Dışişleri Bakanlığı'ndan Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporuna sert tepki: Sığ ve vizyonsuz yaklaşım

Son dakika haberi! Avrupa Parlamentosu’nun (AP) tavsiye kararı niteliğinde olan 2022 Yılı Türkiye Raporu'na Dışişleri Bakanlığından sert tepki geldi. Bakanlık, Türkiye'ye yönelik skandal suçlamalarla dolu olan raporun haksız itham ve önyargılarla dolu olduğunu ifade ederken, "AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır." denildi. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Yanlış, taraflı, temeli olmayan bir rapor. Türkiye'nin reform sürecini görmezden gelmek taraflı ve yanlış" dedi.

Giriş Tarihi 13 Eylül 2023, 23:43 Güncelleme 14 Eylül 2023, 13:15
Dışişleri Bakanlığı’ndan Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporuna sert tepki: Sığ ve vizyonsuz yaklaşım

İÇİNDEKİLER

Dışişleri Bakanlığınca Avrupa Parlamentosu'nun (AP) 2022 Türkiye Raporuna tepki gösterilerek, "Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP'nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek Avrupa Birliği'nin (AB) geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır." ifadesi kullanıldı.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞINDAN AP'YE SERT TEPKİ I VİDEO İZLE

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, AP'nin tavsiye kararı niteliğinde olan 2022 Türkiye Raporunun 13 Eylül'de AP Genel Kurulu'nda kabul edildiği belirtildi.

Raporun AP üyelerinin gündelik popülist siyasetin esiri olduklarını, hem AB'ye hem bölgeye yönelik doğru stratejik yaklaşım geliştirmekten ne kadar uzak kaldıklarını da gösterdiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP'nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB'nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır. Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılması için bir fırsat penceresinin açıldığı, kıtamızın istikrarı ve güvenliği açısından böylesi kritik bir dönemde, AP'nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz. Ayrıca AP'nin rapora dahil ettiği Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konularında belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır."

Gelecek dönemde Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ile vize serbestisi diyaloğunun hızla tamamlanması Türkiye'nin AB ile ortak hedefi olduğuna dikkati çekilen açıklamada, bu konularda atılacak karşılıklı adımların Türkiye-AB ilişkilerini ve Türkiye'nin birliğe katılım sürecini yeni ve dinamik bir düzleme taşıyacağına işaret edildi.

Türkiye'nin güvenlik, enerji, iklim değişikliği, göç, ticaret sapması ve ekonomik güçlükler başta olmak üzere mevcut tüm sınamalar karşısında AB'yi küresel güç haline getirecek potansiyele sahip olduğu vurgulanan açıklamada, "Bu gerçeğin tespiti, bazı çevrelerin günlük çıkarlarına teslim olmayan vizyoner bir bakış açısıyla mümkündür." değerlendirmesi yapıldı.

Açıklamada, gelecek yıl AP seçimleri sonrasında oluşacak yeni Parlamentonun tarafsız, rasyonel ve yapıcı bakış açısıyla hareket edeceğinin ümit edildiği kaydedildi.

YANLIŞ TARAFLI TEMELİ OLMAYAN BİR RAPOR
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Yanlış, taraflı, temeli olmayan bir rapor. Türkiye'nin reform sürecini görmezden gelmek taraflı ve yanlış" dedi.

Avrupa Parlamentosunda (AP) Türkiye hakkında hazırlanan 2022 yılı raporu kabul edildi. AP'nin Türkiye raportörü Nacho Sanchez Amor'un hazırladığı 2022 Türkiye Raporu, AP Genel Kurulunda yapılan oylamada 18'e karşı 434 oyla kabul edildi. 152 milletvekili çekimser oy kullandı.

ÜYELİK MÜZAKERELERİNİN SONLANDIRILMASI KABUL EDİLMEDİ
Temel haklar, hukukun üstünlüğü gibi konularda eleştirilere yer verilen raporda, Türkiye'nin üyelik sürecine ilişkin perspektif ise işbirliği odaklı aktarıldı. Türkiye ile üyelik müzakerelerini sonlandırmayı içeren değişiklik önergesi ise 460 oyla reddedildi, raporda yer almadı.

6 Şubat depremlerinden duyulan üzüntünün yinelendiği raporda, Avrupa Birliği'nin (AB) insani ihtiyaçların karşılanması ve yeniden yapılanma çabalarına destek vermeye devam etmesi gerektiğini belirtildi.

Raporda Türkiye'nin Ukrayna'daki savaşı kınaması ve Ukrayna'nın egemenliği ile toprak bütünlüğüne bağlılığından memnuniyetle söz edilirken, AB'nin Rusya'ya yönelik politikasıyla yüzde yüz uyum gösterme çağrısı yapıldı.

Raporda şu ifadeler kullanıldı:

"(AP), Türkiye'nin Ukrayna ile Rusya arasındaki müzakereleri kolaylaştırma çabalarını memnuniyetle karşılar ve Türkiye'nin BM ile birlikte, küresel tahıl sıkıntısının giderilmesine yardımcı olmada hayati önem taşıyan Karadeniz Tahıl Girişimi'ne aracılık etme ve onu canlı tutma konusunda oynadığı önemli rol için takdirini yineler."



"İSVEÇ'İN NATO ÜYELİĞİ EN KISA SÜREDE ONAYLANMALI"
Raporda ayrıca, Türkiye'den, İsveç'in NATO üyeliğini en kısa sürede onaylaması istendi. Türkiye'deki demokrasi, yargı ve medyanın bağımsızlığı ile farklı etnik ve dini gruplarla kadın ve LGBTİ haklarına yönelik iddiaların yer aldığı raporda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının tümüne uyma çağrısı yapıldı.

Raporda Türkiye, çevre ve iklim eylemiyle ilgili AB direktifleri ve kanunlara uyum konusunda ilerleme kaydetmeye davet edildi.

Türkiye'nin, Ermenistan, Mısır, İsrail ve Körfez ülkeleri gibi birçok ülkeyle ilişkilerini normalleştirme yönünde attığı son adımların memnuniyetle karşılandığı belirtilen raporda, "(AP), Türkiye'nin Avrupa Siyasi Topluluğu zirvelerine katılımını memnuniyetle karşılar." denildi.



DIŞ POLİTİKA
Raporda Türkiye'nin, AB'nin dış politikasıyla birçok açıdan farklılık göstermeye devam ettiği kaydedilirken, Türkiye'nin Suriye, Irak ve Libya'da oynadığı role yönelik eleştirilere yer verildi.

Türkiye'nin AB için kilit önemdeki bölgelerden Batı Balkanlar ile özel bağlarının altının çizildiği raporda, Doğu Akdeniz'de son dönemde gerilimin azalmasına ilişkin olumlu ifadeler yer aldı.

Raporda ayrıca, Kıbrıs'ta tek çözümün, tek uluslararası yapıya sahip iki toplumlu, iki bölgeli bir federasyon temelinde olduğu öne sürüldü.

Türkiye'nin, dünyanın en büyük mülteci nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam etme çabaları takdir edildi, AB Komisyonu'na Türkiye'ye daha fazla destekte bulunma çağrısı yapıldı.



AB'YE KATILIM SÜRECİ "MEVCUT KOŞULLAR İÇİNDE" YENİDEN BAŞLATILAMAYACAK
AP'nin raporunda Türkiye'nin siyasi, ekonomik, enerji ve dış politika açısından stratejik öneme sahip bir ülke, kilit bir ortak olduğu vurgulanarak, AB-Türkiye ilişkilerinin uzun vadeli bir vizyona dayanması ve işbirliği üzerine inşa edilmesi çağrısında bulunuldu.

Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin "mevcut koşullar içinde" yeniden başlatılamayacağı belirtilen raporda, ilişkilerin geleceği için karşılıklı çıkarları kapsayan "paralel ve gerçekçi" bir çerçeve bulmaya yönelik sürecin başlatılması tavsiye edildi.

TÜRK ERASMUS ÖĞRENCİLERİNE VİZE İŞLEMLERİNİ HIZLANDIRIN ÇAĞRISI
Raporda ayrıca üye ülkelere Türk Erasmus öğrencilerine yönelik vize işlemlerinin hızlandırılmasına yönelik tedbirleri uygulama davetinde bulunuldu.

AP'nin raporları, tavsiye niteliği taşıyor ve bağlayıcılığı bulunmuyor.



ADALET BAKANI TUNÇ'TAN AP'NİN "2022 TÜRKİYE RAPORU"NA TEPKİ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu'nda kabul edilen "2022 Türkiye Raporu"na ilişkin, "Söz konusu rapor, Türkiye'deki güncel reform çalışmalarını ve insan hakları ile hukukun üstünlüğü alanlarındaki gelişmeleri görmezden gelen, objektif olmaktan uzak, verilere dayanmayan haksız, temelsiz ve hezeyanlarla dolu bir rapordur." ifadelerini kullandı.

Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 13 Eylül'de AP Genel Kurulu'nda, 2022 Türkiye Raporu'nun oy çokluğu ile kabul edildiğini belirtti.

Raporun, Türkiye gerçeklerinden uzak, bazı marjinal çevrelerin tesiri altında ve tek yanlı hazırlandığının açık olduğunu ifade eden Bakan Tunç, şunları kaydetti:

"Söz konusu rapor, Türkiye'deki güncel reform çalışmalarını ve insan hakları ile hukukun üstünlüğü alanlarındaki gelişmeleri görmezden gelen, objektif olmaktan uzak, verilere dayanmayan haksız, temelsiz ve hezeyanlarla dolu bir rapordur. Bu raporun Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki olumlu gündeme herhangi bir katkı sağlamadığı açıktır.

Türkiye, bir yandan Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hakkaniyetli ve adaletli dış politikası ile dünya barışı için çalışırken, diğer yandan da hukuk ve yargı alanında kendi insanımızın esenliği için ortaya koyduğu reform kararlılığından bugüne kadar taviz vermediği gibi bundan sonra da asla taviz vermeyecektir. Bu vesileyle, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne olan sarsılmaz inancımızla dün olduğu gibi bugün de güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğimizin bilinmesini isteriz."

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN