Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı'nda tersine beyin göçünün özendirilmesi ele alındı

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda tersine beyin göçünün özendirilmesinin ve Türk bilim insanlarının yanı sıra dünyadan bilim çevrelerinin Türkiye'ye çekilebilmesi hususunda geliştirilebilecek politikaların ele alındığı belirtildi.

Giriş Tarihi 17 Şubat 2020, 20:51 Güncelleme 17 Şubat 2020, 20:52
Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı’nda tersine beyin göçünün özendirilmesi ele alındı

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirildi.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun tarafından yapılan açıklamada, Erdoğan başkanlığındaki toplantıda, tersine beyin göçünün özendirilmesi için atılması gereken adımların masaya yatırıldığı bildirildi.

Başkan Erdoğan'ın, Türkiye'nin, ilerleyişini sürdürmesi için her alanda olduğu gibi bilimsel ve teknolojik çalışmalarda da öncü olması gerektiğini vurguladığını aktaran Altun, yetişmiş insanları Türkiye'de tutmanın yanında, yurt dışına gitmiş olanların tekrar ülkeye dönmelerinin yerli ve milli teknoloji hamlesine sağlayacağı katkılar ile Türk bilim insanlarının yanı sıra dünyadan bilim çevrelerinin Türkiye'ye çekilebilmesi hususunda geliştirilebilecek politikaların da görüşüldüğünü, bu konuda devletin yanı sıra özel sektörün de sunabileceği katkıların istişare edildiğini ifade etti.

KADINA YÖNELİK ŞİDDET BİR İNSANLIK SUÇUDUR
Altun, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı'nda ayrıca "İstanbul Sözleşmesi" olarak bilinen "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi"nin de tüm boyutlarıyla görüşüldüğünü belirterek, şu bilgileri paylaştı:

"Toplantıda Sayın Cumhurbaşkanımız, bütün dünyanın bir sorunu olan kadına yönelik şiddeti 'bir insanlık suçu' olarak gördüğünü ifade etmiştir. Toplantıda, şiddet başta olmak üzere kadınların tüm meselelerinin çözülmesi için bugüne kadar yapılanların yanında atılabilecek adımlar hususunda öneriler sunulmuş, kadının aile ve toplum dengesinin teminatı olarak görüldüğü bir iklimin oluşturulmasına dönük çabalar dile getirilmiştir."