SON DAKİKA: Uzmanlar gıda fırsatçılarına karşı uyardı! Tereyağı o fiyatın altında olursa yüzde 90 hilelidir

Son dakika haberi! Son yıllarda ambalajlı gıda ürünlerinden uzak duran vatandaşlar daha sağlıklı olduğunu düşündüğü doğal süt ve süt ürünlerini tercih ediyor. Uzmanlar ise vatandaşları hileli süt ürünlerine karşı uyarıyor. Yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle ‘Evdekal’ çağrılarına uyan vatandaşlar evde yemek, pasta, börek yapmaya yönelince tereyağına olan rağbet de arttı. Sofraların vazgeçilmezleri arasından yer alan tereyağına taleplerinin artmasıyla çok sayıda sahte ürün de ortaya çıktı.

Giriş Tarihi 26 Aralık 2020, 11:35 Güncelleme 26 Aralık 2020, 12:07
SON DAKİKA: Uzmanlar gıda fırsatçılarına karşı uyardı! Tereyağı o fiyatın altında olursa yüzde 90 hilelidir

İÇİNDEKİLER

Son yıllarda ambalajlı gıda ürünlerinden uzak duran vatandaşlar daha sağlıklı olduğunu düşündüğü doğal süt ve süt ürünlerini tercih ediyor. Uzmanlar ise vatandaşları hileli süt ürünlerine karşı uyarıyor. Süte su, tereyağına ise çeşitli renklendiriciler katıldığını söyleyen Prof. Dr. Vedat Göral, "Tüketirken anlaşılmıyor belki ama bazı kişilerde birtakım rahatsızlıklar oluşturabilir. Mesela süte kimyasal bir madde olan formalin katılıyor. Kişilerde astım, nefes darlığı ve alerjik reaksiyonlar gösterebilirken, alerjisi yüksek olan kişilerde ölüme bile yol açabilir" dedi.

Son yıllarda vatandaşlar, ambalajlı gıda ürünlerinden uzak durmaya çalışıyor. Daha sağlıklı olduğunu düşündüğü doğal süt ve süt ürünlerini tercih eden tüketiciler, aldığı süt ile tereyağını ve yoğurdunu evde kendi yapmaya özen gösteriyor. Ancak bazı fırsatçılar, süt ürünlerine hile karıştırırken hem uzmanlar hem de süt satıcıları vatandaşı uyarıyor.

CİDDİ SAĞLIK PROBLEMLERİNE SEBEP OLUYOR
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji bölümünden Prof. Dr. Vedat Göral, hileli süt ürünlerinin birçok ciddi hastalığı beraberinde getirdiği belirterek, "Hileli süt, normal bir sütün değişik maddelerle vasfının değiştirilmesi. Bu, daha fazla verim elde etmek daha fazla süt miktarı elde etmek için yapılıyor. Bu amaçla soda, karbonat ve kabartma tozu çok sık kullanılan maddeler. Tüketirken anlaşılmıyor belki ama bazı kişilerde birtakım rahatsızlıklar oluşturabilir. Mesela süte kimyasal bir madde olan formalin katılıyor. Kişilerde astım, nefes darlığı ve alerjik reaksiyonlar gösterebilirken, alerjisi yüksek olan kişilerde ölüme bile yol açabilir. Melamin de yine bir kimyasal madde olarak, böbreklerde rahatsızlık yapabilir. Hidrojen peroksit ise gastrit, ishal, karın ağrısı ve bağırsaklarda iltihaba sebep olabilir" dedi.

Bilinen markaların süt ürünlerinin tercih edilmesi gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Göral, "Bunlar daha ziyade, okuduğumuz literatürde Hindistan ve Pakistan'da oluyor. Belki ülkemizde yok ama özellikle Gıda ve Tarım Bakanlığı'nın, gıda ve kalite kontrolünü yaptığınız biliyoruz. Dolayısıyla marka sütleri almak lazım. Bu markalar bakanlık tarafından denetlendiği için kötü olma ihtimalleri yok. Ancak dışarıda, merdiven altı dediğimiz, ne olduğu bilinmeyen sütleri almamak gerekir" diye konuştu.

TEREYAĞI VE YOĞURDA FARKLI KİMYASALLAR KARIŞTIRILIYOR
Tereyağı ve yoğurtta çeşitli kimyasallar ve gıda boyaları kullanıldığını söyleyen Prof. Dr Göral, "Tereyağını daha fazla elde edebilmek için patates, gıda boyası, mısır özü yağı ve birtakım zeytinyağı, hayvansal yağlar içeren gıdalar kullanılıyor. Bu da tereyağının kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Yoğurda ise nişasta, jelatin ve pektin adı verilen kimyasallar katılıyor. Dolayısıyla mümkün olduğu kadar evde yoğurt yapmak gerekiyor. Marketten alınan yoğurtlardaki birtakım olumsuz gıdalar, beslenmemizi de olumsuz etkileyebilir. Yeterince yağ, kalsiyum alınmamış olur" ifadelerini kullandı.

ÇOCUKLARIN GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR
Çocukların gelişiminde süt ürünlerinin büyük rolü olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Göral, aileleri şöyle uyardı:

"Özellikle çocuklar süte çok muhtaçlar. Onların gelişimi için, süt önemli bir gıda. Eğer sütte kimyasal maddeler varsa o çocuk sütteki yağı, proteini ve kalsiyumu yeterince alamaz. Bu da büyüme ve gelişme geriliğini yol açar. Bazı yetişkinlerde de mide, bağırsak, kanlı ishal gibi olumsuz etkiler görülebilir. Bazen ölüme de sebep olabilir."

"SOKAĞA GELEN SÜTÇÜDE KARIŞIK SÜT OLABİLİR"
İstanbul'un Bayrampaşa ilçesindeki işletmesinde süt satan Ünal Kurtulmuş ise, gerçek süt ve tereyağının nasıl ayırt edilebileceğini anlattı. Kurtulmuş, "Sütü direkt kaynattığınızda üstünde çıkan kaymak bolsa o süt iyi süttür, hile katılmamış süttür. Sütü güvenilir bir yerden almak her zaman daha iyidir. Sokağa gelen sütçüde karışık süt olabilir sonuçta seyyar olarak satıyor, kanuni de değil. Ama güvendiğiniz, bilinen bir yerden alışveriş yaparsanız sorun riski azalır. Bir sütün litresi ortalama 4,5-5 lira. 10 kilo sütten en az 1 kilo tereyağı çıkar. O da ortalama 45 lira lira eder. Emeği de katarsak 1 kilo tereyağının, imalatçıdan satıcıya gelene kadar oluşacak fiyatı en az 55-60 liradır. Bu fiyatın altında satılan bir ürün yüzde 90 hilelidir. Başka alternatifi yoktur" dedi.

ÇOK SAYIDA SAHTE ÜRÜN SATILMAYA BAŞLADI
Tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs (Covid-19) nedeniyle alınan tedbirler kapsamında 'Evdekal' çağrılarına uyan vatandaşlar lokantaların ve restoranların kapalı olması nedeniyle evde yemek ve pasta-börek yapmaya başladı. Mutfakta hünerlerini sergileyen vatandaşlar yemeğin lezzetli olması için tereyağına yönlendi. Yemeğin ham maddesi olan tereyağına taleplerinin artmasıyla çok sayıda sahte ürün satılmaya başladı. Tereyağı ile meşhur Trabzon'un Tonya ilçesinin adı kullanılarak değişik illerde üretilen tereyağları marketlerde fiyatlarının ucuz olması nedeniyle rağbet görürken, özellikle internet üzerinden kampanya yapılarak ve 3 kilogramı 75 TL gibi fiyatlardan satılan ürünlerinden uzak durulması gerektiği belirtildi. Tereyağı üreticileri, tereyağının ambalaj kısmındaki içindekiler kısmına bakılması ve bitkisel özlü olan tereyağlarının alınmaması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.


Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Tonya Süt Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Tekin Baki, vatandaşların bilinçsiz bir şekilde tereyağ fiyatları nedeniyle sahte tereyağlarına yönelebileceğine dikkat çekti.

GERÇEK TEREYAĞININ EN BAŞLICA ÖZELLİĞİ
Gerçek tereyağını anlamanın en başlıca özelliğinin kokusu, tadı ve eritildiği zamanki köpürmesi olduğunu dile getiren Baki, "Doğal tereyağını nasıl anlarız? Kokusundan tadından, eritildiği zaman köpürmesinden bunlar en basit özellikleridir. Tereyağına margarin katıldığı için bu yağların fiyatı normalinden kat ve kat ucuza gelmiş oluyor. Maliyet hesabı yapıldığı zaman aldığımız aldığımız 100 kilo yağlı sütten 4-5 kilo tereyağı çıkıyor. Bu bölgenin florasından kaynaklanan ve hayvancılığın yapıldığı bu bölgede ineklerin yağ oranları diğer ineklere göre fazla olduğu için bu sütlerden elde edilen yağlar kendine has bir özelliğe sahiptir. Bu özellikten dolayı Türkiye'de tereyağ üzerine coğrafi işaret almış tek yer Tonya'dır. Raflarda herhangi bir isim adı altında mesela A Tonya, B Tonya veya Öz Tonya gibi bu şekilde alınan ürünler bize ait değildir. Vatandaşlardan alacakları ürünlerin içerik kısmına bakmalarını rica ediyoruz" şeklinde konuştu.




"25 LİRADAN TEREYAĞI SATILIYOR; DEMEK Kİ BUNU ÜRETEN KİŞİ SÜTÜ BEDAVA ALIYOR"
Pandemi sürecinde tereyağına rağbet olduğunun altını çizen Baki, "Vatandaşlar marketlerde veya satış noktalarında tereyağı üzerindeki indeksleri okumalarını rica ediyoruz. Bitkisel özlü veya yüzde 80 yağlı yazar. İçerisinde bitkisel yazıyorsa ondan uzak dursunlar. Onun içerisinde margarin türevleri vardır. Türkiye'de yüzde 82 yağ oranına sahip tek tereyağı Tonya tereyağıdır. Pandemi döneminde lokantaların kapalı olmasıyla beraber vatandaşlarımız evde yemek yapmak zorunda kaldılar. Yemeğin ham maddelerinden biri de tereyağıdır. Tereyağına özellikle bir rağbet var. Bu konuda dikkat edilmesi gerekiyor. Tereyağını kaliteli olarak kullanmak lazım. Ucuza kaçarak sağlığınızdan olmayın. 25 liradan tereyağı satılıyor. Demek ki bunu üreten kişi sütü bedava alıyor. Öyle bir şey olamaz. Bir kilosu en az 45 liradan soğuk hava deposuna koyarsınız. Ondan sonra kar marjınız var. Bunu da ekleyerek marketlerin raflarını ulaşmasını sağlayacaksınız. Bizim katkısız bir şekilde yapabildiğimiz fiyat bu şekilde" diye konuştu.




"BU TEREYAĞININ ÖZELLİĞİ SADECE TONYA'DA ÜRETİLEN SÜTLERDEN YAPILMIŞ OLMASIDIR"
Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel, Tonya tereyağının coğrafi işaretli olduğu kaydederek "Ülkemizde terör yıllarca can aldı ama gıda terörünün ne kadar can aldığının hesabını kimse yapmıyor. Piyasada çok değişik maddelerden üretilmiş suni olarak üretildiği için gerçeğinden tat ve koku itibariyle ayırt edemeyeceğiniz çok çeşitli tereyağı ürünleri var. Tonya Tereyağı Osmanlı salnamelerinde yerini almış ve o günden beri saflığına, özelliğine bir hile karışmamış bozulmamış bir tereyağı. Tonya Tereyağı Türk Marka ve Patent Kurumu'ndan coğrafi işaret tescil belgesi bulunuyor. hiçbir tereyağı adı ne olursa olsun Tonya tereyağı olarak kabul edilmez. Bu tereyağının özelliği sadece Tonya'da üretilen sütlerden yapılmış olmasıdır. Başka bir yerden süt alarak gelip Tonya'da tereyağı yaparsanız bu olmaz" ifadelerini kullandı.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN