MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Lozan Antlaşması hakkında açıklama yayınladı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Lozan Barış Antlaşması'nın imzalanmasının 98'inci yıl dönümünde açıklamalarda bulundu. Kutuplaşmalara karşı olduğunu belirten Bahçeli, "Zafer mi? Hezimet mi? Sorusuna cevap aramak yerine, Lozan Antlaşması’nı tanımak, kavramak ve ruhunu özümsemek lazımdır." ifadelerini kullandı. Haberin detayları...

Giriş Tarihi 24 Temmuz 2021, 17:55 Güncelleme 24 Temmuz 2021, 18:46
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Lozan Antlaşması hakkında açıklama yayınladı

İÇİNDEKİLER

MHP Lideri Devlet Bahçeli sosyal medya hesabından Lozan Barış Antlaşması hakkında paylaşımlarda bulundu.

"KONU LOZAN"

Bahçeli'nin Lozan açıklamaları şöyle;

"Bu muahedename, Türk milleti aleyhine, asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr muahedenamesiyle ikmal edildiği zannedilmiş, büyük bir suikasdın inhidamını ifade eder bir vesikadır. Emsali namesbuk bir siyasi zafer eseridir." Bu sözün müellifi Aziz Atatürk'tür. Konu da Lozan'dır.

98 yıl önce bugün imzaya açılan Lozan Barış Antlaşması, hala ilk günkü mana ve muhtevasını muhafaza eden bir onur belgesi niteliğindedir. Sevr akbabalarının kanat çırptığı bir dönemde istiklal ve istikbal iradesinin küresel alanda bayraklaşması Lozan'da mümkün olmuştur.

1918'de incinen milli gurur, 1919'un Samsun'undan 1922'nin Lozan'ına kadar adım adım tamir ve tedavi edilmiş, 24 Temmuz 1923 tarihiyle birlikte Türkiye bağımsız, çağdaş ve milli bir devlet olarak uluslararası alanda varlığını ve hükümranlık haklarını kabul ettirmiştir.

Lozan Antlaşması esaslı değerini ve küresel münasebetlerdeki kılavuzluk ilkelerini imzasının üzerinden 98 yıl geçmesine rağmen güçlü bir şekilde ihtiva etmektedir. Türk milletinin ahlak ve yürek mukavemetini kırma, o kırıktan emperyalizmi geçirme hevesi kursaklarda kalmıştır.

"TÜRK MİLLETİNİN BEKASI GÜVENCEYE KAVUŞTURULMUŞTUR"

Geçmişin ne kadar derinine inebiliyorsak geleceğin ufkunu, daha da ötesini o kadar görebiliriz. Lozan'da Türk asırlarının müdafaası yapılmış, Türk milletinin bekası ve varlık hakları meydanlarda akan kanlardan ilhamını alan diplomatik ustalıkla güvenceye kavuşturulmuştur.

"ZAFER Mİ? HEZİMET Mİ? SORUSUNA CEVAP ARAMAK YERİNE..."

Siyasi önyargılarla, ideolojik dogmalarla, fikri saplantılarla Lozan Antlaşması'nı kutuplaşmanın dehlizlerine savurmak insafsızlık ve tarih bilmezliktir. Zafer mi? Hezimet mi? Sorusuna cevap aramak yerine, Lozan Antlaşması'nı tanımak, kavramak ve ruhunu özümsemek lazımdır.

Lozan Antlaşması, Anadolu coğrafyasında o güne kadar ki 852 yıllık mevcudiyetimizin gelecek bin yıllara güvenle ve bir millet halinde taşıma şuurunun belgelere kazınmış, masalarda karara bağlanmış irade künhüdür. Lozan, Türk Kurtuluş Savaşı'nın siyasi ve diplomatik tacıdır.

Tarihi gerçekleri bugünün penceresinden bakıp maksatlı ve marazi şekilde analiz etmek iyi niyetten mahrum bir yanılgıdır. Lozan Antlaşması'nın meşrep ve mizaca göre tefsiri yerine, milli ve tarihi duruş prizmasından okumak en doğru, en sağlıklı, en isabetli seçenektir.

"LOZAN HAÇ KARŞISINDA DÜŞMEYEN HİLALİN SİYASİ VE DİPLOMATİK BAŞARISIDIR"

Milli Mücadele, askeri ve stratejik bir zaferin şehadet ve gazilikle yoğrulmuş kahramanlık beratıdır. Lozan Antlaşması ise muhteşem bir fecirin, haç karşısında düşmeyen hilalin siyasi ve diplomatik başarısıdır. Bu başarının gölgelenmesi zilletin ve hezimetin ta kendisidir.

Lozan'daki Türk delegasyonu sırtını hem tarihe hem de teslimiyeti reddeden millet iradesine dayamıştır. Emperyalizmin kurduğu masanın karşısına Sakarya geçmiş, Dumlupınar çıkmış, Büyük Taarruz dikilmiştir.

"TÜRKİYE CUMHURİYETİ'Nİ KURAN DEĞİL, TESCİL EDEN 143 MADDELİK BELGEDİR"

Bugünlerde Lozan'dan yana, Lozan'a karşı olanlar tasnifine tevessül eden bazı güdük akıllılar zırvanın ve tarihten nifak üretmeye çalışmanın damgalı failleridir. Bunlar bilmelidir ki, Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran değil, tescil eden 143 maddelik belgedir.

Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuki ve siyasi egemenliğinin hükmü şahsiyeti, aynı zamanda ebedi varlığı Lozan'da temellenmiş, bu konu açılmamak üzere kapanmıştır. Bu vesileyle aziz şehitlerimizi, Milli Mücadele kahramanlarını ve Lozan delegasyonunu saygı ve rahmetle anıyorum."

"AŞIRI YAĞIŞLARDAN KAYNAKLI FELAKETLERE MARUZ KALAN YÖRELERE GEÇMİŞ OLSUN"

Bahçeli ayrıca, yurdun değişik bölgelerinde meydana gelen sel ve heyelanlardan duyduğu üzüntüyü de dile getirdi ve başta Rize ile Artvin olmak üzere aşırı yağışlardan kaynaklı felaketlere maruz kalan yörelere geçmiş olsun dileklerini iletti.

Doğal afetlerde hayatlarını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet dileyen Bahçeli, afet bölgelerinde yaşayan yöre insanının samimiyetle yanında ve her desteği vermeye hazır olduklarını vurguladı.

Bahçeli, son olarak tüm gazetecilerin 24 Temmuz Gazeteciler Günü'nü ve Basın Bayramı'nı kutladı.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN