Boğaziçi Film Festivali'ndeki "Şebnem Korur Fincancı" yalanına sert tepki: "B sınıfı ajitasyon ayini!"

Son dakika haberi! TSK'ya kimyasal silah iftirası atan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın "barış" dediği için tutuklandığı yalanını Boğaziçi Film Festivali'nin kapanışında ortaya atan yönetmen Özcan Alper'e tepki gösteren Burak Haktanır'ın tavrını köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok, "Sağ olsun bu ucuz, b sınıfı ajitasyon ayinine bir yabancılaştırma efekti olarak dalıverdi. "TSK kendini savunamıyor mu zıpçıktı" sözleriyle Burak Haktanır'ı hakaret ederek susturan sunucu Korhan Abay'ın durumu da ayrıca içler acısıydı." ifadelerini kullandı. Alper'in küresel çetenin yolundan gittiğine dikkat çeken Altınok, "Yönetmen Alper de bu sadece bu yoldan yürüyen, sürüye uyan bir isim." dedi.

Giriş Tarihi 31 Ekim 2022, 08:37 Güncelleme 31 Ekim 2022, 09:30
Boğaziçi Film Festivali’ndeki Şebnem Korur Fincancı yalanına sert tepki: B sınıfı ajitasyon ayini!

İÇİNDEKİLER

Boğaziçi Film Festivali'nde, TSK'ya kimyasal silah iftirası atan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın, "Barış" dediği için tutuklandığı yalanını ortaya atan yönetmen Özcan Alper'e tepki gösteren oyuncu Burak Haktanır, "Ödül törenleri ne yazık ki artık devlete, rejime hakaret etme, laf sokma, şov yapma etkinliklerine dönüştü!" dedi.



FESTİVALDE FİNCANCI YALANI | VİDEO İZLE

Sahnedeki terörü aklama çabasına tepki gösteren oyuncu Haktanır, Sabah'a yaptığı açıklamada, "Allah'tan korkun, bu kadın sırf barış dediği için mi içeride? Bizleri aptal mı zannediyorsunuz? İşin kahredici kısmı salondan büyük bir destek alması oldu." ifadelerini kullandı.

Haktanır, yaşanan skandalı ve sonrasında yaşananları şu sözlerle anlattı:

Ödül törenleri ne yazık ki mevcut siyasal iktidara laf sokma, devletin rejimine söz söyleme, şov yapma etkinliklerine dönüşmüş durumda. İstisnasız hemen hemen hepsinde benzer şeyleri görüyoruz. Program 2 saatten fazla sürdü. Olay son 15 dakikasında oldu. Ve şaşırmıştım, kimse taşkınlık yapmamıştı. Ara ara taşkınlık yapanlar vardı ama tolere edilebilir şeylerdi.

"O KADIN TSK'YA İFTİRA ATTI"
Fakat yönetmen Özcan Alper'in bütün salonun gözünün içine baka baka, kameraların önünde, milleti enayi yerine koyarak, 'Sırf barış dediği için şuan hapiste olan' cümlesini kurunca ben tepki gösterdim. Allah'tan korkun, bu kadın sırf barış dediği için mi içeride? Bizleri aptal mı zannediyorsunuz? İşin kahredici kısmı salondan büyük bir destek alması oldu. Dedim ki, o kadın TSK'ya iftira attı.

Attığı iftiradan dolayı hapiste. Duyduğu halde tekrarlatıyor. İşine gelmiyor. Sunucu onlardan yana tavır koyarak, onların lehine yatıştırmaya çalıştı.

"İNSAN BİRAZ UTANIR"
Sektörde ağırlıklı olarak bu tip insanlar var. Bir de kalkıp içinden geçtiğimiz bu karanlık günler diye açıklama yapıyorlar. Suriye gibi, Ukrayna gibi başımıza bombalar mı yağıyor? Son teknolojiyle hayata geçirilen AKM'de bu konuşmayı yapıyorsun, insan biraz utanır. Esas bunların zihninin içi karanlık. Bu kadın, Amerika ülkemize saldırsın diye bilinçli bir şekilde bu söylemi kullandı. Bu zihniyetlere prim verilmesin artık.

Salondan çıktıktan sonra sunucu 'zıpçıktı' diye bir laf söylemiş. Sana mı kaldı bu işlerde taraf tutmak. Ben bunu bütün samimiyetimle söylüyorum, bunun şahsi reklama dönüşüyor algısından çok korkuyorum.

"DIŞARIDA TEBRİK EDENLER SALONDA YALNIZ BIRAKTI"
Salon karşı tarafı destek mahiyetinde alkışladı. Salonu terk ettim ama kaçtı gitti demesinler diye bekledim. Kavga için beklemedim.

Ola ki birinin anlatacak bir sözü var diye. Kapıdan çıkan bana sarılıyor. Duygularımıza tercüman oldun diye. İçeride niye destek vermediniz? Ben niye tek kaldım içeride? Bu adamlar PKK'yı bile elleri patlarcasına alkışlarken sen neredeydin? Salonu terk etseydin, tepkini koysaydın. Dışarıda tebrik edenlere de tepkimi gösterdim.

B SINIFI AJİTASYON
Konuyu köşesise taşıyan Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok, "Ne var ki sektörden bir isim, oyuncu Burak Haktanır, sağ olsun bu ucuz, b sınıfı ajitasyon ayinine bir yabancılaştırma efekti olarak dalıverdi. "TSK kendini savunamıyor mu zıpçıktı" sözleriyle Burak Haktanır'ı hakaret ederek susturan sunucu Korhan Abay'ın durumu da ayrıca içler acısıydı." ifadelerini kullandı.

FİNCANCI YALANINA SERT TEPKİ | VİDEO İZLE


İşte Altınok'un bugünkü yazısı;

Boğaziçi Film Festivali isimli bir etkinlikte ödül alan yönetmen Özcan Alper'in ödülünü, PKK'nın kimyasal yalanlarını yayan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı'ya adaması konuşuluyor.
Şaşırtıcı bir durum yok.
Kültür endüstrisinin tüm kolları gibi sinemada da suyun başı tutulmuş.
PKK gibi Küreselci çetenin sevk ve idaresindeki kiralık örgütlere methiye düzmenin serbest, bu oyuna itiraz etmeninse "eril dil" denilerek kaba sabalığa, gericiliğe, "yandaşlığa" eşitlendiği bir cangıl.


Adana Film Festivali'nde yönetmen Semih Kaplanoğlu'nu sahneye çağırıp elini sıkmaya tenezzül etmeyen Meltem Cumbul'dan da hatırladığımız bu güler yüzlü faşizm bize özgü bir durum da değil.

Bütün tarz etkinlikler dünyanın her yerinde, politik doğruculuk kalıplarıyla cilalanmış küreselci söylemin şovlarına sahne oluyor.
Öyle ki Hollywood'da Amerikalıların lideri Trump'a cinsiyetçi, ayrımcı diye hakaret etmeyene ödül mödül yok.
Yönetmen Alper de bu sadece bu yoldan yürüyen, sürüye uyan bir isim.


"Asla savaş olsun demeyen hep barış olsun diyen bir kadın. Fincancı sadece barış dediği için linç kampanyasına maruz kaldı" şeklindeki konuşmasıyla gerçeği eğip büküyor. Üstelik en vasat, sığ kalıplarla.
Zira Fincancı'ya "barış" dediği için tepki gösterilmiyor. Hanımefendi, anayasal bir kurumun başında olmasına karşın, terör örgütünün "TSK'nın kimyasal silah kullandığı" şeklindeki delilsiz iddiasını yaydığı için eleştiriliyor.
Ne var ki sektörden bir isim, oyuncu Burak Haktanır, sağ olsun bu ucuz, b sınıfı ajitasyon ayinine bir yabancılaştırma efekti olarak dalıverdi.
"TSK kendini savunamıyor mu zıpçıktı" sözleriyle Burak Haktanır'ı hakaret ederek susturan sunucu Korhan Abay'ın durumu da ayrıca içler acısıydı.
Salonu dolduran sinemaseverlerin klişe tekrarla hiptonize olmuş gerçeklik algısına cesurca şok tedavisi yaptı. "Övdüğünüz o kadın TSK'ya iftira attı" diyerek haykırdı.
Artık o mahallede işinin zor olduğu kesin... Konforlu diye kolayı seçene, mahallede kalmak için uygun adım yürüyüşe geçene sanatçı denilemeyeceği de...

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN