3 BİN KİŞİ ÖLDÜRÜLDÜ
Rumların yaptığı saldırılara kimse çıkıp "Sen neden bunu yapıyorsun?" demediğini belirten Yücel, "Türklerin nüfusu 250 bin civarındaydı. Olaylar sonrası 3 bin kişiyi sistemli saldırlar sonucunda kaybettik. 1958'de saldırılar başladıktan sonra BM ekipleri geldi. Ancak esas gelişleri 1963 kanlı Noel saldırılarından sonra mayıs ayında geliyorlar. Meşhur banyo katliamından sonra geliyorlar. Kıbrıs genelinde Yaklaşık 4 aylık bir çalışma yapıyorlar. Türk nüfusu Kıbrıs'ın değişik bölgelerinde dağınık olarak yaşarken, 1963 saldırılarından sonra Türklerin daha kalabalık yaşadığı bölgelere geliyor. Ortega raporunu yazıyor. Ev ev sokak sokak kime ne kadar zarar verilmiş onları çıkarıyor. Dönemin İngiliz sterliniyle 843 bin 500 sterlin maddi hasar çıkarıyor. Ancak o dönem rakamlarında bu çok yüksek bir meblağ. Havadan ve yerden fotoğraflarını çekiyorlar" dedi.
RAPOR HİÇ GÜNDEME GELMEDİ
Tezi hazırlarken, cumhuriyet arşivleri, KKTC Meclis zabıtları, KKTC gazeteleri, hatıralar, BM'nin Kıbrıs'la ilgili bugüne kadar hazırladığı raporları, İngiliz avam kamarası tutanakları, Yunanca, İngilizce makale ve kitaplardan yararlandığını belirten Yücel, "1964 yılında rapor hazırlandıktan sonra tez hiç gündeme bile gelmemiş. Askeri olarak hazırlıkların olmaması nedeniyle ertelenmiş" dedi.
KÖYLERİ YERLE BİR ETTİLER
Mayıs 1964'te başlayarak 4 aylık sürede hazırlanan rapor, Kıbrıs'ın 587 köyünün 111'inde gerçekleşen katliamları araştırdı. BM maddi zararın tespiti için gönderdiği raportör Ortega'nın tespitlerine göre, Baf kasabasında farklı köylerde 57 ev, 1 cami ve 1 okul tamamen yıkıldı. Ortega, 465 evin tamamen yıkıldığını tespit etti.