![](https://iatkv.tmgrup.com.tr/34d1c1/0/0/0/0/600/450?u=https%3a%2f%2fitkv.tmgrup.com.tr%2f2023%2f12%2f07%2f1701965312538.jpeg&mw=700)
"BUGÜNE KADAR CİNSEL KARMAŞA YAŞAYAN ÇOK KİŞİ KURTULDU"
Öztürk, 2020 yılında platformun kurulması sürecinde cinsel karmaşa yaşayanlara destek olabilmek için nasıl bir yöntemin kullanılması gerektiğine dair araştırmalarının sonuçlarını şöyle aktardı, "Bu işe girdiğimiz zaman 'Cinsel kimlik karmaşalarına nasıl destek olabiliriz? Neden toplum buna iteleniyor ve çocukları kurtarabilir miyiz?' diye baktık. Ama bir gördük ki buzdağının altında çok büyük bir resim var. O kadar büyük güçler var ki, bunun arkasında. Hayat, medya, internet, etkiler... Her şey sizi oraya götürüyor. Bunun karşısında olanlara karşı ise ciddi bir dayatma var. En kötüsü cinsel karmaşa yaşayan bireylerin sonrasında tedavi hakları yok. Ne yazık ki cinsel kimlik karmaşası yaşıyorsa kişi her türlü desteği yanında görüyor, önü açılıyor ve yönlendiriliyor. Trans ameliyatları da buna dâhil. Ama kişi 'Çocuktum, bir cinsiyet psikolojisi yaşıyordum.
Bundan vazgeçtim' dediğinde ona o hakkı vermiyorlar. Dünya toplumu bu şekilde şekillendiriyor. Biz de 'Bunun çözümü yok mu?' diye düşündük. Baktık ki dünyada bu konu için teknikler var. En son çıkan tekniğin İmaj Dönüşüm Terapisi (ImTT) olduğunu gördük. Cinsel kimlik karmaşası yaşayan bireylerde biz ImTT tekniğini, maneviyat psikolojisi ile beraber birleştirip bağlama ve travma terapisi oluşturduk. Bir klinik psikolog ekibimize bu eğitimi aldırdık. Daha sonra bu eğitimi alan gençleri de bize başvuran aileleri ve çocuklarını onlara ve terapistlere yönlendirmeye başladık. Hiçbir para almıyoruz. 50 eğitmenimiz var. Bugüne kadar cinsel karmaşa yaşayan çok kişi kurtuldu. Buradaki temel öncelik kişinin bunu istemesi. Anneler arayıp destek olmamızı istiyor. Çocuk ise trans ameliyatına hazırlanmış. Yıllarca psikoloğa gitmiş ama biyolojik kimliği dışında bir yönelime göndermiş. Kimse 'Bunun travmasını ben çözeyim, bu neden böyle?' diye sormuyor."
![](https://iatkv.tmgrup.com.tr/c45ca2/0/0/0/0/600/450?u=https%3a%2f%2fitkv.tmgrup.com.tr%2f2023%2f12%2f07%2f1701965318004.jpeg&mw=700)
"EBEVEYNLER ÇOCUKLARINA DİJİTAL MECRALARDA KISITLI SÜRE UYGULAMALI"
Cinsel karmaşa yaşayan çocukların ailelerinin kendilerine başvurduğunu dile getiren Öztürk, ebeveynlere de çocuklarını dijitaldeki tehlikeli içeriklerden nasıl koruması gerektiğini şöyle açıkladı, "Anne babalar çocuklarına dijital mecralarda kısıtlı süre uygulamalı. İnternet için aile paketleri var. Bir sınır getiriyorsunuz, çocuğun önüne tehlikeli içerikler gelmiyor. Bunu birçok aile bilmiyor. Ayrıca aileler çocuklarıyla daha fazla zaman geçirmeli ve toplu faaliyetler yapmalı."