Son dakika: Başkan Erdoğan'dan BM 76. Genel Kurulu'nda önemli açıklamalar: Yeni bir göç yüküne tahammülümüz yok

Son dakika haberleri... Başkan Recep Tayyip Erdoğan, BM 76'ncı Genel Kurulu genel görüşmelerine katıldı. Başkan Erdoğan Zirve'de liderlere hitap etti. Afganistan'dan Suriye'ye Libya'dan Karabağ'a kadar birçok meselede önemli mesajlar veren Erdoğan, "Artık yeni bir göç yükünü karşılamaya ne imkanımız ne de tahammülümüz vardır." ifadelerini kullandı. Aşı milliyetçiliğine tepki gösteren Erdoğan, "Yerli aşımız TURKOVAC'ı yakın zamanda milletimizle birlikte tüm insanlığın istifadesine sunacağımızı ifade etmek istiyorum." ifadelerini kullandı. Başkan Erdoğan, Doğu Akdeniz, Filistin meselesi ve İklim krizine ilişkin de çarpıcı açıklamalar yaptı.

Giriş Tarihi 21 Eylül 2021, 21:39 Güncelleme 22 Eylül 2021, 00:46
Son dakika: Başkan Erdoğan’dan BM 76. Genel Kurulu’nda önemli açıklamalar: Yeni bir göç yüküne tahammülümüz yok

İÇİNDEKİLER

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, BM 76'ncı Genel Kurulu genel görüşmelerine katıldı.

DÜNYAYA SESLENDİ
Başkan Erdoğan, "COVID-19 Salgınının Atlatılması, Sürdürülebilirliğin Yeniden İnşası, Gezegenin İhtiyaçlarına Cevap Verilmesi, İnsanların Haklarına Saygı ve Birleşmiş Milletler'in Yeniden Canlandırılması İçin Dayanıklılığın Umut Yoluyla Tesisi" temasıyla yapılan 76'ncı Genel Kurul'da hitaplarını gerçekleştirdi.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

Kovid-19 salgınında aralarında sevdiklerimizin de olduğu insanları kaybettik. Salgının olumsuz etkilerinin hala devam ettiğini görüyoruz. BM'nin 76. Genel Kurulu'nu da böyle bir atmosferde gerçekleştiriyoruz. Genel Kurulumuzun uluslararası toplumun meselelerine çözüm sağlaması için daha da güçlendirilmesi gerekiyor.

Türkiye olarak BM Genel Kurulu'nun faaliyetlerini en iyi şekilde yerine getirmesi için elimizden geleni yapacağız.

Öncelikle acı da olsa bir gerçeği ifade etmek istiyorum. İnsanlık olarak bize büyük bir aile olduğumuzu hatırlatan bu salgında küresel dayanışma açısından iyi bir imtihan veremedik. Az gelişmiş ülkeler salgın karşısında adeta kaderlerine terk edildi. Küresel sistemin artık çözüm yerine sorun çıkaran bir hale büründüğünü görüyoruz.

Özellikle bu salgının üstesinden küresel birliktelikle gelinebilir.

TURKOVAC'I İNSANLIĞIN HİZMETİNE SUNACAĞIZ
Türkiye olarak elimizde imkanlarımızı dost ve kardeş ülkelerle paylaştık. Tıbbi yardımlarda bulunduk. Bu vesileyle yerli aşımız TURKOVAC'ı milletimizle birlikte tüm dünyanın istifadesine sunacağımızı buradan bildirmek isteriz.

Yaşadığımız hadiseler bize bazı gerçekleri tekrar tekrar hatırlatmaktadır. Acılarımız gibi başarılarımız, sorunlarımız gibi çözümlerimiz de ortaktır.

AFGANİSTAN'IN İSTİKRARA İHTİYACI VAR
Siyasi süreçten bağımsız olarak Afganistan'ın barış ve istikrara ihtiyacı var. Türkiye olarak bu zor olarak Afgan halkına karşı kardeşlik görevimizi yerine getirmeyi sürdüreceğiz.

Suriye'de milyonlarca kişinin insani dramına sebep olan iç savaş 10'uncu yılını geride bıraktı. DEAŞ'la göğüs göğüse çarpışan, PKK terör örgütünün faaliyetlerinin önüne biz geçtik. İdlib'de milyonlarca insanın hem canını kurtardık hem de yerlerinden edilmesini engelledik. Soruna Suriye halkının beklentilerini karşılayacak şekilde siyasi bir çözüm bulunması için daha idari bir çözüm bulunması gerekiyor.

"ARTIK YENİ BİR GÖÇ DALGASINI KARŞILAMAYA İMKANIMIZ YOK"
Bölgedeki terör örgütleri arasında ayrım tyapılmasının, taşeron olarak kullanılmasının kabul edilemez olduğunu ifade etmek istiyorum. Son 10 yılda özellikle dünyanın farklı ülkelerinde yaşanan terör eylemleri, terörün tüm insanlığın ortak düşmanı olduğunu göstermiştir. Ülkemizde Suriyeliler dışında da sayıları 1 milyonu aşan çeşitli statülerde göçmen vardır.

Afganistan'da yaşanan olaylar nedeniyle göç tehlikesiyle karşı karşıyayız. Artık yeni göç dalgasını karşılamaya imkanımız yok.

"BAĞIMSIZ FİLİSTİN DEVLETİNİN KURULMASI ÖNCELİKLERİMİZ ARASINDA"
Filistin halkına yönelik ihlallerin karşısında durmayı sürdüreceğiz. 1967 temelinde, özellikle başkenti Kudüs olan bağımsız ve coğrafi bütünlüğe sahip Filistin devletinin kurulması öncelikli hedeflerimiz arasında yerini koruyor.

"DOĞU AKDENİZ KONFERANSI'NIN DÜZENLENMESİ HALA MASADA"
Kıbrıs Türk halkının ortaya koyduğu yeni çözüm vizyonunu destekliyoruz. Buradan Uluslararası Topluma, Kıbrıs Türkleri'nin filkirlerini önyargısız bir şekilde değerlendirmesini öneriyorum. Sorunların uluslararası hukuk çerçevesinde çözülmesini temenni ediyorum. Doğu Akdeniz'de sükunetin devamı ortak çıkarımızdır. İhtilaflar uluslararası hukukla çözülmelidir. Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi yok sayan anlayıştan vazgeçilmeli. Ege'deki sorunların da diyalog çerçevesinde çözülmesini istiyoruz. Doğu Akdeniz Konferansı'nın düzenlenmesi hala masada.

"DÜNYA 5'TEN BÜYÜKTÜR' TESPİTİNİ, İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ HUSUSUNDA DA TEKRARLIYORUZ"
Dünya üzerindeki milyonlarca canlı türüne kucak açarken bu cömertliğinin karşılığında bizden sadece tabiatın dengesine saygı duymamızı istiyor. İnsanoğlu tarih boyunca sürdürdüğü gelişme ve kalkınma arayışında dünyanın bize sunduğu kaynakları maalesef hoyratça kullanmıştır. İklim değişikliği, hava kirliliği, su ve gıda güvenliği gibi başlıklar altında toplayabileceğimiz sorunlar insanlığın geleceğini belirsizliğe atacak boyuta ulaşmıştır. İklim değişikliği çevre sorunu olmanın ötesinde üzerine özellikle durulması gereken bir konudur. Sanayi öncesi döneme kıyasla yüzde 50 artış gösteren sera gazları dünyamızın adeta ateşini yükseltiyor.

Bir süredir dünyanın her tarafında sanayi öncesi döneme göre 1,1 santigrat derece artış gösteren sıcaklığın yol açtığı afetler yaşanıyor. Bu afetler çevreye ve ekosisteme verdiği zararlar yanında insanların can ve mal güvenliğini de tehdit ediyor. Türkiye olarak bu konuda en hızlı ve etkin çözümler üreten ülke olmamıza rağmen biz de oldukça sıkıntılı günler yaşadık. Küresel sıcaklık artışının devam etmesi, dolayısıyla daha yoğun yağışların gelecek olması hepimizi yeni arayışlara yöneltmelidir. Ormanların bir yandan arazi kullanımıyla diğer yandan yangınlarla yok olmaya yüz tutması dünyamızı bekleyen bir diğer tehlikedir. Sıcaklık artışının etkilediği bir diğer alan da denizlerimizdir.

Paris İklim Anlaşması'na ilk imza atan ülkelerden biridir. Henüz bu anlaşma yürürlüğe konulmadı. Paris İklim Anlaşması'nı önümüzdeki ay Meclis'imizin onayına sunmayı hedefliyoruz.

Her fırsatta dile getirdiğimiz 'Dünya 5'ten büyüktür' tespitini, iklim değişikliği hususunda da tekrarlıyoruz.

Yeryüzüne kim en çok zararı verdiyse, doğal kaynakları kim vahşice sömürdüyse, iklim değişikliğiyle mücadeleye en büyük katkıyı da onlar yapmalıdır.

SOSYAL MEDYADAN PEŞ PEŞE PAYLAŞIMLAR
Başkan Erdoğan yaptığı konuşmaya ilişkin sosyal medya hesabu üzerinden de paylaşımlar yaptı.

Erdoğan'ın paylaşımları şu şekilde:
"Tüm ülkeler salgından kurtulmadan bir ülkenin tek başına güvenle hayatını sürdürmesi mümkün değildir. Kovid-19'un üstesinden ancak uluslararası iş birliği ve dayanışma ile gelebiliriz."

"Suriye krizinde insanlık onurunu kurtaran bir ülke olarak artık yeni göç dalgalarını karşılamaya ne imkânımız ne de tahammülümüz vardır"

"Uluslararası toplum bir 10 yıl daha Suriye krizinin devam etmesine izin veremez..."

Filistin halkına yönelik zulüm sürdükçe, Orta Doğu'nun kalıcı barış ve istikrara kavuşması mümkün değildir. İşgal, ilhak ve yasadışı yerleşim politikalarına mutlaka ve derhal son verilmelidir."

"Diyalog ve iş birliği için bölgedeki tüm aktörlerin yer alacağı "Doğu Akdeniz Konferansı" düzenlenmesi önerimiz hâlâ masadadır."

"Dünya 5'ten Büyüktür" tespitini, iklim değişikliği hususunda da tekrarlıyoruz. Hepimize düşen görev hakkaniyete dayalı bir yük paylaşımıyla tedbirlerimizi almak, yükümlülüklerimizi süratle yerine getirmektir.

"Karşı karşıya kaldığımız zorluklara rağmen daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz. Barış, istikrar, refah ve mutluluk içinde bir dünyayı beraberce inşa edebiliriz."

"Daha adil bir dünya mümküm"

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN