15 Temmuz şehidi Batuhan Ergin'in babasından Sinan Akçıl'a yürek yakan sözler

Sinan Akçıl, daha 21 yaşında vatanını hainlere karşı korurken şehit olan Batuhan Ergin’i unutmadı. Baba Ergin, oğlunun kabri başında Akçıl’a, “Gözlerinde şehit evladımı gördüm” dedi. Akçıl da ”Ben de sizin evladınızım’ karşılığını verdi.

Giriş Tarihi 09 Temmuz 2019, 08:13 Güncelleme 09 Temmuz 2019, 08:23
15 Temmuz şehidi Batuhan Ergin’in babasından Sinan Akçıl’a yürek yakan sözler

İÇİNDEKİLER

15 Temmuz Demokrasi Şehidi Batuhan Ergin.... Deli dolu, içi içine sığmayan, neşeli, tertemiz bir delikanlı. 21 yaşında hain darbe girişimi sırasında hayata gözlerini yumdu. Darbe girişimi sırasında eve gitmek yerine sokağa çıkıp "Vatan elden giderse ben anneme, babama ne diyeceğim?" diyecek kadar vatan sevgisiyle doluydu. Batuhan o gece, "Erzak almaya değil, vatan kurtarmaya geldik" diyerek yüzlerce insanı arkasına aldı. Darbe girişiminde bulunan askerlerin önünde göğsünü korkusuzca siper etti.

Batuhan'ın öyküsü tüm Türkiye'nin içini acıttı. Hem herkes onunla gurur duydu, hem de erken yaşta şehit olmasına yürekler dayanmadı. Batuhan'ın hikayesinden çok etkilenen bir isim de ünlü sanatçı Sinan Akçıl'dı. Batuhan'ın ailesiyle bir araya gelip onların her zaman yanında olduğunu söylemek isteyen Akçıl ile şehit gencin babası Ahmet Ergin'in Ortaköy'deki dükkanına gitti...

15 TEMMUZ'A BİRLİKTE DÖNDÜLER
Sinan Akçıl ile baba Ahmet Ergin, sohbet sırasında o güne, yani 15 Temmuz 2016'ya gitti... "Onun hayatını araştırdım, yaşadıklarını okudum. Öyle çok üzüldüm ki..." diyen Akçıl, sözlerine şöyle devam etti: "Çalışıyoruz, koşturuyoruz ama hayatın gerçekleri bunlar. Ağabeyciğim o gece neler yaşandığını bir de senden duymak istiyorum. Batuhan'ın böyle bir olay başına geldi ama mertebesi çok yüksek. Batu artık ölümsüz oldu" dedi.

O güne geri dönen baba Ergin, yaşananları şöyle anlattı:
"Kapıda duran motosikleti Batuhan'a almıştık. 15 Temmuz'da motorunun ruhsatını, plakasını aldı, buraya geldi. 'Hadi gel bir tur atalım' dedi. Dükkanın önünde plakasını monte ettik. Sonra eve gittik, 'Batuş kaçar' dedi. Arkadaşlarıyla motorunu kutlamaya Sarıyer'e gitti. Arayıp 'Oğlum ortalık karışık, eve geri dön' dedim. Biz Ortaköy'de olduğumuz için olaya çok önceden şahit olduk. Arkadaşının yanına geçtiğini söyledi. Batuhan; marketlere koşan, ATM'lerden para çekmek için kuyruk oluşturan insanları görünce ağırına gitmiş ve köprüye çıkmış. Köprüye çıkarken de 'Eve erzak almaya değil, devletimize, vatanımıza sahip çıkmak için geldik' notuyla paylaştığı selfie'yi çekmiş. Bize arkadaşıyla TV'den yaşananları izlediğini söyledi ama vatanı için mücadele etmeye gitmiş. Gidiş o gidiş, bir daha dönmüyor. Yürürken göğsünden vuruluyor. İki sene bu motosikletin hayalini kurdu. Aldık ama Allah kullanmayı nasip etmedi. O akşam motorunu kullanmayı bile gözü görmedi. Bir saat kullanabildi. Askere de 'Doğu'da gönüllü askerlik yapmak istiyorum' diyerek gitti. Oradan sağ salim geldi, iki ay sonra şehit oldu. Askerdeyken; Boğaz Köprüsü'nün, Kız Kulesi'nin, Kuleli Askeri Lisesi'nin, Ortaköy Camii'nin resmini çizmiş. Şimdi bakıyorum da, Batuhan resmen 15 Temmuz'da yaşayacaklarını çizmiş. Bu resmini odasına çerçeve yapıp astık. Deli dolu, neşeli bir çocuktu."

Baba Ergin, cep telefonundan o gece Batuhan'ın çektiği videoları da Akçıl'a gösterdi. Ünlü popçu, Batuhan'ın çektiği videoları yüreği buruk şekilde izledi. Ahmet Ergin, "Oğlum çok yardımseverdi. Bir kişinin Batuhan'ın mezarına gelip ağladığını gördüm. Meğer oğlum ona yardım etmiş. Telefonu bozuldu diye üzülen çocuğa telefon almış. Bunu yapan çocuğum üç kuruş parayla çalışıyordu. Bu kadar da yardımsever, sevgi doluydu" diyerek oğluyla ilgili bir anıyı anlattı. Bu hikaye bir kez daha Akçıl'ın gözlerini doldurdu.

'OĞLUMUN MEZARINI GÖRMEK İSTEYEN GENÇLERİ EVİMDE AĞIRLADIM'
Ahmet Ergin, oğlunun şehit düşmesinin ardından yurt içi ve yurt dışından birçok kişinin kendisine ulaşıp Batuhan'ın mezarını ziyaret etmek istediğini şu sözlerle anlattı:
"Bir genç, Hatay'dan gelmek istedi. Uçak biletlerini aldım, havaalanında onu karşıladım. Eve geldik, yemek yedik. Bizde kaldı. Sonra sabah Batuhan'a götürdüm. Ardından Edirnekapı'daki 15 Temmuz şehitlerinin olduğu mezarlığa gittik. İstanbul'da gezdirdim, pazar akşamı da uçağa bindirip gönderdim çocuğu. Bir gün de bir kız çocuğu telefonla ulaştı bana. 'Batuhan Abi'nin kabrini ziyaret etmek istiyorum' dedi. Babasıyla gelecekmiş. Ben de 'Gel, sizi ağırlarım' dedim. Kız Almanya'da yaşıyor. Profiline Batuhan'ın bir fotoğrafını koymuş. Tanımadığımız insanlar Batuhan adına Facebook, Instagram sayfaları açıyorlar. Onu yaşatmaya çalışıyorlar. Batuhan, çok enerji dolu, güler yüzlü, neşeli, yardımsever bir çocuktu. Onu sevmeyen yoktu. Liderlik vasfı vardı. Köprüde de en önde gidiyordu. Arkasında tanımadığı 100 kişilik bir grup vardı. 26 Kasım Batuhan'ın doğum günü. Okullardan her yıl 600 öğrenci geliyor. Hep birlikte mezarı başında Batuhan'ı anıyoruz. Bu süreçte Ortaköy Camii imamı Murat Özkan bize çok destek oldu. Sürekli gelip mezarı başında Batuhan'ıma dua etti. Her yerden insanlar gelip oğlumun kabrini ziyaret ediyor. Merve adlı kız arkadaşı sürekli geliyor. Hatta buraya onun için bir tespih bile bırakmış. Bunlar bizi çok mutlu ediyor."

'BATUŞ'A ÇOK BENZİYORSUN, OĞLUM KARŞIMDA GİBİ'
Baba Ahmet Ergin, Sinan Akçıl'ı gördüğü anda "Oğluma çok benziyorsun Sinan kardeşim" diyerek boynuna sarıldı. "Enerjin, boyun posun, konuşmaların aynı Batuş" diye ekledi. Akçıl, "Bundan sonra ben de senin bir evladınım" diyerek acılı babaya destek oldu. Fotoğraf albümünü eline alan Akçıl, Batuhan'ın fotoğraflarını gördükçe kendisine olan benzerliğine çok şaşırdı. O sırada baba Ergin, "Seni eşim de görmeli" diyerek anne Deniz Ergin'i Facetime'la aradı. Telefon açıldığı anda anne Ergin, "Batuhan'ıma çok benziyorsun. İnanamıyorum, sanki karşımda onun büyüklüğünü görüyorum. Yüzünüzün şekli, konuşmalarınız, tavrınız aynı" diyerek gözyaşlarına boğuldu.
"Öbür tarafta Batuhan ile buluşacağız" diyen Akçıl, anne Ergin ile bir araya gelmek ve Batuhan'ın odasını ziyaret etmek için sözleşti.

'ÜÇ YILDIR NASIL YAŞIYORUZ BİLMİYORUZ'
15 Temmuz şehidi Batuhan'ın babası Ahmet Ergin, acı dolu geçen üç yılı da Sinan Akçıl'a anlattı. "Her gün daha da zor geliyor Batuhan'dan ayrı kalmak" diyen acılı baba, sözlerine şöyle devam etti: "Bizim dünyamız yıkıldı. Üç yıldır nasıl yaşıyoruz bilmiyoruz. İki çocuğum vardı. Bu olaydan sonra dağıldık. Daha önce dört kişilik bir aileydik. Birlikte yemek yerdik, film izlerdik. Batuhan'dan sonra ağabeyi Berke de büyük yıkıma uğradı. Akşamları Berke, kendi odasında duruyor. Eşim yemekten sonra kenara çekiliyor. Allah kimsenin başına vermesin. Tarifi yok. Bu yaşadıklarımdan sonra ben de her gün namaz kılmaya başladım. Umreye gittim. Allah nasip ederse hacca da gideceğim. Ben artık Batuhan için yaşıyorum. Devlet büyüklerimizden çok kişi arayıp sordu, başsağlığına geldi ama sanatçılardan kimse gelmemişti. Sizin gelip bizim acımızı paylaşmanız beni çok mutlu etti."
Ünlü sanatçı Sinan Akçıl ise "Bundan sonra hep beraberiz. Her zaman yanınızdayım. Telefon numaramı kaydedin. Yine konuşalım, Batuhan kardeşimi analım. Eşiniz Deniz Hanım'a da söylediğim gibi sizi yeniden ziyaret etmek istiyorum. Batuhan'ın odasını da görmek isterim" diyerek Ergin'e destek oldu.

ÖNCE BATUHAN'IN KABRİNİ ZİYARET ETTİ SONRA ONUN MOTOSİKLETİNE BİNDİ
Sinan Akçıl'la Ahmet Ergin'in dükkanında buluştuktan sonra şehit Batuhan Ergin'in kabrini ziyaret etmek için Ortaköy Mezarlığı'na doğru yola çıktık... Baba Ergin, oğlunun askerliği boyunca çok istediği, döndüğünde ona sürpriz yaparak aldığı motosikletle mezarlığa geldi. "Oğlum bu çok istediği motosikleti yalnızca bir saat kullanabildi. Şimdi onun motosikletini ben kullanıyorum. Her gün bu motorla işe gitmeden önce mezarlığa uğrayıp oğlumu görüyorum. Ayrıca gün içinde her boş anımda, hatta bazen gece yarısı oğlumun yanına gidiyorum" dedi.

Babanın bu sözlerinin üzerine Akçıl, şehit Batuhan'ın motosikletine bindi. Ünlü sanatçı, "Onun ruhu bizimle. Mezarının başı bile huzur dolu. Burada ona dua ederken bizim yanımızda olduğunu, bizi gördüğünü hissettim. Ben de artık sizin bir oğlunuzum. Hep birlikte Batuhan'ı yaşatacağız" dedi. Akçıl, Batuhan'ın mezarı üzerinde yazılanları, yan tarafta asılı olan afişi de uzun uzun inceledi.

SABAH