. "Ben bilmem. Bilseydim yapardım." dedi. "Tamamda, o zaman neden böyle bir nasihat verdin." "Sonra "babam demedi" demeyin diye! "
Yaşlı insanların en önemli korkularından biri yürüyememek, kendiişlerini yapmalarını sağlayacak güçlü ve sağlıklı eklemlere sahip olamamaktır. Bu korkuyu pek çok hastamda ben de gözlemledim.
Yaşlı insanların çoğu, eklemlerinde meydana gelen harabiyetleri azaltmak için neler yapabileceklerinin arayışı içinde. Önemli bir kısmı kulaktan dolma ve yanlış bilgilerle sorunu önlemeye veya mevcut problemlerini çözmeye çalışıyor.
Bu yazıda "Osteoartrit" olarak bilinen ve yaşlanmanın doğal bir neticesi gibi kabul edilen eklem problemini önlemek veya kontrol altına almak için yapabileceğiniz şeyleri inceledik.

EKLEMLERİNİZ DE YAŞLANIR
Yaşlanmanın önemli etkilerinden biri eklemlerde yaşanıyor.
Eklemleriniz özellikle 40'lı yaşlardan sonra yavaş yavaş bozuluyor.
Eklem düzeylerini döşeyen kıkırdaklar parçalanmaya, tahrip olmaya ve incelmeye başlıyor.
Yeni kıkırdak dokusunun yapımı yavaşlıyor.
Ayrıca eklem köşeleri ve iç yüzeylerinde "kireçlenme" oluşmaya yani kalsiyum yapısında maddeler depolanmaya, birikmeye başlıyor.
Eklem sıvısı azalıyor.
Eklemlerin boşlukları daralıyor.
Eklem yüzeyi düzensiz bir hale geliyor.

KISIR DÖNGÜYE DİKKAT!
Sonuçta özellikle kalça ve diz eklemi gibi büyük eklemlerde hareket güçlükleri, ağrı ve sızılar ortaya çıkıyor.
Bir süre sonra tutukluk, istirahat halinde bile ortaya çıkan ağrılar başlıyor.
Bütün bu değişimler bırakın hareket etmeyi uyumayı bile güçleştirebiliyor.
Bu sorunlar küçük eklemlerde de görülebiliyor. Özellikle kadınların el-parmak eklemlerindeki ağrılar, küçük topaklanmalar şeklindeki sertliklere sık rastlanıyor.
Bu sorunlardan eklem hareketlerinin kısıtlanması ve ağrılar yaşlıların hayat kalitelerini bir hayli bozuyor.
Oturup kalkmakta güçlükler ile başlayan, bir süre sonra sabah tutuklukları, hareket güçlükleri ile gelişen değişimler günlük işleri yapmayı, kişisel ihtiyaçları gidermeyi güçleştirecek hale gelebiliyor.
Hareketsizlik sonra bir kısır döngü haline geliyor.
Kilolar artıyor.
Ekleme binen yük çoğalıyor.
Eklem ağrıları ve şişlikleri daha da belirginleşiyor.
Durum içinden çıkılmaz bir hale gelebiliyor. Gelecek Program:
Eklem ağrılarınızı azaltmak ve daha rahat hareket edebilmek için ne yapmalı?
Osteoartitin tedavisinde kullanılan ilaç ve girişimsel yöntemlerin hangilerinin ne zaman, ne şekilde kullanılmalı?
Eklemlerin korunması için de dikkat etmeniz gereken önemli noktalar neler?