Maraşlı’nın Hilal’i Sinem Akyol'dan itiraf üstüne itiraf!: "İlk gün sete titreyerek gittim"

Maraşlı dizisinde canlandırdığı Hilal karakteriyle seyircinin beğenisini toplayan genç oyuncu Sinem Akyol, YouTube kanalı Bi’ Başka’da İrem Erbaş’ın sorularını yanıtladı. Akyol, oyunculuğa başlama serüveninden özel hayatına, Burak Deniz ile olan dizi partnerliğinden gelecek planlarına kadar birçok farklı konuda samimi açıklamalarda bulundu.

Giriş Tarihi 26 Kasım 2021, 16:48 Güncelleme 26 Kasım 2021, 16:54
Maraşlı’nın Hilal’i Sinem Akyol’dan itiraf üstüne itiraf!: İlk gün sete titreyerek gittim

İÇİNDEKİLER

Oyuncu Sinem Akyol, Bi' Başka'da, Maraşlı serüveninden bahsetti. Setin ilk günü gerildiğini ifade ederek "İlk gün sete titreyerek gittim. Kadroyu gördüm. Serhat Kılıç, Saygın Soysal, Alina Boz, Burak Deniz ve sayamadığım birçoğu daha. Ne yapacağım ben dedim" şeklinde konuştu.

Nasıl gidiyor? Neler yapıyorsun Maraşlı'dan sonra?

Maraşlı'dan sonra hayat çok güzel gidiyor. Maraşlı bana çok şey kattı. Gerçekten güzel bir proje oldu ve tadında bitti. Seti ve ekibi aşırı özlüyorum. Arkadaş olduk, aile olduk. Hilal de bana çok şey kattı.

Maraşlı serüveninden bahseder misin? Parayla satın alamayacağın, en iyi okula gitsen öğrenemeyeceğim bilgiler edindiğini söylemişsin bir röportajında. Bu kadar öğretici miydi senin için?

Hilal karakteri hiç beklemediğim bir anda geldi. Çok ani gerçekleşti. Akşam kahve içiyordum, menajerim aradı. Ertesi gün yönetmenle görüştüm. Çok az çalışma vaktim oldu. Derine indiğimizde Hilal, televizyonda gördüğümüz kadın karakterlerden daha farklı olduğu için çok bağlandım ona. Oynadıkça, senaryo şekillendikçe Hilal'den çok fazla şey öğrendim. Bakış açımı değiştirdi.

"Burak Deniz çok karışır"

Sette nasıl bir ortam vardı? Burak Deniz nasıl bir partnerdi?

Muhteşemdi. Burak aşırı eğlenceli bir insan. İşini de çok iyi yapıyor. Çok yetenekli. Oyunculuğunu çok beğeniyorum. Ayrıca sana da karışır. Ama iyi anlamda söylüyorum bunu. Bazen tıkandığını fark eder, sen söylersen yardım eder. Çok olumlu ve güzel bir yerden yapıyor bu yardımı ama. Çok şey öğrendim ondan. Bir şeyi beğenmediyse veya beğendiyse şakayla karışık bir şekilde ifade eder. O sahnenin iyi olması için uğraşır. Bir başrol olarak bir projeyi yönetmesi, yönlendirmesi çok zor bir iş. Omzunda büyük bir yük taşıyordu. Mükemmeliyetçi olduğu için de birlikte oynadığı insanı yönlendirmeyi seviyor. Benim ilk ana castım olduğu için tedirgindim projenin başında. O da bunu fark etti ve "Tamam halledeceğiz, sıkıntı yok" demişti. Çok güzel bir iletişimdeydik, hiç zorlanmadık.

"İlk gün sete titreyerek gittim"

İlk işin olarak sayabiliriz Maraşlı'yı. Çok değerli isimlerle birlikte çalıştın. Neler hissettin?

İlk gün sete titreyerek gittim. Kadroyu gördüm. Serhat Kılıç, Saygın Soysal, Alina Boz, Burak Deniz ve sayamadığım birçoğu daha. Ne yapacağım ben dedim. Kostüm provasında hiç konuşamadım. Herkes durumu fark edip 'konuşabilirsin' diye takılıyordu bana. Soru soruyorlardı öylece bakakalıyordum. Benim açılmama, sete adapte olmama herkes çok yardımcı oldu. Bizim yaptığımız işte ego çok olur ama ben çok tatlı bir sete denk geldim. Rejiden oyuncu kadrosuna kadar herkes birbirine çok destek oldu. Serhat Kılıç veya Saygın Soysal ortamda bir gerginlik hissederlerse hemen yumuşatıyor. Komedyenler aynı zamanda bu isimler. Seni rahatlatmak için her şeyi yapıyorlar.

Pes ettiğin veya demoralize olduğun zamanlar oldu mu?

Yetersizlik hissi her oyuncuda vardır. Gözlerim dolu dolu eve gittiğimi de, mutluluktan uçarak eve gittiğimi de hatırlıyorum.

Yeni projeler var mı?

Hilal, başlangıç projem için gerçekten müthiş bir karakterdi. Bu yüzden seçici olma taraftarıyız. Önümüze gelen projeler oluyor. Ama sadece aktif olmak için bir iş yapmak istemiyorum. İyi bir kadro, iyi bir senaryo ile dönmek isterim ekranlara yine.

Birlikte rol almayı en çok istediğin oyuncu kim?

Çok fazla var. Söylemiyim :)

"İyiyi oynamak çok kolay"

Bundan sonraki projelerinde canlandırmak istediğin bir karakter tipi var mı?

Kötü bir karakter oynamak istiyorum. Derinliği olan bir karakter oynamak istiyorum ya da ters köşe bir karakter. İyiyi oynamak çok kolay. Güzel bir senaryoda, baskın ve kötü bir karakteri oynamak isterim. Beni zorlasın isterim. Karakterin beni tatmin etmesini isterim.

Ailen profesyonel anlamda oyuncu olmanı istemiyormuş. Sen de bir süre hobi olarak yapmışsın bu mesleği. Nasıl bir kırılma noktasından sonra mesleğin haline geldi oyunculuk? Ailenin şimdiki tepkisi nedir?

Ailem biraz kontrolcüdür. Fransız lisesinden mezun oldum. Benim için bir kariyer planlaması yapmışlardı. Lise sona kadar okul tiyatrosunda yer aldım. O zamanlarda gizli gizli bir ajansa yazılmıştım. Üniversitede ilk reklam filmimde rol aldım. Âşık oldum sete, yapılan işe. Başka bir şey yapmak istemediğimi o an anladım. Ailem hobi olarak yapmamı istiyordu bu mesleği. Bir ara beyaz yakalı oldum uzun bir süre. Tekrar teklifler aldım, değerlendirdim. Sonrasında beyaz yakalı işimden istifa ettim. Reklamlarda oynadım, eğitimler aldım. Konuk oyuncu olarak yer aldım birkaç dizide. Son olarak da Maraşlı'da yer alınca ailem "Biz biliyorduk, çok iyisin bu işte. Sakın bırakma" yorumlarını yaptı :) Bir şeyi kaygıyla yapmamak lazım.

"22-23 yaşındayken hayatta ne yapmamam gerektiğini anladım"

Beyaz yakalı olduğun süreçte "Ne yapıyorum ben burada?" dediğin oldu mu?

Her gün :) Oraya ait hissetmiyordum. Boşluğa düşüyordum. Burada ne işim var diyordum. Çok mutsuz olduğumu ve ayaklarımın geri geri gittiğini hatırlıyorum. Benim burada olmamam lazım diyordum sürekli. 22-23 yaşındayken hayatta ne yapmamam gerektiğini çok iyi biliyordum.

Gelecekte oyunculukta gelmek istediğin en üst nokta neresi? Neler yapmak istiyorsun?

Öyle bir nokta yok. Oyunculuk öyle bir şey de değil.

Hedeflerin nedir diye soruyu değiştireyim…

Önce kendi ülkemde sonrasında yabancı bir ülkenin işinde global bir iş yapmak, dijital platformlarda yer almak istiyorum. En büyük hedeflerimden biri bu.

Özel hayatında neler yaparsın? Bir günün nasıl geçer?

Genellikle evde yaşayan bir insanım. Evimi öyle bir tasarladım ki orada vakit geçirmekten çok hoşlanıyorum. Çok erken kalkarım, çok geç yatmam. Abur cubur yemem. Sadece balık tüketiyorum et olarak. Resim yapıyorum. Kendi kendime piyano çalıyorum. Dizi izliyorum, kitap okuyorum.

Sosyal medyayla aran nasıl?

Ben Y kuşağıyım. Z kuşağı kadar takip etmeye çalışıyorum. O çağı yakalamak çok mühim. Yeni bir uygulama çıkarsa indirip kurcalarım.

Bütün hayatını paylaşır mısın orada?

Ben siliyorum :) Fotoğrafı atıyorum, emin olamayıp siliyorum. Çok paylaşım yapmam ama.

"Hiç âşık olmadım"

Hayatında biri var mı?

Yok.

Aşk hayatında nasıl bir yer kaplıyor? Değişir misin âşık olunca?

Ben hiç âşık olduğumu düşünmüyorum. İşime aşığım ama :)

Bir ilişkinin içindeyken en berbat özelliğin ne olur?

Çok sahiplenici ve anaç oluyorum. Çok düşünüyorum karşı tarafı. Detaycıyım, her şeye karışmak istiyorum.

Maraşlı'dan sonra tanınırlığın takipçin arttı. Gelen yorumlara mesajlara bakar mısın sıklıkla? Etkilenir misin?

Ben öyle çok kötü yorum almadım. Bir ara karakterimi sevmiyorlardı o zamanlar alıyordum. O dönem bakmamaya karar verdim mesajlara. Ama Hilal'i sevmeye başlayınca kötü yorumlar da bitti.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN