Otobüste uyurken...
takvim.com.tr
takvim.com.tr
Kaynak GAZETE

Otobüste uyurken...

En güzel örnekleri iş çıkıs saatlerinde görülür. Hareketten mütevellit zangırdayan cama yapışmış kafa uyuşur, sallantı bir beşik misali insanı bebekliğine götürür. İnsan sıcaklığı tüm otobüsü sarmış ve rehavete sürüklemiştir. Kimse bu güzel uykuya direnemez. Birkaç kere "Etrafa da maymun olduk" düşüncesiyle mahmur gözler açılmaya çalışılsa da, usulca kapanır yeniden. Otobüs unutulur, kelli felli takım elbiseli insanlar yok olur. Sadece uyku ve siz başbaşa kalırsınız. Ta ki bir durakta "İlerleyelim beyler sağlı sollu" diye bagıran şoför uykunuzu açana kadar... Fakat otobüste uyumanın tatlı uyku olmasının yan etkileri de var. SALYANIN YOLCULUĞU: Mesela uzun süren belediye otobüs hatlarında, kendinden geçen kişinin kafayı cama yapıştırıp, (camların etrafındaki plastik bölgeye denk getirilmesi sarsıntıyı absorbe etmek için birebirdir) uyku moduna girmesiyle başlar.
Sarsıntının da tesiriyle vücut yutkunmaktan vazgeçer. Tükürüğün haznenin kapasitesini aşmasıyla dudakların kenarından yanaklara ve çeneye doğru süzülmesiyle yolculuk son bulur. HORLAMA: Uyurken horlayan veya bazı bünyelerde görüldüğü üzere sadece yorgun iken horlayan biriyseniz kendi horultunuza bile uyanabilirsiniz. Zaten sarsıntıdan ötürü uyku ile uyanıklık arası bişeydir o, tam uyku değildir. insanı daha da maymun eder. BAŞ DÜŞMESİ: Tatlı uykunuzdayken kafanız ağır çekimlerle yana doğru düşmeye başlar. Bu bazen cam bazen de güvenli bazen de hiç güvensiz bir omuz olabilir. Güvensiz derken kafanızın düştüğü kişi şidditle bir omuz darbesi atabilir kafanızın sarsıntısı ile aptal bakışla kişiye bakarsınız o da sinirli gözlerle kendini ifade eder ama bu baş tutamıyorsun uyku girmiş bir kere. Bir kaç kere daha baş düşer ve mutlaka kavgaya dönüşebilir. DURAK KAÇIRMAK: Kafa habire cama çarpar durur. En sonunda bi bakarsınız bizim durak son derece geçilmiş, uykudan şişmiş bi halde kendi kendinize küfrederek komik hallerde inmeye çabalarsınız. Hele son anda durağı farkettiğinizde yerinizden fırlayıp ağızınız karışıp şoföre seslenirsiniz. "Abi kapuu kappu incemm ben."
GAZETE

Adamın birisinin arabasının lastiği tam akıl hastanesinin önünde patlar. Adam arabanın lastiğini söker. Ama lastikten söktüğü 4 bijon yuvarlanıp yağmur mazgalının içerisine düşer. Adam bakar mazgaldaki bijonlar görünmüyor bile, çaresiz oturup düşünmeye başlar. Olayı başından beri gören bir deli parmaklıkların arkasından adama derki :
- Arkadaşım sen ne yapıyorsun orada öyle?
- Sorma bilader, lastik patladı. Tam değiştirecektim bijonlar mazgala düştü.
- Düşündüğün şeye bak. Ondan kolay ne var.
Bütün lastiklerden birer bijon çıkar. Lastiğe tak.
Hepsinde 3 bijon olur.
Seni lastikçiye kadar idare eder.
- Adama çok mantıklı gelir, hemen delinin dediğini yapar.
Giderkende deliye der ki :
- Senin ne işin var bu akıl hastanesinde. Deli cevap verir :
- Biz burada delilikten yatıyoruz, salaklıktan değil.
ALKIŞLI YORUM

Bir gün bilmediğim bi otoparkta arabayı geri geri park etmeye çalışıyordum. Görevli olduğunu düşündüğüm birisi "gel gel gel." diye bağarıyordu. Kütt birden araba çarptı duvara, adam hala gel gel gel diye bağarıyo. İndim baktım arabanın arka tampon gitmiş. Herife baktım diğer arabaya bağırıyor.

GÜNÜN DİĞER HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN