YANDAŞLARA AVANTAJ
Sayıştay raporunda Ödemiş Entegre Tesisi'ne ilişkin yapılan açıklamada, ek protokol ile firmaya mali avantaj sağladığı tespit edildi. Raporda konuya ilişkin, "Ödemiş Entegre Katı Atık Yönetimi Tesislerinin Yapımı ve İşletilmesi İşinin ihale edilmesi sonrası imzalanan üçlü protokol kapsamında taraf olunduğu ve İmtiyaz Sözleşmesi'nde yazılı usul izlenmeksizin imtiyaz sahibi şirket ile imzalanan ek protokol ile de imtiyaz sahibi firmaya mali avantaj sağlandığı görülmüştür" ifadeleri yer aldı.
BUCA METROSU İHALESİNDE AYKIRILIK
Sayıştay, Buca Metrosu ihalesinde "Eşit muamele" ve "İhalenin Güvenilirliği" ilkelerine aykırılık teşkil edildiğine dikkat çekti. Öte yandan Sayıştay'ın bir diğer dikkat çektiği durum ise, ihalenin aşırı düşük teklif sahibi istekliye bildirilmeksizin sonuçlandırılması oldu.
BELEDİYE PERSONELİ YÖNETİM KURULUNDA
Büyükşehir Belediyesi'nde tam zamanlı sözleşmeli tabip olarak çalışan personelin Büyükşehir Belediyesi'nin şirketinde murahhas yönetim kurulu üyesi olarak görev aldığı ve bunun düzenlemelere aykırı olduğunu fark eden Sayıştay, duruma ilişkin idari ve adli işlem başlatılması gerektiğini vurguladı. Öte yandan İç Denetim Birim Başkanı'nın da belediye şirketinin yönetim kurulunda görev aldığını belirten Sayıştay raporunda, "iç denetçiye asli görevi dışında hiçbir görev verilemeyeceği ve yaptırılamayacağı hükmü gereği şirketlerin yönetim kurulunda görev alması mümkün değildir" ifadelerine yer verdi.
BASMANE ÇUKURU UYARISI
KEnt merkezinde bulunan ve kamuoyunda Basmane Çukuru olarak bilinen alanın 1997 yılından itibaren şantiye alanı olarak atıl halde kaldığına dikkat çeken raporda, "Yürürlükte bulunan imar planları doğrultusunda söz konusu taşınmazın belediye tarafından İzmir iline yeniden kazandırılması gerekmekte olup kamu kaynağı olan taşınmazın kullanımı sağlanmalıdır" ifadeleri yer aldı.
KAYIT DIŞI ARAÇLAR
Belediye tarafından 2021 yılında satın alınan 37 adet çöp kamyonundan 23 adedinin bir ilçe belediyesine, 14 adedinin ise farklı ilçe belediyelerine devredildiğini belirten Sayıştay, taşınır devirlerini iptal ederek çöp kamyonlarının Büyükşehir Belediyesi envanterine kayıt edilmesi gerektiğine dikkat çekti. Öte yandan yine Büyükşehir Belediyesi tarafından 2022 yılında satın alınan 12 adet minibüsün 12 farklı ilçe belediyesine devredildiğine dikkat çeken Sayıştay, minibüslerin de envantere kayıt edilmesi gerektiğini vurguladı.
TAKSİ İŞLETMEDE SÜRE VERİLMEDİ
Büyükşehir Belediyesi tarafından ihale kararıyla verilen taksi işletme hakkında süre belirtilmediğine dikkat çeken Sayıştay, "Encümen kararıyla ihale ile verilen işin şartnamesinde süre belirtilmeyen taksilere hakkın 10 yıllığına kiraya verildiği kabul edilerek şimdiden gerekli bildirimlerin yapılması ve 10 yıllık süre sonunda ihale suretiyle verilmesi için gerekli sürecin işletilmesi gerekir" ifadeleri kullanıldı.
OTOPARKLARDA GELİR KAYBI
Büyükşehir Belediyesi'nin şirketine devrettiği açık ve kapalı otoparklar ile yol kenarı parkomatlı park yerleri ve şirketin ecrimisil ödeyerek işlettiği yerlerden herhangi karar olmaksızın 4736 sayılı Kanun'a aykırı olarak kişileri sürekli ücretsiz kart vermek suretiyle yararlandırdığına dikkat çeken Sayıştay, "Oluşan gelir kayıplarının şirketten talep edilerek ilgililer hakkında gerekli sürecin işletilmesi ve söz konusu kartların iptalinin sağlanması gerekir" dedi.
KATLI OTOPARKIN KİRA ARTIŞI HATALI
Büyükşehir Belediyesi'ne ait taşınmazların kira artışının hatalı yapıldığı aktarıldı. Öte yandan Çankaya'daki katlı otoparkın meclis kararında süre belirtilmediği ve kira artışının hatalı yapıldığına dikkat çekildi.
İSTANBUL'DAKİ TAŞINMAZIN DURUMU
1959 yılında satın alınan ve İzmir Büyükşehir Belediyesi mülkiyetine bulunan İstanbul İli Beyoğlu İlçesi Sururi Mahallesi 853 ada 17 parsel 697 m2 arsanın üçüncü şahıslar tarafından kullanıldığı tespit edildi. Raporda, taşınmaz üzerindeki üçüncü şahısların kullanımı sonlandırılarak taşınmazın değerinden ve mülkiyetinden Belediye tarafından faydalanılması gerektiğine dikkat çekildi.
BELEDİYEYE AİT BİNA BEDAVA KULLANILIYOR
Mustafa Kemal Sahil Bulvarı ile Karataş Lisesi arasında kalan zemini deniz dolgusuyla oluşturulması sonrasında Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa ettirilen binanın 17.10. 2001 tarihinden itibaren üçüncü şahıslar tarafından herhangi bir kira bedeli ödenmeden kullanıldığı tespit edildi.
44 DÜKKANIN BEDELİ TAHSİS EDİLMEDİ
Raporda, Foça İlçesi Fevzipaşa Mahallesi 1751 Ada 3 No'lu taşınmazın üzerinde belediye tarafından inşa edilen ve %50 ortak olunan 44 adet dükkanın değerinden faydalanılmadığına dikkat çekildi. 44 adet dükkanın kira bedellerinin geçmiş kiralamalara ilişkin tutarlar da hesaplanarak takip ve tahsilatının yapılması gerektiği vurgulandı. Büyükşehir'in mülkiyetinde bulunan taşınmazların diğer kamu idarelerine anlaşma yapılmadan tahsis edildiğine ve süre verilmediğine dikkat çekildi.
İZOTAŞ'IN KAR PAYI KONTROL EDİLMEDİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Yap-İşlet-Devret Modeli ile yaptırılan İzmir Şehirler Arası Otobüs Terminali sözleşmede öngörülen kapı giriş ve çıkışları kontrol noktasında belediye personelinin olmaması sebebiyle belediye payının kontrolünün yapılmadığına dikkat çekildi. İzmir Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde ruhsata aykırı yapıların olduğu, bu yapıların işletici firma tarafından kiraya verilerek ilave gelir kalemleri yaratıldığı ve sözleşmede yalnızca otobüs girişlerinden hasılat öngörüldüğü için belediye tarafından gelir elde edilemediğine dikkat çekildi.
ZARAR EDEN TEŞEBBÜSLER İÇİN SERMAYE ARTIRIMI
Büyükşehir Belediyesi iktisadi teşebbüslerinin sürekli zarar etmesi sebebiyle her yıl belediye tarafından sermaye artırımına gidildiği ve 2017-2022 yılları arasında belediyenin zarar eden şirketleri için yapmış olduğu sermaye artırım tutarının 3.953.920.512,43 TL olduğuna dikkat çeken Sayıştay, fuar, park, restoran, tesis işletmeciliği gibi kar edilmesi olağan belediye faaliyetlerinde ise kar elde edilmesi ve elde edilen bu kar sonucu belediye bütçesine katkıda bulunulması gerektiğini vurguladı.
TUNÇ SOYER KOLTUK DERDİNE DÜŞTÜ
Tunç Soyer İzmir'i batağa sapladı ancak yine koltuğunu düşünüyor... CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'nun ardından genel başkan olan Özgür Özel'in koltuğu Ekrem İmamoğlu vesayeti altında...
İmamoğlu ve Özel, Tunç Soyer'in üzerini çizdi fakat sebebi Soyer'in Sayıştay raporuyla da "yetersizliği" değil kurultay sürecinde Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanında saf tutması...
Özgür Özel "İstanbul, Ankara, Aydın tamam, İzmir'de anket var" diyerek Soyer'e gözdağı verdi. Gelişme üzerine Soyer "Ciddi olarak bunu hak etmediğimi düşünüyorum" açıklamasını yaptı. Gelişmeler üzerine panikleyen Soyer, Parti genel merkezinin yapacağı anket öncesi İzmirlilere şirin gözükmek için önceki gün kentte yaşayan milyonlarca seçmenin cep telefonuna SMS mesajı göndererek göreve geldiği Mart 2019'dan bu yana yapmayı vadettiği 165 projeden 144'ünü yani yüzde 87'sini tamamladığını iddia etti.
CHP'den Soyer'i veto eden bir açıklama daha geldi. CHP Sözcüsü Deniz Yücel katıldığı canlı yayında "Tunç Soyer yeniden aday olmak istediğini söyledi. Öncelikle belediyelerin CHP'de olduğu illerde anketler yapılacak. Memnuniyet varsa devam edecekler. Memnuniyette azaldıysa diğer aday adayları düşünülebilir." ifadelerini kullandı.
SOYER KOLTUKTAN KALKMAK İSTEMİYOR: BAŞKA PARAMETRELER DE DİKKATE ALINMALI
CHP yandaşı Cumhuriyet'e konuşan Soyer CHP yönetimine "koltuktan kalkmıyorum" mesajı verdi. "Bir dönem daha hak ettiğimi düşünüyorum" diyen Soyer şunları söyledi:
"Biz göreve başladığımız günden itibaren anket çalışması yaptık ve sürekli yapıyoruz. Eksikliklerimizi, halkın memnuniyetini görmek için anket yaptırdık. Anketten çekinmemiz söz konusu değil. 14 Temmuz 28 Temmuz aralığında bir anket yaptırdık. Elimize gelen anket sonuçlarına göre yüzde 57. Ben yüzde 58.1 ile seçilmiştim. O dönem ittifak da vardı. İttifak ortada yokken isme yönelik bir oran çıkması bizi mutlu etti. Bundan sonra yeni anketler de gelecektir. Anketlerden asla çekinmeyiz. Yeter ki objektif olsun."
Anketlerin tek başına yeterli olmadığı belirterek genel merkezde mesaj veren Soyer, "Genel merkez anket oranlarına bakarak bir değerlendirme yapacağını düşünmüyorum. Mesela ankette adaya yüzde 65 veya 70 oranı çıktı. Peki yerine düşündüğünüz aday ya 65 değilse o zaman nasıl olacak. Mutlaka, altyapı, kentte kattığı değerler, parti ideolojisi ile model örnek uygulamalar ortaya konulmuş mu buna da bakılması gerekir. Anketle sınırlı bırakılmaz. Başka parametreler dikkate alınmalı" dedi.
SORUŞTURMA İDDİASINA AK PARTİ'DEN TEPKİ
Öte yandan Tunç Soyer ile ilgili soruşturma başlatıldığına dair iddialar da gündeme geldi.
Soyer'e hem Osmanlı devletine hakaretten hem de Seferihisar Belediye Başkanı olduğu dönemde, belediye binasının önündeki kilise çanını Yunanistan Konsolosluğu'na verdiği iddiasıyla soruturma başlatıldığı iddia edildi.
AK Parti'den yapılan açıklamada Soyer'in koltuğunu korumak için "Siyasi mağduriyet" çabasına girdiği belirtilerek tepki gösterildi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ şunları söyledi:
"Birkaç günden beri bazı basın yayın organlarında, "9 Eylül törenlerinde ecdadımıza hakaret ettiği gerekçesiyle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında soruşturma başlatıldığına" ilişkin haberler yer almaktadır.
İşin özeti şudur; Osmanoğlu ailesinden ve diğer vatandaşlarımızdan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na bu konuyla ilgili suç duyurusunda bulunulmuştur. Başsavcılık da İçişleri Bakanlığı'na Tunç Soyer hakkında araştırma yapılmasını talep etmiştir. Talep doğrultusunda İçişleri Bakanlığı'nca araştırma başlatılmıştır. Bununla ilgili yazı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na ulaşınca Tunç Soyer veya ekibi tarafından, zamanlaması da manidar bir şekilde soruşturma başlatılmış gibi bazı basın yayın organlarına servis edilmiştir.
Yine aynı şekilde, bazı basın yayın organlarında; "İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in Seferihisar Belediye Başkanı olduğu dönemde, belediye binasının önündeki kilise çanını Yunanistan Konsolosluğu'na verdiği iddiasıyla ilgili olarak soruşturma açıldığına" ilişkin haberler yer almaktadır.
Bir vatandaşın Seferihisar Kaymakamlığı'na ısrarlı şikâyeti üzerine, bu iddia ile ilgili de İçişleri Bakanlığı'nın araştırması devam etmektedir.
Durum bu kadar açık ve net iken başarısızlığını örtbas etmeye çalışan Tunç Soyer, kurultay sürecinde yanlış ata oynamasına müteakip adaylığının tehlikeye girdiğini anlayınca bu iki olaydan da "siyasi mağduriyet" çıkarmak istemektedir. Bu hal ve davranışlar bizim şimdiye kadar tecrübe ettiğimiz gibi CHP siyasetinin tipik bir örneğidir.
Ortada bir soruşturma ya da iddianame bile yokken bir bardak suda fırtına koparmaya çalışan Sn. Tunç Soyer'e tavsiyemiz; İzmir'in sorunları dağ gibi birikmişken, hemşehrilerimiz
hizmet beklerken siyasi ayak oyunlarını bir yana bırakıp hiç olmazsa şu dört ayında belediye başkanı olarak çalışmasıdır."