Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme: Tüm ifadelere Takvim.com.tr ulaştı! İntikam sözü dosyaya girdi: Daltonlar çetesinin kilit ismi talimatlar ondan

6 Ekim'de İstanbul Zincirlikuyu'dan Beşiktaş yönüne otomobiliyle giderken silahlı saldırıya uğrayan avukat Serdar Öktem'i katleden şüphelilerin ifadesi ortaya çıktı. Cinayetin ardından ise, "Kardeşimizin intikamı alındı" dedikleri kayıtlara geçti. Aracı kullanan Semih Aydın, bildiklerini detaylıca anlatacağını söyledi. Aydın, saldırıdan 7 gün önce Alican Çakır adlı bir kişiden telefon aldığını ifade ederek, "Bana, 'beni tanıyor musun? Ben Daltonların başı Alican Çakır' dedi. Senden bir şey isteyeceğim' dedi. İstemediğim halde, iki gün sonra kardeşimin okulunun fotoğrafını gönderdiler ve teklifini kabul ettim" dedi. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen Sidar Öz, Semih Aydın, Ejder Parlak'ın ifadelerine Takvim.com.tr ulaştı.

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme: Tüm ifadelere Takvim.com.tr ulaştı! İntikam sözü dosyaya girdi: Daltonlar çetesinin kilit ismi talimatlar ondan

İstanbul Şişli'de Serdar Öktem, aracıyla trafikte beklediği sırada kimliği henüz belirlenemeyen şüphelilerin silahlı saldırısına uğradı.

Öktem olay yerinde hayatını kaybederken, zanlılar kaçtı. Aynı gün içinde, saldırıyı gerçekleştiren 5 kişi ile yardım eden 8 kişi gözaltına alındı ve işlemlerinin ardından İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edildi.

Planlı takip kanlı hesap | Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme! İfadeler ortaya çıktı (İHA)Planlı takip kanlı hesap | Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme! İfadeler ortaya çıktı (İHA)

Şüphelilerin ifadeleri de ortaya çıkmaya başladı. Aracı kullanan Semih Aydın, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek, bildiklerini detaylıca anlatacağını söyledi.

Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen Sidar Öz, Semih Aydın, Ejder Parlak'ın ifadelerine Takvim.com.tr ulaştı.

"KARDEŞİMİN OKULUNUN FOTOĞRAFINI ATINCA KABUL ETTİM"
Aydın, saldırıdan 7 gün önce Alican Çakır adlı bir kişiden telefon aldığını ifade ederek şu sözlere yer verdi:

Alican Çakır'ın, senden bir şey isteyeceğim diye sordu bende kendisine ne istediğini sorduğumda oda bana birkaç kardeşimizi bir yere bırakcaksın dedi ben başta kabul etmedim ve görüşmemiz sonlanıyor, bu görüşmeden 2 gün sonra yine aynı şahsa ait facetime hesabından bana fotoğraf geldi, fotoğrafı açtığımda kardeşimin okumakta olduğu okula ait bir fotoğrafın olduğunu gördüm, bende buna istinaden bu şahsı aradım ve teklifini kabul edeceğimi söyledim, oda bana kötü bir şey yok sadece sabaha karşı bir kardeşimizi bir yere götüreceksin sadece araba süreceksin dedi bende tamam dedim bunun üzerine Alican Çakır isimli şahıs bana bu götüreceğim şahısların olduğu hücre evine ait adresi konum olarak attı.

"EVE TELEFON SOKMUYORUZ, BİZİMDE TELEFONLARIMIZ YOK DİYEREK BENİM TELEFONUMU İSTEDİ"
Bende konuma baktığımda İnönün Mahallesi 422. Sokak Esenyurtta bir yeri gösteriyordu, bende atılan bu adresin evime yakın olmasına istinaden yürüyerek akşamüzeri gittim, bana telefonda tarif etmiş olduğu kat 1 de bulunan daireye doğru yöneldiğim esnada kapıda bir şahıs beni bekliyordu bu şahsı ilk defa burada gördüm ancak olay sebebiyle ismin Memo olarak bildiğim bir şahıs beni karşıladı, bu şahıs bana hitaben üzerinde telefon var mı diye sordu bende evet dedim yine bu şahıs bana buraya telefonlar giremezsin, eve telefon sokmuyoruz, bizimde telefonlarımız yok diyerek benim telefonumu istedi bende telefonumu bu şahsa verdim şahıs telefonumu alır almaz kırarak parçaladı ve evin arka tarafına attı.

Bu şahsın eşkali kısa boylu sakalsız 16-17 yaşlarında tombul bir şahıstı ayrıca bu şahıs olay sonrasında benimle birlikte alınan şahıslardandı, beni daireye aldı, içeriye girdiğimde 4 şahsın içeride olduğunu gördüm bu şahıslardan mahalleden bildiğim Sidar'ı tanıdım ancak diğer şahısları ilk defa orada gördüm, sonrasında isimlerini öğrendiğim kadarıyla Cengizhan, Ejder, Memo ve Sidar'dı içeriye girdiğimde bu şahıslar alkol sofrası kurmuştu ve beni karşıladılar.

HÜCRE EVİNDE 6 GÜN
Bu adreste yaklaşık 5-6 gün boyunca kaldım bu süre zarfında Sidar'ı tanıdığım için genellikle onunla muhabbet ediyordum, evden hiç çıkmadım bu süre zarfında temel ihtiyaçlarımızın giderilmesini Cengizhan sağlıyordu bildiğim kadarıyla üzerine nakit parası vardı, bu süreçte evde rutin sohbet muhabbetler dönüyordu olağan dışı bir durum hiç olmadı ayrıca yine hatırladığım kadarıyla evde silah veya benzeri suç unsuru da yoktu.

Planlı takip kanlı hesap | Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme! İfadeler ortaya çıktı (DHA)Planlı takip kanlı hesap | Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme! İfadeler ortaya çıktı (DHA)

Olaydan 1 gün önce gece 11-12 gibi Alican Çakır olarak bildiğim şahıs Sidar'ı facetime üzerinden görüntülü aradı, Sidar'a sabah üstünüzü giyin çıkın evden, Semih sizi bir yere bırakacak dedi bizde sabah erken saatte uyandık ve Cengizhan TAG uygulamasında bir araç çağırdı, beyaz renkte Toyota marka bir araç bizi evin önünden aldı.

(DHA)(DHA)

Bu aracı Devran isimli bir şahıs kullanıyordu, Memo bu şahsa cep telefonundan açmış olduğu konumdan yer yön tarafi yaparak bizi Ataköy'e kadar ve benim kullanacağım aracın olduğu konuma kadar götürttü, bu olaya kadar ben ne götüreceğim araç nede başka bir konu hakkında bilgi sahibi değildim ancak evdeki herkes yaşanılacak ve yapılacak olayı biliyordu bunu da sonrasında anlamıştım ve zaten kullanacağım araca ait anahtarda evde bulunuyormuş, daha sonra Toyota marka araçtan indik, benim kullanacağım araç Cupra marka Siyah renkte bir araçtı, bu araç adını hatırlamadığım bir parkın yanında park halindeydi.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Aracın anahtarını evden almıştım ve direkt arabaya yönelerek arabaya bindim arabaya bindiğimde herhangi bir silah veya başkaca bir suç unsuru görmedim ve arabayı çalıştırdım biraz ilerledikten sonra sırasıyla diğer şahıslarda arabaya bindi, Sidar sağ ön yolcu koltuğuna oturdu, diğer şahıslarda arka koltuğa binmişti, yaklaşık 1 saat boyunca araç içerisinde beklemeye koyulduk, bende neden bu kadar beklediğimizi sorduğumda Sidar bana evden haber bekliyoruz dedi bende tamam dedim bu süreçte Alican Çakır isimli şahıs Sidar'ı yaklaşık 2-3 defa aradı aradığı görüşmelerinde başta orada bekleyin ben size haber vereceğim evi ayarlattırıyorum dedi.

3. arayışında tamam vakit geldi artık harekete geçebilirsiniz diyerek bizi Memoya attığı konumda bulunan adrese gitmemizi söyledi bu konum Şişli İlçesindeydi ayrıca araç içerisindeyken Cengizhan ve bende cep telefonu yoktu Memo, Sidar ve Ejder'de vardı, Memo Alican Çakır ile daha sık iletişim halindeydi.

(DHA)(DHA)

Bende Ataköy den Şişliye doğru yola çıktım yaklaşık 30-35 dakika sürdü konuma gitmem konuma gidince Sidar Alican Çakır'ı aradı ve konuma geldiğimiz söyledi daha sonra Alican bize biraz buralarda turlamamızı ve oyalanmamız gerektiğini söyledi, bizde bu süre zarfında Shell benzin istasyonuna girdim araca yakıt aldım ve birkaç tur daha attıktan sonra aynı bölgeye yakın konumda beklemeye karar verdik ancak etrafta çok sayıda polis olmasından dolayı düzgün bir yer bulamadım ve en sonunda konuma yakın bir köprü altında beklemeye koyulduk ve burada araç içerisinde pilav yedik, burada beklerken Sidar bir şahıs ile telefonda görüştü görüşme içeriğinde de konuştuğu şahıs bende çıkıyorum haberiniz olsun dedi.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Yaklaşık 1-2 saat burada bekledikten sonra Alican Çakır Sidar'ı arayarak çıkabilirsiniz dedi bende harekete geçtim araçtaki şahıslar Skoda marka araç ve ofis hakkında konuşuyorlardı sürekli etrafta bulunan araçlara ve ofislere bakıyorlardı, ayrıca bir anladığım kadarıyla ofiste bulunan bir şahıs hakkında da konuşuyorlardı bu konuşmalarında hatırladığım kadarıyla "ofisten hiç çıkmadı acaba bugün işe gelmedi mi" şeklindeydi.

Bu konuşmaların olduğu sırada konuşmaya konu ofisin önünden 2-3 defa geçtik ve yine ofisin oradan geçtiğimiz esnada ofis ve ofise yakın sokaklarda yine çok sayıda polis ekibi vardı ve bende otobana bağlandım Esenyurt istikametine doğru gideceğim esnada Sidar'ın daha önce pilav yerken görüştüğü şahsın Seat Ateca marka araç sürücüsü olduğunu bizle beraber çıktığını anladım bu aracında bize eşlik ettiğini fark ettim, bu araç koyu renkliydi, ve benim sevk ve idaremde olan aracımın yaklaşık 100-150 metre ilerisindeydi, bende bu aracı hızlanarak solladım ve farklı istikametlere doğru seyre geçtik, trafikten kurtulmak için kendime en soldan sağa attım bu esnada Memo isimli şahıs daha önce de aradıkları araç olan Skoda aracı gördü ve "aaa abi o araba o araba Cengo maskeyi ve silahı ver" dedi.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Sidar'da Memodan teyitlemesini istiyordu, Memo kesin ve net olduğunu söyleyince Cengizhan arabanın bagaj kısmında bulunan siyah renkte bir çantaya uzandı ve Memoya doğru verdi Memo çantanın içerisinde silahları ve maskeleri aldı ve arka koltukta bulunan Memo Cengizhan ve Ejder silah ve maskelerini almıştı en son Sidar'da silah ve maskeyi aldı ve aracın seyir halinde olduğu sırada hepsi maskelerini giydiler, Memo bana dur dur demesi üzerine bende bir anda aracı durdum ve araçta bulunan şahısların hepsi araçtan indi, ilk inen Memoydu, üzerlerinde bulunan silahlarla Skoda marka araca yönelik hedef gözetmeksizin çok sayıda ateş açmaya başladılar ben ne olduğunu anlamadım ve kaçmaya çalısıtım Memo bana dur dur demesi üzerine az biraz gittikten sonra tekrar bu şahısları araca aldım, ben olayın şokundan çıkamadım araç içerisindekiler bana sürekli durmamam gerektiğini ve hızlı bir şekilde buradan çıkmam gerektiğini söylediler, bu olaydan sonra araç içerisinde Alican Çakır'ı aradılar ve kardeşimiz Caner Koçer'in intikamı alındı abi diyerek bilgi verdiler.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Alican Çakır ve araçtakiler çok sevinçliydi yapılan görüşmede Alican bana kardeşleri sağ salim bir yere götür daha sonra sende ailenin yanına gidersin dedi, görüşme bittikten sonra araçta bulunan şahıslar kendi aralarında olay hakkında konuştular bu konuşmalarında Sidar ben kapıya attım dedi Memo, Ejder ve Cengizhan biz direkt adama sıktık diye konuştular, bende Memonun bana Arnavutköy ilçesi tarafına git demesi üzerine Arnavutköy'e doğru gittim, burada dar bir sokaktan girerek ormanlık bir alana geldim, Sidar ve Memo bana dur burada hepimiz araçtan ineceğiz dedi, bende olayın şokunu hala atlatamadım ve araçta bulunan montumu alarak arabayı ormanlık alana bıraktım,Cengizhan bagaj kısmından farklı plakalar çıkartı ve aracın uzerındekı plakaları sökerek bu çıkarttığı plakaları araca taktı araçta bulunan plakaları, üzerlerinde bulunan cep telefonlarını, eylemde kullandıkları silah ve maskeleri Cengizhan yine aldıkları çantanın içerisinde toplayarak ormanlık alana doğru götürdü bizde ben Memo Sidar ve Ejder Cengizhan'in ters istikameti olarak soldan aşağı şehir merkezine doğru indik.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Memo ve diğer şahısların olaydan araç içerisinde ismini bilmediğim ancak Gaddar abi olarak hitap ettikleri şahısla görüştüler ve bu şahıs Arnavutköy ilçesinde bize taksi ayarladı, taksiye bindik gelen taksi bizi nereye götüreceğini biliyordu, Odaağaçlı diye bir yere doğru gittik bu gittiğimiz konumda ben bu olayı gerçekleştiren şahısları bırakacaktım daha sonra yine aynı taksiyle kendi evime gidecektim, Odaağaçlı tabelasının orada bir konumda polis çevirmesine takıldık ve polis abiler hepimizi araçtan indirdiler ve hepimiz yakalanmış olduk.

Planlı takip kanlı hesap | Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme! İfadeler ortaya çıktı (İHA)Planlı takip kanlı hesap | Serdar Öktem cinayetinde flaş gelişme! İfadeler ortaya çıktı (İHA)

Olay günü, aracın nereye gideceğini kendisinin tarif ettiğini söyleyen Sidar Öz'ün ifadesinde şunlar yer aldı:

Alican Çakır lakaplı Azerbaycan uyruklu Ali Gulmalizada' yi cezevinden çıktıktan sonra beni Facetime' dan aramasından dolayı tanımaktayım. Facetime'ımı nereden aldığını bilmiyorum ancak bana ben Alican Çakır, Daltonlardanım. Bizimle beraber ol bizim bir hususmetimiz var dedi. Bende ona onlarla olamayacağımı cezaevinden izinli olarak çıktığımı ve herhangi bir örgüte üye olamayacağımı söyledim. Oda bana senin aileni tanıyoruz. Bizimle birlikte olmazsan ailene zarar veririz diyerek aile üyelerinin ismini saydılar. Ailenin Diyarbakır' da olduğunu biliyoruz. Aileni öldürürüz diyerek beni zorla bu örgüte üye yaptılar. Bende Sivas E Tipi Açık İnfaz Kurumundan izinli olarak çıkmıştım. Onların zorlamasıyla uçakla İstanbul' a geldim. O dönemde ailem İstanbul' daydı. İstanbul' a geldikten sonra 8- 9 gün İstanbul' da takıldım. Sonrasında da Alican Çakır' ın gönderdiği kişiler beni alarak götürdüler. Bende bu vesiyle Alican Çakır' la tanışmış oldum.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Gaddar lakaplı Mustafa Aktürk' ü yaklaşık 5 yıldır bizim mahallemize gelip gitmesinden dolayı tanımaktayım. O dönemde sıklıkla Esenler' e gelirdi ve birlikte çay kahve içerdik ve futbol oynardık. 2023 yılından sonra ben kendisiyle bir daha görüşmedim. Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü'ı yaklaşık 1 haftadır tanımaktayım. Kendisiyle Alican Çakır'ın beni yollattığı hücre evinde tanıştım. Semih Aydın'ı cezaevinden çıktıktan sonra sürekli Esenler' de takılmasından dolayı arkadaş ortamında tanımıştım.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Alican Çakır benim yanıma beni alması için 2 kişi göndermişti. Bu şahıslar beyaz Fiorino marka araçla beni Esenler Dörtyol dan beni aldılar. Sonrasında da Bahçelievler' de bir firar evine götürdüler. Ban İphone marka içerisinde hat bulunmayan bir cep telefonu verdiler. Bu telefonda Facetime kuruluydu. Ben evin içerisindeki Wifi' ye bağlanarak Facetime üzerinden Alican Çakır'la görüşmeler yapıyordum. Burada yalnız başıma yaklaşık 1 hafta kaldım. Bu süreçte Alican Çakır sürekli bana elden para gönderiyordu. İhtiyaçlarımı kendim karşılıyordum. Sonrasında aynı şahıslar aynı araçla beni Yenibosna' da bir firar evine götürdü. Burada da tek başıma yaklaşık 1 hafta kaldım. Sonrasında da yine aynı şahıslar aynı araçla beni Esenyurt' ta bulunan firar evine götürdüler.

"AİLENİ ÖLDÜRÜRÜZ DEDİLER"
Oraya gittiğimde evde; Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü isimli şahıslar vardı. Kendileri bana Gaziantep' ten geldiklerini söylediler. 1 haftaya yakın bir süre de ben bu evde bu şahıslarla birlikte kaldım. Bu eve geçtikten 3- 4 gün sonra Alican Çakır beni arayarak bana bir kan davamız var. Caner Koçer ve Furkan Yavuz' un intikamını alacağız dedi. Bende ona ben yapmamam dedi. Alican da bana yapamazsan bütün aileni öldürürüz dediler. Bende Alican'ın teklifini kabul etmek zorunda kaldım. Alican bana intikam almak istedikleri kişinin Bakırköy Ataköy' de evinin olduğunu ve evinin kapısında beklemem gerektiğini söyledi. Sonrasında da Mecidiyeköy' de ofisi olduğunu ve orada da beklemem gerektiğini söyledi. Hatta gri renkli Skoda Superb marka 34MPG499 plaka sayılı aracı olduğunu ve bu aracı takip edeceğimizi söyledi. Bende ailemi öldürmekle tehdit ettiği için bu teklifini kabul etmek zorunda kaldım.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Bu konuşmadan sonra yani olaydan yaklaşık 1 hafta önce Mecidiyeköy Şişli' de bulunan ofisinin önüne gittik. Bize bu ofisin adresini Alican Çakır atmıştı. Biz bu ofise Eskişehir' den gelen adını Serkan olarak bildiğim şahsın kullanmış olduğu füme renkli Cupra marka araçla ben, Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü ile birlikte saat: 07.00- 07.30 sıralarında gittik. Alican bize bindiğimiz bu aracın bagajında 2 uzun 2 tane de küçük silah var dedi. Bize eylem yapılacak adamın ve kullandığı aracın fotoğrafını Alican Çakır atmıştı. Ancak ismini söylememişti. Biz o gün yaklaşık 13.30- 14.00 sıralarında şahıs iş yerine gelmeyince ve oradan sık sık resmi polis aracı geçmesinden dolayı firar evine geri döndük. Eve gittikten sonra Serkan 2 gün bizimle firar evinde kaldı. Ancak biz bu iki günlük süre zarfında harekete çıkmadık.

2 gün sonra yine Alican Çakır bana bu şahsın Ataköy 7.8.9.10. kısımdaki evinin konumu attı. Saat: 19.00 sıralarında yine Serkan' ın kullanımında bulunan Cupra marka araçla ben, Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü bu konuma gittik. Saat: 03.00 sıralarında kadar burada bekledik. Ancak şahsı göremeyince ve çevrede sıklıkla resmi ekip araçları geçmesinden dolayı çok fazla dikkat çekmemek maksadıyla oradan ayrıldık. Ancak aracı orada bıraktık. Benle Serkan ayrı ticari taksiye; Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü' de ayrı ticari taksiye binerek Esenyurt Balina Sokak' ta bulunan firar evine gittik. Eve gittikten sonra Serkan ben rahatsızım eve gideceğim diyerek bizim yanımızdan ayrıldı. Sonraki gün biz yine evden çıkmadık. Serkan rahatsızlanıp gittikten sonra ben Alican Çakır' ı arayarak durumu anlattım. Oda ben size birini ayarlayacağım yanınıza göndereceğim dedi.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Bir gün sonra eve Semih Aydın geldi. Ben Semih' i bu eve kimin yönlendirdiğini bilmiyorum. Semih eve geldikten sonra biz Semih' le birlikte 2 gün bu evde kaldık. Olayın olduğu gün saat: 06.30- 07.00 sıralarında Alican Çakır'ın yönlendirmesiyle beyaz renkli Toyota marka araç geldi ve ben, Semih Aydın, Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü bu araca bindim. Şahsa nereye gideceğini ben tarif ettim.

Ben bu aracın ön koltuğuna oturmuştum. Diğerleri de arka koltuktaydı. Cupra marka aracın başına gittiğimizde bizi oraya götüren araç oradan ayrıldı. Semih aracın şoför koltuğuna oturdu. Bende ön sağ koltuğa oturdum. Diğer 3 arkadaşta arka koltuğuna oturdu.

Alican biz bu şahsı beklemeye başladığımız ilk gün bize şahsı gördüğümüzde öldürmemizi söylemişti. Bize aracın içerisinde gönderdiği silahları hiç yanımıza almadık, sürekli bagajdaydı. Bagajda bulundurmamızın sebebi de aracın bagaj pandizotu olmadığı için koltukların arkasından kolaylıkla bu silahlara erişebilmemizdi. Yine Alican beklemeye gitmeden önce benden ve Muhammet Kaplan'dan uzun silahı kullanmamızı Ejder Parlak ve Cengizhan Üzümcü' nün de küçük silahları kullanmamızı söylemişti. Ben her ne kadar ben bu silahı kullanamam desem de sen kullanamazsan aileni öldürürüz diyince kabul etmek zorunda kaldım. Alican' ın planına göre biz bu şahsı görünce 4' ümüz silahları alarak aynı anda bu şahsa doğru ateş edecektik.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Şahsın Ataköy' deki evinin yakınında bulunan Cupra marka araca bindikten sonra saat: 13.30- 14.00 sıralarında Alican ÇAKIR beni arayarak şahsın ofisine geçerek orada beklememizi istedi. Sonrasında da şahsın Mecidiyeköy' de bulunan ofisinin yakınlarına gittik. Ancak ofisin yakınlarından sıklıkla resmi ekipler geçtiği için ofisin biraz uzağında fark edilmeyeceğimiz bir yerde beklemeye başladık. Saat: 17.00 sıralarında Alican ÇAKIR görüntülü bir şekilde beni Facetime üzerinden arayarak adam otobana bağlanıyor. Hemen peşine düşün dedi. Bizde hemen Semih' in kullandığı Cupra marka araçla söylediği istikamete doğru yola çıktık. Bu esnada ya Muhammet ya da Cengizhan bagajdaki silahları koltuğun arkadasından alarak Alican' ın yapmış olduğu plan doğrultusunda bize verdiler.

Barbaros Bulvarı üzerinde 34MPG499 plaka sayılı aracı gördük. O sırada halen konuşmakta olduğum Alican Çakır bize inin, inin diye bağırmaya başladı. Şahsın aracı sağ şeritte trafik olmasından dolayı bekliyordu. Biz de sol şeritte yanına yaklaşarak durduk. Bu esnada Ejder Parlak, Muhammet Kaplan ve Cengizhan Üzümcü hemen araçtan inerek araca doğru yöneldiler ve ateş etmeye başladılar. Ben araçtan en son indim. Ben uzun namlulu silahla 2 el ateş ettim ancak korkudan nereye ateş ettiğimi hatırlamıyorum. Sonrasında da aynı araca binerek Arnavutköy' e kaçtık. O sırada halen Alican Çakır' la görüntülü görüşüyorduk.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

"ALİCAN SÜREKLİ İNTİKAM ALINDI, İNTİKAM ALINDI DİYE BAĞIRIYORDU"
Alican sürekli intikam alındı, intikam alındı, Cener' in intikamı alındı diye bağırıyordu. Arnavutköy' de giderek aracı ormanlık alana götürmemizi ve silahları da oraya saklamamızı bize Alican Çakır söylemişti. Alican telefonu kapattıktan sonra bana Arnavutköy' de bir konum gönderdi.

Bizde aracı oraya bırakarak yanımızda bulunan yedek kıyafetleri giydik. Net bir şekilde hatırlamamakla birlikte aracın üzerinde bulunan plakaları Muhammet burada çıkartarak aracın sağ tarafında bir yere attı. Sonrasında üzerine başka bir plaka takıp takmadıklarını görmedim. Sonrasında silahları alarak ormanda sakladık. Daha sonra biz yola çıktık. Burada bulunduğumuz konumu Alican' a gönderdim. Alican' a konumumuzu gönderdikten sonra ben bana verilen İphone marka telefonu polise yakalanmamak için kırarak oraya attım. Bir süre sonra Alican bize ticari taksi gönderdi. Bizde bu taksiye bindikten 10 dakika sonra Jandarma gelerek taksiyi durdurdu. Şube Müdürlüğünüze geldikten sonra ateş ettiğimiz şahsın öldüğünü öğrendim.

Bu süreçte Alican Çakır bana parça parça olmak üzere ev masraflarını karşılayabilmemiz için yaklaşık 50.000 TL göndermiştir. Alican bu olay karşılığında bana herhangi bir para teklif etmedi.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Şüpheli Ejder Parlak'ın ifadesi:

"SOSYAL MEDYADA DALTONLAR ÇETESİNİN LİDERİ OLARAK PAYLAŞIM YAPARLARDI"
Beratcan Gökdemir isimli şahsı sosyal medyadan duydum. Kendisi ile herhangi bir iletişimim olmadı. Sosyal medyada Daltonlar çetesinin lideri olarak paylaşım yaparlardı. Kendisi ile herhangi bir alacak verecek husumetim yada İletişim numarası da yoktur.

Ali Gulmalizada isimli şahsı sosyal medyadan bilirim. Şahıs kendini Alican Çakır olarak tanıtır. Kendisi ile ilk olarak Muhammet Kaplan'ın telefonu üzerinden iletişim kurdum. Kendisi Muhammet'i yaklaşık 1 hafta kadar önce aradı biz bu sırada Muhammet ve Cengizhan Üzümcü ile birlikte İstanbul'a gelmiştik. Bizim geliş amacım iş ile alakalıydı.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Burada Alican Çakır, Muhammet ile iletişim kurunca bazı olayların içinde kendimizi buldum. Ben bu olayları detaylıca anlatmak isterim. Alican Çakır, Muhammet'i arayarak yurt dışında öldürülen Caner Koçer'in intikamının alınması amacıyla birinin öldürüleceğini söyledi. İlk görüşmede Alican Çakır, Muhammet'e Esenyurtta bir adresin konumunu attı ve bu eve yerleşmemizi istedi. Biz üçümüz atılan adrese gittik burada bizden başka kimse yoktu. Bu evde 3 gün kaldık. Burada bulunduğuz sırada Alican benim adıma olan Ziraat Bankası hesabıma para gönderiyordu. Bu şekilde biz ihtiyaçlarımızı karşılıyorduk. Kendisi bu hesabıma üçümüz için 10.000TL gönderdi. Biz bu evdeyken Alican ile sürekli iletişim halindeydik. 3 gün burada kaldıktan sonra aynı gece eve Sidar ve Semih Aydın geldiler. Bu şahısların gelmesi ile Alican Çakır ile iletişimi sürekli Sidar kurmaya başladı.

Bu şahısların gece kalıp sabahına Alican Çakır'ın talimatı ile bize şuan adını hatırlamadığım bir ilçeye geçmemizi söyledi. Biz belirtilen ilçeye beşimiz geçtik bu adrese geçmek için Semih Aydın'ın çağırdığı Martı TAG aracını kullandık. Ben bu aracın şuan marka model ve rengini hatırlamıyorum ancak araç eylemde kullandığımız araçlarla bu araç aynı değildi. Biz o ilçeye gittiğimiz Alican Çakır'ın Sidar'a geri dönmemizi konunun iptal olduğu talimatını verdi. Bizde geri döndük. Biz buraya eylemde kullandığımız aracın yanına gitmiştik.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

Eylemde kullanılan 2 Adet Keleş diye tabir edilen AK-47 silah ve 2 adet de tabanca da aracın bagajında duruyordu. Biz olayın iptal olması ile birlikte aynı kaldığımız adrese ticari taksi ile geri döndük. Gece kalıp uyuduktan sonra sabah erken saatlerde Sidar'ın çağırdığı Martı TAG ile eylemde kullanılacak silahların bulunduğu aracın yanına gittik.

Burada olayda kullanılan koyu renkli Cupra marka araca geçtik. Bu aracın şöförlüğünü Semih yapıyordu. Ön sağ koltukta Sidar vardı arka orta kısımda ben vardım fakat sağımda ve solumda şuan kimin olduğunu hatırlamıyorum. Araçla dolanırken bir kez yemek yemek için durduk sonrasında Alican Çakır sürekli Sidar ile mesaj yolu ile iletişim halindeydi. Daha sonra Sidar'ın tarif etmesi ile birlikte Alican Çakır'ın göndermiş olduğu adrese geçtik.

Burada bir süre takip ettik fakat polislerin çevrede olması sebebiyle bir süre eylemi gerçekleştiremedik polislerin olmadığı bir noktada araca yönelik eylemi gerçekleştirdik. Bu aracın bilgilerini Alican Çakır Sidar'a bildirmişti. Ben ve Cengizhan'da tabanca vardı. Sidar ve Muhammet'te keleş olarak tabir edilen silah vardı. Hep birlikte hızlıca araçtan inerek hedef olarak söylenen araca ateş etmeye başladık. Ben 1 kez havaya ateş ettim daha sonra kaputa nişan alarak bir kez daha ateş ettim. Ben şahsı hedef almadım. Eylem sonrasında Alican'ın talimatı ile Arnavutköy'de bulunan ormana geçmemizi istedi.

(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)(Takvim.com.tr | Foto Arşiv)

"BİZ TAKSİ İLE GİDERKEN DE YOL ÜZERİNDE BİZİ YAKALADILAR"
Buraya geldikten sonra Sidar telefonunu kırdı ve Alican ile iletişimim kesildi zaten diğer şahıslarda telefonunu çoktan kırmıştı. Ormandayken üstümüzü değiştirdik. Yoldayken de çantaya koyduğumuz silahları Sidar yanına aldı yine ormanlık üzerinde çalılıklara bıraktı.

Buradan da orman içinden çıkarak bir yola çıktık. Buradan bir sarı taksiye bindik fakat bu taksi bizi bekliyor muydu yada Sidar mı yoldan çevirdi onu net olarak hatırlamıyorum. Biz taksi ile giderken de yol üzerinde bizi yakaladılar olay bu şekilde gerçekleşti.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN