İşte İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun AYM ile ilgili çok konuşulacak o sözleri:
2 bin 551 kişinin 449'una bu sabah itibarı ile işlem yapıldı. Sosyal medyada korona provokasyonlarına işlemler sürüyor. Provokasyon yapanların yüzde 70'i FETÖ, DHKP-C, PKK. Bunların büyük bölümü yurt dışı hesaplar. Türkiye'de olan hesapların hepsini bulabiliriz. Bizim bulamayacağımız hesap yok. Defalarca provokatif olduğu açıklanan videolar, içerikler yalanlanmasına rağmen inanmayın. Sokağın ortasında kendini yere atıyor. Bu yalan. Buradan söyleyeceğim şudur, bunu yapanlar kadar bunu yayanlar, kamusallaştıranlar da suçludur.
TÜRKİYE'YE DEĞİL NORVEÇ'E AİT KARARLAR!
AYM'nin bazı kararları Türkiye'ye ait değil, Noreveç'e ait kararlar. Bağışlayın beni ama, Norveç'in etrafında İran var, Suriye var, 15 Temmuz'da Norveç'te darbe gerçekleştirilmeye çalışıldı, terör tehditi var... Türkiye'de bunlarla mücadele etmeye gerek yok sanki. AYM'nin kararları bizi gönülsüzleştirmektedir, iştahımızı kapatıyor. Birçok karar buna katılabilir. Ölme eşeğim ölme, yonca bitince yersin. Öyle kararlar alıyorlar ki. Sosyal medyada böyle bir karar alınırsa, Siber Suçlar, savcılığa bunu bildirerek işlem yapabilir. Şimdi bu işi uzatıyorlar. Burdan, oraya, oradan buraya götüreceksiniz. Öyle çelişkili kararlar veriyorlar ki.
"AYM BAŞKANI'NA HER YERDE SÖYLEDİM"
Bu çelişkileri bir vesile ile ortaya koyuyorlar. Ben lafı ağzında tutan bir insan değilim. AYM Başkanı'na her yerde söyledim bunları. Hukuk nasihati alıyoruz kendilerinden... Biz bunu söylemezsek, sahada mücadele ediyoruz.
GÖÇLE MÜCADELEYİ ZORA SOKTULAR
Göç mücadelemizde de bizi sıkıntıya soktular. Egemen bir devletiz. Biz deport etme hakkına sahibiz. Bu yetkiyi elimizden aldılar. Kanunu değiştirmek zorunda kaldık. Kanunu istedikleri seviyeye getirmek zorunda kaldık. Yabancı savaşçı ülkesine göndereceğiz, gönderemezsin diyor. Her birine ayrı karar alacağız diyor. Onların dediği gibi yapıyoruz. Geri gönderme merkezinde 10 bin mi olur, 15 bin mi olur... Uğraşıyoruz. Olayın bir başka boyutu.
