
Son dakika haberine göre Başkan Erdoğan, Büyük Çamlıca Camisi Konferans Salonu'ndaki İstanbul Mushafı'nı Takdim ve Tanıtım Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu.
Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"İstanbul'un hat sanatının merkezi olmayı sürdürmesi medeniyetimizin gücünü, tarihimizin devamlılığı, geleceğimizin aydınlığını göstermektedir. Maziden atiye kurduğumuz köprünün en güçlü ayaklarından biri olan yazı sanatımızın bugünkü temsilcilerini saygıyla selamlıyorum.
'HER İKİ EMİR İNSANA BİLMEDİĞİNİ ÖĞRETENDİR'
Kur'an-ı Kerim'in ilk emri 'oku' ayeti, onu takip eden ikinci hatırlatması da 'yaz' telkinidir. Rabbimizin biz kullarına okumayı ve kalemle yazmayı öğretmesinin elbette bir sebebi vardır. Her iki emir insana bilmediğini öğretendir. Bizlere varlığın, ilmin ve hikmetin kaynağını işaret eder.
Medeniyet ve kültürümüzde yazının kendisi öylesine kıymetlidir ki, büyüklerimizin üzerinde yazı bulunan herhangi bir kağıdın bile ayaklar altında kalmasına rıza göstermediklerini hatırlıyoruz.
Yazıya geçirilen eser Kur'an-ı Kerim olduğunda ise insanların hem gözünü hem gönlünü okşayan nüshalara çıkmaktadır. İstanbul Mushafı da bu geleneğin zirvesi olmaya talip çalışmadır. Rabbim Hüseyin Kutlu hocamızdan razı olsun.
Tarih farklı medeniyetlerin yükselişine ve düşüşüne şahitlik etmiştir. Dünyanın son birkaç asrına ise Avrupa ve Amerika merkezli Batı medeniyetinin damga vurduğunu söylemek herhalde yanlış olmaz. Bu süreçte kölelik, katliam, sömürü, istismara kadar uzanan boyutları vardır.
Batı medeniyeti dünyayı sanat, kültür, sinema, dizi, müzik, resim, sporuyla yani modern tabiriyle yumuşak güç unsurları denen içerik üretimiyle istila etmiştir. Burada teknolojinin bizatihi kendisiyle muhteviyatın ayrımını iyi yapmak gerekiyor. İnternet, sosyal medyayı kullanmak herkesin hakkıdır. Şayet içeriğini siz üretmiyor, dilini siz yönetmiyorsa kısa sürede sizi gönüllü şekilde esir alan silaha dönüşür.
'EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ HİÇ ŞÜPHESİZ İNANÇ'
Benzer örnekleri tüm iletişim araçları, medya mecraları için vermek mümkündür. Bu mecranın yeni bir faşizm araçlarına dönmeye başlaması dünyayı tehdidin kucağına itmektedir. Dünya yeniden ırkçılığın, İslam düşmanlığının, ötekileştirmenin yükselişe geçtiği bir döneme girdi.
Avrupa ülkelerindeki seçimlerde ırkçı partilerin iktidara ortak olma, hatta tek başına iktidara gelme seviyesine ulaşmaları üzüntülü ve kaygı verici tablodur. Müslümanlar olarak en büyük gücümüz, imkanımız hiç şüphesiz inanç, iman, birlik ve beraberliğimizdir.