Seni seviyorum diyemeyen erkekler

Her Türk erkeğinin içinde bir nebze Kadirizmin temelleri yer aldığından Türk erkeği kolay kolay seni seviyorum diyemez. "Seni seviyorum" cümleciğini mutlaka söyleceğini ifade eden en kral erkek bile boğazında bir düğüm, hatta tas veya bir boğulma hissi hisseder o en kritik anda. Boğaz damarları şiser, gözler bir suç işlemişcesine yere iner, kekelemeler başlar (seni ben, eee ben varya ben... Eee iste ben, seni eee, yani ben... şeklinde uzar gider bu).
Ancak bir kez dendimi ardı arkası kesilmez, adamcağız (ayno hatun kişi için geçerli olmak üzere) laçka olur. Yerli yersiz seni seviyorum demeye başlar. Sabah yatakta, kahvaltıda, tuvalette, asansörde, arabada, yolda, yemek yerken, burnundaki tatakı alırken, kulağını-burnunu karıştırırken...Vur dedin mi öldürür kısacası.
Seni seviyorum kelimesi ağızlarından çıktığında kendilerinini tamamen karşı cinse teslim olmuş, ilişkinin bütün sorumluluğunu kabul etmiş gibi hisseden ve bunun omuzlarında uzun süreli bir yük olacağını düşünen, her zaman gidebilecek görüntüsü yaratmayı seven erkek modelinin tipik davranış örneği.
Sevgilerini hareketleriyle belli etme taraftarıdırlar ama bunların karşı taraftan anlaşılması da zaman alabilir çünkü genellikle kadınların anlamakta zorlandıkları bir davranış sergilerler.
Belki de gariban daha önce çok söyledi ve darbeyi yedi.
O yüzden ağıza sakız yapmak istemiyor. Korkuyor. Ama korkma kardeş içinden geliyorsa sal gitsin dönerse senindir zaten.
Dönmezsse de tavuk döner.
Oğul yüreği
Genç bir adam süpermarkette dolaşırken yaşlı bir kadının kendisini izlediğini fark eder. Fazla umursamadan alışverişine devam eder.
Bir şeyler alır ve kasaya gelir. Bu sırada yaşlı kadın adama:
- "Size bakmamdan rahatsız oldunuz ama yeni ölen oğluma çok benziyorsunuz bu yüzden size bakıyorum" der.
Bunun üzerine adam üzülerek:
- "Oğlunuzu kaybetmenize çok üzüldüm. Yapabileceğim bir şey varsa çekinmeyin söyleyin." der Yaşlı kadında - "Marketten çıkarken bana güle güle anne derseniz bu beni çok mutlu eder."
Ve kadın marketten çıkar. Adam da ona - "Güle güle anne" diyerek veda eder.
Kasadaki tezgahtar alışverişinin 100 milyon tuttuğunu söyler.
Adam şaşırır ve - "Ama nasıl olur ben sadece bir kaç ufak şey aldım." diye çıkışır.
Bunun üzerine tezgahtar kız - "Anneniz onun aldıklarını da sizin ödeyeceğini söyledi."
Alkışlı Yorum
Tramvayda yanıma oturan yaşlı bir amcayla sohbet ediyoruz. Sohbet ilerledikçe amcanın yalnız olduğunu eşini uzun süre önce kaybettiğini öğreniyorum. Hem sohbet olsun hem de tebessüm etsin diye "Ah be amcam, ninem sağ olsa verirdim sana" diyorum. Amca da cevabı yapıştırıyor: "Baban sağ değilse ananı ver evlat." Tebessüm isteyen ben, pis pis sırıtanlar ise çevremdekiler oluyor.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.