Candan kardeşlerin yargılandığı "dolandırıcılık" davasından şoke eden ifadeler: Islatıp dövdüler!
Sosyal medya fenomenleri Alisya Bahar Candan ve kamuoyunda "Nihal Candan" olarak tanınan ablası Gülnihal Çiçek'in de aralarında bulunduğu toplam 21 sanığın "suç örgütüne üye olmak" ve "dolandırıcılık" suçlarından yargılanmalarına devam edildi. Reklamcı olduğunu, tanıtımlar yaptığını ve insanların sosyal medya hesaplarını yönettiğini söyleyen tanık Ebubekir Güzeller, Alisya Bahar Candan'ın sosyal medya hesabını kurtararak, sanığa geri verdiğini ifade etti. Ancak daha sonra açılan sahte hesapları kapatamadığı için ıslatılarak darp edildiğini belirten Güzeller, "Alisya Bahar Candan genel olarak herkesten para istiyordu." dedi. Güzeller, babası konusunda tehdit edildiğini de sözlerine ekledi.
Sosyal medya fenomenleri Candan kardeşlerin yargılandığı "dolandırıcılık" davasına devam edildi. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, bazı tutuklu sanıklar, bir kısım tutuksuz sanıklar ile müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmaya bazı tutuklu sanıklar ise bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Tanık Ebubekir Güzeller, reklamcı olduğunu, tanıtımlar yaptığını ve insanların sosyal medya hesaplarını yönettiğini söyledi.
Nihal Candan (İHA)
Güzeller, futbolcuların menajerliğini yapan Faruk Öztürk sayesinde tanıştığı sanık Alisya Bahar Candan'ın sosyal medya hesabını kurtararak, sanığa geri verdiğini ifade etti.
Nihal Candan adliyede!
ISLATIP DÖVDÜLER
Öztürk'ün sanık Gülnihal Çiçek'in sosyal medya hesabındaki takipçilerinin artırılmasını istediğini belirterek, "Ben bununla ilgili işlem yapmadım, 1-2 ay sonra tekrar aradı. Onur (Apaydın) benden Gülnihal Çiçek adına açılan sahte hesapların kapatılmasını istedi. Ben de hesapları kapattım. Para almak için bir mekana gittim. Lakabı 'Çaki' olan kişi bana 10 bin lira verdi. Bir süre sonra Onur beni yine aradı. Faruk'la birlikte Esenyurt'ta bir eve gittik. Evde bana 'Bu hesapları 5 dakika içinde kapatacaksın. Bunları sen yapıyorsun.' dedi. Ben hesapları kendim açmadığım için 5 dakika içinde kapatamadım. Para kazanmak için sahte hesap açtığımı düşünüyordu. 'Ben açmadım sahte hesapları' dedim. Onur Apaydın 5 dakika sürenin sonunda bana tokat attı. Beni Onur Apaydın'ın adamları duşa sokarak ıslattılar. Beni daha sonra burada dövdüler. 2 saat beni darp ettiler. Yakından polis siren sesi geldi beni daha sonra bıraktılar. 'Şikayetçi olursan daha çok üzerine saldırırız' dedikleri için ve delil olmadığı için resmi şikayet başvurusu yapmadım. 1 hafta sonra Onur Apaydın tutuklandı zaten." diye konuştu.
Nihal Candan (İHA)
Güzeller, Onur Apaydın'ın sanık İlker Oflu'yla telefonda görüntülü görüştüğünü, hesapları kapatması için 12 saat süre verip, kendisini bıraktıklarını anlattı.
BAHAR HERKESTEN PARA İSTERDİ
Babası konusunda da tehdit edildiğini kaydeden Güzeller, "Ben delil olmadığı içi şikayette bulunmadım. Alisya Bahar Candan genel olarak herkesten para istiyordu. Yeni tanıştığı birinden bile para isterdi." ifadelerini kullandı.
Duruşmaya SEGBİS aracılığıyla bağlanan Onur Apaydın ise tanığın aleyhinde söylediklerini kabul etmedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına hükmetti.
Eksik hususların giderilmesi için duruşma ertelendi.
Nihal Candan (İHA)
İDDİANAMEDEN
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki sanık, Gülnihal Çiçek ve Alisya Bahar Candan'ın da aralarında olduğu 21 sanık yer alıyor.
İddianamede, Onur Apaydın ve İlker Oflu'nun şebekenin elebaşıları olduğu, dolandırıcılık ve tefecilik suçlarından gelir sağlamak üzere teşekkül eden organize suç örgütünün üyesi şüphelilerin, örgüt yapısı ve iş bölümünün sağladığı kolaylıktan faydalanarak suç dünyasında "sazan sarmalı" diye tabir edilen dolandırıcılık yöntemini uyguladıkları belirtiliyor.
İddianamede, Alisya Bahar Candan'ın ablası Gülnihal Çiçek'e kıyasla suç örgütü içinde daha etkin rol oynadığı, Çiçek'in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınıp adli kontrol şartıyla tahliye edildiği anlatılıyor.
Alisya Bahar Candan'ın, "suç örgütüne üye olmak" ve "kişinin kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık" suçlarından 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Gülnihal Çiçek hakkında ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Diğer sanıklar hakkında ise farklı suçlardan değişik sürelerde hapis cezası talep ediliyor.